Posts Tagged ‘başlar’

50 Cent Kimdir , Resimleri

Cuma, Haziran 22nd, 2012

50 Cent’in hayatı
50 Cent’in biyografisi

50 Cent, 6 Temmuz 1975 yılında dünyaya gelmiştir.Ünlü bir ABD’li rap müzik sanatçısı, albüm yapımcısı ve oyuncu olan şarkıcı, 2000’li yılların en çok satan siyahî sanatçıları arasında yer almaktadır.

Hayatı:
Curtis Jackson, New York’un Queens mahallesinde zor şartlar altında büyümüştür. Küçüklükten beri en iyi arkadaşı Gaolrp Kemr’dir. Babasını tanımayan Curtis, 8 yaşına kadar annesinin yanında büyür. Annesi bir uyuşturucu satıcısıydı ve Curtis 8 yaşında iken annesi öldürüldü. Annesinin bir arkadaşı onu uyuşturucu konusunda bir sorun çıkartmış ve onu öldürmüştür. Annesinin ölümünden sonra Curtis büyükannesinde kalmaya başlar. Annesinin sayesinde uyuşturucu satıcılarına bağlantısı olan Curtis 12 yaşında iken o da uyuşturucu satmaya başlar. Lise yıllarında birkaç defa kısa süre için hapise düşen Curtis ilk ağır cezasını 19 yaşında alır. 21 yaşında iken şu an 13 yaşında olan oğlu Marquise dünyaya gelir. 50 Cent, ilk önce rap camiasında tanınmış prodüktör ve Run-DMC grubunun üyesi olan Jam Master Jay ve daha sonra dünyaca ünlü olan prodüktör Dr.Dre tarafından keşfedilir. Jam Master Jay’in yardımıyla ilk müzik anlaşmasını Columbia Records ile imzalar. İlk klip çekiminden önce 9 kurşun yiyerek hastanelik olan Jackson’un anlaşması bu olaydan sonra Columbia Records tarafından iptal edilir ve “Power of the Dollar” adlı albümü piyasaya sunulmaz. Azmini kaybetmeyen Curtis Jackson demo ve mixtape çıkarmaya devam eder. Tesadüfen cd’lerden birtanesi Eminem’in eline geçer. Jackson’un cd’sini beğenen Eminem, onunla bir anlaşma yapar. Bu kontrattan Jackson 1.000.000 $ alır ve “Get Rich or Die Tryin'” adlı ilk resmi albümünü müzik piyasasına sürer. “In da Club”, “P.I.M.P.” ve “If I Can’t” gibi şarkılarıyla rap ve hip-hop dünyasında kendisine bir isim yapar. 2006 yılında 32 milyon dolar, 2007 yılında 34 milyon dolar kazanarak yılda en fazla para kazanan 2. rapçidir.Forbes dergisinin 2007 ‘de belirlediği “En Zengin Hip-Hop”çılar sıralamasında Jay-Z ve Eminem’den sonra üçüncü sıradadır. Forbes’in Ağustos 2008’de açıkladığı geçen yıldan bu zaman geçen zaman dilimi içerisindeki kazançlarına göre sıralama yaptığı hip&hop yıldızları sıralamasında 50 cent 150 milyon $’lık kazancıyla Jay-Z ve P.Diddy’i geride bırakmıştır.Son Albümü Curtis’ide Ailenin üçüncü oğlu ve kendisinin üçüncü albümü olduğu için Curtis koymuştur.

Kumsala düşen sızı…

Cuma, Haziran 22nd, 2012

KUMSALA DÜŞEN SIZI…

Deniz körpeliğinden sıyrılırken
Bir esrik düş büyür de büyür
Ve güneşten daha çok kavurur bizi
Upuzun olsa da gece
Uykularımız şafağa varma telaşına teslim olur

Ve iki ayrı ürperiş
Usulca çıkar uzaklardan
Sarmaşıklar gibi dolambaçlıdır özlem
Ilık ilk yaz sabahının birinde
Kavuşma sevinciyle parlar gözlerimiz…
Bir bulut beyazlığı altında buluşur ellerimiz

Hangi seher
Sıcaklığında konuk eder bizi
Ve hangi esrarlı dokunuş
Böylesine apak yapar
Geceden arta kalan esmerliğimizi
Hangi şairin şiirlerinde vardır böylesi vuslatlar?
Hangi ressamın tablosunda
Birbirine bakan mahmur gözlerden
Lime lime dökülür yaşlar
Sevi başlıbaşına bir tümlenişse eğer
Bizden başka kim bilebilir
Nerden gelir ve nasıl başlar?

Sesler ulaşır zambak kokuları gibi usuldan usuldan
Sonsuzluğa doğru birlikte dolanır akreple yelkovan
Dalgalar can bulduğu yerden vururken körfeze
Islanır ayak
Rengarenk çakıl taşlarına düşer gölgeler
Kızıllıkta belirir iki silüet,
Arzuları sivriltiyorken kutsanmış sözler
Sevi’nin sağanaklarından ıslanır tüm bölgeler

Kaç günlük uzaklıkta saklanır durur ayrılık
Kaç arşındır yol gözleyen nar kırmızısı yakınlık.
Bir duman seli kalkmaya görsün
Bir tını cömertçe kurar sofrasını
İşte o an sunulur ötelerden tutunuşlara katık

Ordaydık
Ağırdan ağırdan yırtılılırken yalnızlık
Bir çarpışma an’ıyla büyür demlenişler
Bir var oluşla dile gelir hiç söylenmemişler
Alçalıp yükselirken iç çekişler
Gün kurusu kıvamından alırız haz
Yeni bir muştuyla avutulur yaz
Bir kıvılcımla başlar ya orman yangınları
Biz de öylesine yanarız biraz

O ses bizimdir
O kıvılcım biziz
Odlarla kavrulan hevesi barındırır nedenlerimiz
İlk seherde yaralı yürekler demlenir
O yerlerden semaya uzanırken eller
Ertelenen zaman için kimsenin bilmediği
Göklere uzanan bir yakarı filizlenir

Sen ne soylu can eriğisin ey gülüş
O öyle bir mayadır ki sevinin gizine bulanır
Tüm dereler boz bulanık akarken
Gerçeğin ritmiyle bezenir diriliş…

Uzanır boylu boyunca efkar
Kumsala düşer sızı
Oyuna kanmaz çocuklar gibi afacan
Tutuşur iki gönül hırsızı

Uğradığı yurtlara bereketler sunan his
Sonrasızlığı barındıran nankör sis
Gölgede yürüyen düş
O şarkıyı çalan ıslık
O son öpüş…
O olan her nefes
An biterken suskunlukta yorulur
Odlarda kavrulan iki heves..
Eşkalini bırakmadan kaybolur

Artık
Deniz işvelidir,kumsalda oynaşır
Ortalıkta öksüz bir güneş dolaşır
Ortalıkta öksüz bir güneş dolaşır

Necdet Arslan

Ellerinden belli olur bir kadın…Mona Roza..

Cuma, Haziran 22nd, 2012

MONNA ROSA Mona roza siyah güler ak güller Geyve’nin gülleri beyaz yatak Kanadı kırık kuş merhamet ister Ah senin yüzünden kana batacak Mona roza siyah güller ak güller Ulur aya karşı kirli çakallar Ürkek ürkek bakar tavşanlar dağa Mona roza bu gün bende bir hal …var Yağmur iğri iğri düşer toprağa Ulur aya karşı kirli çakallar Açma pencereni perdelerini çek Mona roza seni görmemeliyim Bir bakışın ölmem için yetecek Anla mona roza benbir deliyim Açma pencereni perdelerini çek Zeytin ağaçları söğüt gölgesi Bende çıkar güneş aydınlığına Bir nişan yüzüğü bir kapı sesi Seni hatırlatır her zaman bana Zeytin ağaçları söğüt gölgesi Zambaklar en ıssız yerlerde açar Ve vardır her vahşi çiçekte gurur Bir mumun ardında bekleyen rüzgar Işıksız ruhumu sallarda durur Zambaklar en ıssız yerlerde açar Ellerin ellerin ve parmakların Bir nar çiçeğini eziyor gibi Ellerinden belli olur bir kadın Denizin dibinde geziyor gibi Ellerin ve parmakların Zaman nede çabuk geçiyor mona Saat on ikidir söndü lambalar Uyuda turnalar gelsin rüyana Bakma göğe tuhaf tuhaf bu kadar Zaman nede çabuk geçiyor mona Akşamları gelir incir kuşları Konarlar bahçemin incirlerine Kiminin rengi ak kiminin sarı Ah beni vursalar bir kuş yerine Akşamları gelir incir kuşları Ki ben mona roza bulurum seni İncir kuşlarının bakışlarında Hayatla doldurur bu boş yelkeni O masum bakışlar su kenarında Kırgın kırgın bakma yüzüme roza Henüz dinlemedin benden türküler Benim aşkım uymaz öyle her saza En güzel şarkıyı bir kurşun söyler Kırgın kırgın bakma yüzüme roza Artık inan bana muhacir kızı Dinle ve kabul et itirafımı Bir garip bir soğuk bir mavi sızı Alev alev sardı her yanımı Artık inan bana muhacir kızı Yağmurlardan sonra büyürmüş başak Meyveler sabırla olgunlaşırmış Bir gün gözlerimin ta içine bak Anlarsın ölüler niçin yaşarmış Yağmurlardan sonra büyürmüş başak Altın bilezikler o kokulu ten Cevap versin bu kanlı kuş tüyüne Bir tüy ki can verir bir gülümsesen Bir tüy ki kapalı geceye güne Altın bilezikler o kokulu ten Mona roza siyah güler ak güller Geyve’nin gülleri beyaz yatak Kanadı kırık kuş merhamet ister Ah senin yüzünden kana batacak Mona roza siyah güller ak güller MONNA ROSA niçin yazıldı? Belki de mahşeri kalabalığa okunan bu şiirin hangi hislerle yazıldığını tahmin bile edemezsiniz? Bilinen gerçekleri arda, arda sıralamak sizleri aydınlatabilir. Dilenirse şairimiz hakkında kısaca bilgi vererek konuya girmek istiyorum. Şöyle ki; şiirimizin yazarı Sezai Karakoç ilk, ortaokulu ve liseyi Diyarbakır, Gaziantep, K.Maraş’ta tamamladıktan sonra Ankara Üniversitesi Siyasal bilimler fakültesini kazanır. Ve gider, gider ama başına geleceklerden veya başına getireceği olaylardan habersizdir. Neden sonra başlar okula dersler devam ederken şairimim gönlünü kaptırır bir muhacir kızına ve işte bütün mesele başlar, başlar ki ne başlar. Sonu olmayan bir başlangıçtır. Kısa bir süreden sonra dayanamaz ve kendini o kıza açmaya karar verir. Uzun bir tasavvurdan sonra İstediği gibi yapar ve gönlünde biriktirdiği aşkı artık kaldıramaz olmuştur.teklifine ret cevabı alma riski yüksek olduğu halde bırakır kendini uçsuz bir ummana.istediği cevabı alamamıştır,bu samimi Anadolu çocuğu kırılmıştır işte o an. Lakin bu kırgınlık uzun sürmez (çünkü uzunu daha başlamamıştır.) azimle tekrar deneyecektir.lakin istediği gibi hiç olmayacaktır.Ve bu hep böyle sürer gider. Ta ki gelir ,gelir ve bir yerde tıkanır işte bu tıkandığı yer 4. sınıf olur.ama o samimi delikanlı hiç pes etmemiştir.tam dört yıl hep istemiştir onu ,kendinden. Ama istediği hiç olmamıştır.belkide bir gün olacaktır.! Artık okul bitmek üzeredir.tam dört yıl geçmiştir .Geçmiştir ,ya delmişte geçmiştir kimi sineleri. Mezuniyet merasimi düzenlenmektedir Ankara üniversitesinde öğrenciler 4 yılın yorgunluğunu ,bitirmenin sevinciyle bu merasimde birleştirecektir.lakin birleştiremeyenlerde vardır o mahşeri kalabalıkta onlar gerçekle yapışmış yüreklerini koyacaklardır ortaya. İşte burada Sezai Karakoç onların hepsine tercüman olacaktır o mükemmel ve emsalsiz sevgisiyle . Bu program da Sezai Karakoç yazdığı şiiriyle yerini almıştır.ve de işte o beklenen an gelir çatar. O yılların gerçekleri bir şamar gibi patlar ortada ve sesi yankılanır Ankara sokaklarında. Sezai Karakoç anons edilir. Yazdığı şiiri okumak üzere. Ankara siyasalın önü ana baba günü gibidir herkes ordadır bütün hocalar öğrenciler ve hatta misafirler lebalep dolup taşmıştır.merasim alanı.Sezai Karakoç şöyle bir kalabalığa bakar o buğulu gözlerle ,gönlünde yer alamadığı insanı aramaktadır mahşeri kalabalık içinde ve şiirini okumaya başlar. Mona roza siyah güler ak güller Geyve’nin gülleri beyaz yatak Kanadı kırık kuş merhamet ister Ah senin yüzünden kana batacak Mona roza siyah güller ak güller … Şiir bitene kadar kalabalıktan hiç ses gelmez olur, ta ki son kıtayı okuyana dek ve kalabalıkta müthiş bir uğultu patlar. Herkes bir birine bir şeyler sormaktadır ama sadece bilinen bir gerçek var ki herkes bu şiirden çok etkilenmiştir hele biri var ki gönlünde fırtınalar kopmuştur tam dört yıl sonra geçte olsa anlamıştır ve işte o uğultunun arasından bir kız öğrenci sıyrılır kürsüye yaklaşır dört yılı harabeden ve sonrasını da edecek olan kişidir O,O MUAZZEZ AKKAYA’ dır.Ağlayarak ve yalvarmalı bir sesiyle -ben seni kabul ediyorum der. Ama çok geçtir artık çünkü bu samimi genciz bu ağır aşka dayanacak takati kalmamıştır kürsüye dönerek -şimdi de ben kabul etmiyorum der ne derece yürekten gelerek söylediği tartışılır ama beklide bir intikamdır ,beklide ilk defa gururu aşkının önüne geçmiştir delikanlının Ve bir daha Muazzez Akaya’yı hiç kimse görmemiştir çünkü o ret cevabının ardında intihar etmiştir. ve karakoç da bu şiirin ikincisini yazar (YAZAR HALA HAYATTA VE BEKARDIR…) Ve Monna Rosa Peygamber çiçeğinin aydınlığında ara Sana doğru uzanan çaresiz ellerimi. Sırrımı söylüyorum vefakar balıklara: Yalnız onlar tutacak bu dünyada yerimi. Koyverip telli pullu saçlarını rüzgara, Bir çocuğun ardına düşen heykellerimi Peygamber çiçeğinin aydınlığında ara… Bir çevre sağ elimden bulanık suya düştü Ve boğazımı sıktı parmaklar ince, uzun. Günahkar toprağıma saçından bir tel düştü; Sana ne olmuş Rosa, bir derde tutulmuşsun. Bir ekmek kadar aziz fikirler böyle pişti: Noel ağaçları ve manolyalar kahrolsun, Bir çevre sağ elimden bulanık suya düştü… Şu şapkayı çıkarıp atıyorum ırmağa; Her şeyim sizin olsun, hep sizin kesik başlar. Rüyasında örümcek başlarsa ağlamağa, İçine gül koyduğum tüfek ölmeye başlar. Günahını sırtına yüklenen kaplumbağa Gibi ölüm önünde öz benliğim yavaşlar. Öyleyse şu şapkayı fırlatayım ırmağa. Bu erkekler kokuyu kediler gibi alır Ve kediler her gece sürünür yastıklara. Denizleri bahtiyar eden günler kısalır; Satılmayan çiçekler, zehirli ve kapkara, Unutulmuş erkekler ve kadınlara kalır. Bir geyiğin gözleri düşer eriyen kara Ve erkekler kokuyu kediler gibi alır. Ve yalnızlık, sigara külü kadar yalnızlık! Ve toprağın rüyaya yılan gibi girişi. Sana da Monna Rosa, taş bebeği bıraktık. Ellerinde kılçıklı balıkların bir dişi. Senin hatıran gibi büyük, yeni, karanlık; Senin hatıran kadar Allah ve şeytan işi… Ve yalnızlık, sigara külü kadar yalnızlık! Bugün yalnız yağmura tahammül edeceğim; Ta boğazıma kadar çıkan deli yağmura. Tüyüme horozdan çok itimat edeceğim, İtimat edeceğim şu belalı yağmura. Ruhumu bayrak yapıp ben teslim edeceğim Asılmış bir adamın iki eli yağmura. Bugün yalnız yağmura tahammül edeceğim. Bir tren ışığına, güneşe çekmek seni Ve bir şehir yaratmak, ruhundan Gülce diye. Parçalanan gemiyi ve yırtılan yelkeni Katıvermek sessizce söylenen bir türküye. Ve sonra bir köşede öldürmek ölmeyeni Ve son vermek bitmeyen, bu bitmeyen şarkıya, Bir tren ışığına, güneşe çekmek seni. Sana tavuskuşunun içime girdiğini Son, en son söz olarak söylemek istiyorum. İçime girdiğini, tüyünü yolduğunu Son, en son söz olarak söylemek istiyorum. İçimde tavusların bir bir kaybolduğunu, Bana da bir çift ak kanat kaldığını Son, en son söz olarak söylemek istiyorum. Peygamber çiçeğinin aydınlığında ara Sana doğru uzanan çaresiz ellerimi. Sırrımı söylüyorum vefakar balıklara: Yalnız onlar tutacak bu dünyada yerimi. Koyverip telli pullu saçlarını rüzgara, Bir çocuğun ardına düşen heykellerimi Peygamber çiçeğinin aydınlığında ara… (1952, Kış, Yılbaşı Gecesi) Sezai Karakoç



İyi Akşamlar Akrostiş

Cuma, Haziran 22nd, 2012

İyi Akşamlar Akrostiş şiir
İyi Akşamlar ile Akrostiş

İyi günler ile başlar
Yeni bir gün
İyi akşamlar ile biter

Akşamlar hüznü getirir yanında biraz
Karamsarlık kaplar bazen içini
Şen şakrak olursun bazen
Anlarsın gün güzel geçmiş
Mutluluk bırakmış geride
Lâl kesilirsin görünce
Akşam güneş batışını
Rüzgar uzakların kokusunu getirir sana ve akşam olur…

medicine
forumdas.net

En Anlamlı Ayrılık Şiirleri

Cuma, Haziran 22nd, 2012

Ayrılık Şiirleri


Anlamlı Ayrılık Şiirleri

Ayrılık

Sessiz köşelerin arkadaşı ayrılık
Karanlık gecelerin sırdaşı ayrılık
Umutsuz kişilerin yoldaşı ayrılık
Ayrılmaz ayrılık, sadıktır sevdiğine

Anlamsız cümlelerin öznesi ayrılık
Zamansız bitişlerin gözdesi ayrılık
Oransız sevmelerin yüzdesi ayrılık
Ayrılmaz ayrılık, sadıktır sevdiğine

Zamansız ölüm kadar yakındır ayrılık
Hücum sözüyle kalbe akındır ayrılık
Kaşındıkça kanayan acındır ayrılık
Ayrılmaz ayrılık, sadıktır sevdiğine

Doğduğun gün yazılan kaderdir ayrılık
Nöbetini bekleyen askerdir ayrılık
En beterinden bile beterdir ayrılık
Ayrılmaz ayrılık, sadıktır sevdiğine

Muhterem Aslan

Ayrılık Ayrılık

Kaderin prangası değil mi ayrılık,
Gözünde ki o yaşlar zaten ayrılık,
Baharını kışa çevirir ayrılık ayrılık,
Kaderin prangası değil mi ayrılık.

Gözlerinin dalıp gitmesidir ayrılık,
Yârin, selamı salıp gitmesi ayrılık,
Sıradağlarla yollar değilmi ayrılık,
Kaderin prangası değil mi ayrılık.

Bacadan tüten, değilmidir ayrılık,
Gözünde tüten, değilmidir ayrılık,
Eriyip biten biten değil mi ayrılık,
Kaderin prangası değil mi ayrılık….

Yusuf Önder Bahçeci

Ayrılık iki sevgiliye

Ayrılık afet gönüllere
Ayrılık hasret gözlere
Ayrılık uzak diyarların nağmesi
Ayrılık sevgililere bir ceza
Ayrılık başa düşen ateş
Ayrılık bir fırtına limanda
Ayrılık çıkmaz sokaklar
Ayrılık ağlayan bir iç dünya
Ayrılık erezyon iki sevgiliye
Ayrılık muhabbete felaket
Ayrılık bir kılıç duygulara
Ayrılık bekleyiş iki sevgiliye
Ayrılık dinmeyen yara iki sevgiliye

Durdu mehmet güneş

AYRILIK

Özlemi derinlemesine yaşamaktır ayrılık
Hüzünlerin kesiştiği uzak noktadır ayrılık

Hatırlanacak güzelliklerin belirsizliğinde
Geride ne bıraktığını bilememektir ayrılık

Sevda üstüne türküler hayal etmek
Söyleyecek söz bulamamaktır ayrılık

Bülbülün güle yanışını hissiz seyretmek
Nedenini bilmeden iç çekmektir ayrılık

Aynı hayat boyutunda yatay seyretmek ama
Hava boşluğunda gibi vurgun yemektir ayrılık

Kış gecesi ıssız sokakta üşürken
Yüreğinde çöl ateşini hissetmektir ayrılık

Bir gayeye yönelip doğru yolda yürürken
Nereye gittiğini bilememektir ayrılık

Sevda ateşinden kurtulmaya bir bahane
Boğulmak için aşk denizine dalmaktır ayrılık

Eline kalem alıp şairlere özenmek
Gülmeye ya ağlamaya karar verememektir ayrılık

Mehmet Akif Çeçen

Ayrılık

Ayrılık Derdinin Dermanı Nedir
Uğrum sıra giden Boz Atlı Hızır
Ayrılık derdinin dermanı nedir
Şu iki aleme olmuşsun nazır
Ayrılık derdinin dermanı nedir

Sığanmıştır ağca kolda bilekler
Hak katında kabul olsun dilekler
Arş yüzünde secde kılan melekler
Ayrılık derdinin dermanı nedir

Küseyim de ben yarime küseyim
Siyah zülfün mah yüzüne asayım
Kerbela’da yatan İmam Hüseyin
Ayrılık derdinin dermanı nedir

Hani şu dünyanın toprağı taşı
Akıttım gözümden kan ile yaşı
Urum illerimin Hacı Bektaş’ı
Ayrılık derdinin dermanı nedir

Ak saya giyinmiş incedir beli
Ben pirimi gördüm tatlıdır dili
Tanrı’nın arslanı Hazret-i Ali
Ayrılık derdinin dermanı nedir

Gıcılar da dağlar başı gıcılar
Çıkmaz oldu içerimden acılar
Arafat Dağı’ndan gelen hacılar
Ayrılık derdinin dermanı nedir

Dünyayı sorarsan bir dipsiz anbar
Ali’nin yoldaşı Zülfikar Kanber
Kabe’yi yaptıran Halil Peygamber
Ayrılık derdinin dermanı nedir

Deryanın yüzünde dönen üç gemi
Yiyelim içelim sürelim demi
Geminin sahibi ol Hızır Nebi
Ayrılık derdinin dermanı nedir

Pir Sultan Abdal’ım içtim cür’adan
Okudum ağını bilmem karadan
Yeri göğü cüml’alemi Yaradan
Ayrılık derdinin dermanı nedir

Pir Sultan Abdal

SENSİZLİK ÇOK ACI

Sensizlik öğle acı veriyor ki bana
Dalıp dalıp gidiyorum bak uzaklara
Kalbim derinden sızlıyor ağrıyor işte
Küsüyorum işte ben bu yalnızlığıma
Perişan olsam da yaşadığım bu hayatta
Mutlu olacağım belki öbür dünyada
Senden önce yaşamadım ki ben sevdayı
Sen öğrettin bana sevmeyi ve de aşkı
Bense kıymetini bilemedim belki de
Bilmelisin sen varsın sadece hayatımda
Sensizlikten ötesi nedir ki zaten bana
Ben bir kere sevdim bunu anlasana
Başkasına nasıl veririm kalbimi bir daha.
Onun sadece sende olduğunu anlasana
Beni sevecek bir başkası olamaz hayatımda
Sensizlik çok acı veriyor inan ki bana.
Bir kez daha benim yanımda olsana.

Ayrılık

Ayrılık kıskançlığın ta kendisidir
Ayrılık güvensizlikten kaynaklanır
Ayrılık savaşın en büyük göstergesidir
Ayrılık ölümdür, ölüme kucak açmaktır
Ayrılık gururdandır, onurdandır
Ayrılık sevimsizdir
Ayrılık göreslemektir
Ayrılık düşünmektir
Ayrılık yolculuktur
Ayrılık gitmektir
Ayrılık şaşkınlık yaratır
Ayrılık en değersiz unsurdur
Ayrılık kavgayla başlar
Ayrılık umuda kaçmaktır
Ayrılık dört duvar arasındadır
Ayrılık aykırılıktır
Ayrılık bedeninden kopmasıdır insanın
Ayrılık deniz milidir, insanın pusulasıdır
Ayrılık zamandır
Ayrılık üzülmektir
Ayrılık şımartılmıştır
Ayrılık iki ipin ucuna tutunamamasıdır
Ayrılık sevdadan başlar
Ayrılık bir ezgiden başlar
Ayrılık bir anlamda doğruluktur
Ayrılık yanlışa neden olur
Ayrılık bir öyküde, bir şiirde, bir kitapta başlar
Ayrılık dağların tomurcuklarındadır
Ayrılık çiçek açtırmaz
Ayrılık yitirmektir
Ayrılık gece olunca başlar
Ayrılık gündüzün konuşmalarıdır
Ayrılık tutuklu kelimelerin imgesidir
Ayrılık şairlerin başını yakar
Ayrılık edebi yolculuğa çıkarır insanı
Ayrılık kimsesizliktir
Ayrılık beyazdan kararır
Ayrılık mutluluğa yol açacağını düşünür
Ayrılık kendini kandırmasıdır insanın
Ayrılık yabancılaştırılmıştır
Ayrılık eser, estirir
Ayrılık çözümsüzlüğü bitirir
Ayrılık ihtiyaç duyarsın
Ayrılık değişimdir
Ayrılık insanın elini şaraba uzatır
Ayrılık gözetmeksizin…
Ayrılık ilktir
Ayrılık hiç düşünmediğin yerde karşına çıkar
Ayrılık pazarlıktır
Ayrılık öfkeden başlar
Ayrılık mektuptadır
Ayrılık cesarettir
Ayrılık yasalara karşı değildir, içindedir
Ayrılık kanundur
Ayrılık insanın insana verdiği cezadır
Ayrılık gözyaşıdır
Ayrılık gül değil, gülün dikenidir
Ayrılık inanmaktır
Ayrılık yalnızlaştırmaktır
Ayrılık inadınadır, inadına…
Ayrılık küfürdür, küfürden başlar
Ayrılık insanı hasta eder, ilaçlaştırır
Ayrılık kültablasının içine sığınmasıdır insanın
Ayrılık yazmaktır
Ayrılık bu şiir gibi saçmalıktır

Erdal eksert

Kalbin Hareketleri

Cuma, Haziran 22nd, 2012

Kalb gevşeme ve sıkışma (sistol ve diyastol) nöbetleri içindeçarparlar. Kulakçıkların sistolu esnasında karıncıklar gevşemehalindedir. Bu hareketi şöyle sıralıyabiliriz:

Büyük toplar damardan kan kulakçıkları dolar. O zaman kulakçıklar kasılır ve kanı o esnada gevşek halde bulunan karıncıklara iter. Bu sırada kulakçıklarla karıncıklar arasında bulunan kapaklar açık bulunurlar. Kulakçık kasılmasının bitiminden sonra gevşer, karıncıklar kasılmaya başlar. Bu esnada kalb kapakları kapanır.

Karıncık kasılması en yüksek seviyesine varınca damar kapakları açılır ve böylece kan damarlara atılır. Karıncık kasılması bitince kalbin istirahat devri başlar ve damar kapakları kapanır.

Her vuruşta kalbimiz elli altmış santimetre küb kan fırlatır. Bir vuruşta kalbin gördüğü iş 1,4 kilogram metredir. Kalb dakikada 4-6 litre kan fırlatır. Kan dakikada bütün vücudu 6 defa dolaşır. Böylece kalbin bir günde gördüğü iş 20 bin kg. metreye varır. Yâni bu enerji ile 20 kilogram bir yük bin metreye kaldırılabilir.

Çağdaş teknik bile yumruk kadar bir hacim içinde bu kadar iş görebilen bir makine icad edememiştir. îşin mühim tarafı şudur ki kalb bu ağır işi bir ömür boyunca ve bir tamir gör-meksizin yapar.

Kalb adelesinin özelliği, irademize tâbi olmadığı halde çizgili adale neviden olmasıdır. Bu adaleler vücudumuzda en ağır işi gören adalelerdir. Bu sebeple de en çok gıdaya ve oksijene muhtaçtırlar.

Bu gıdayı kalb adalesine taç damarları verir. Sükûn halinde bile bütün dolaşım kanının yüzde onu kalbi beslemek vazifesini alır. Taç damarlarınınö nemi bundan anlaşılır. Budamarardan büyükçe bir dalın âni olarak tıkanması ölüme kadar varabilen vahim akibetler doğurur.

Kalp Büyümesi Nedir? Kalp Büyümesi Nedenleri

Cuma, Haziran 22nd, 2012

Kalp Büyümesi Nedir Tedavisi,
Kalp Büyümesi belirtileri,
Kalp Büyümesi Neden olur

Kalp Büyümesi Nedir? Kalp Büyümesi Nedenleri

Kalp büyümesi genellikle kalp boşluklarının büyümesi sonucu oluşur. Burada kalp kapaklarının büyümesi söz konusu değildir.
Kalp boşlukları büyük olmaksızın da röntgen filimlerinde kalp büyük görünebilir. Her kalp büyüklüğü ciddi problemlere neden olmayabilir. Önemli olup olmadığı altta yatan nedenle ilgilidir ve tedavi de ona göre değişir. Önemli olanlardan biri kalp yetmezliklerinde görülen kalp büyümesidir.
Kalbimiz bildiğimiz gibi yaşamamız için gerekli oksijen ve besin maddelerini taşıyan kanı vücudumuza pompalayan yaşamsal öneme sahip bir organımızdır. KY dendiğinde kalbin çalışmaması anlaşılmamalıdır. Kalbin pompalama gücünün olması gerekenden daha az olması KY olarak bilinir. KY durumunda kalp kanı yeterli miktar ve hızda organlarımıza gönderemez ve kalp içindeki basınç artar. Sonuç olarak kalp vücudun ihtiyaçlarını karşılamak için yeterli miktarda oksijen ve besini vücuda pompalayamaz. Bu duruma karşılık olarak kalp boşlukları gerilip daha fazla kan pompalamak için daha fazla kanı tutmaya başlar. Bu başlangıçta dolaşımın devam etmesine yardımcı olur ancak zamanla kalp kası zayıflar ve güçlü kasılmamaya başlar. Bir korunma mekanizması olarak böbrekler bu duruma sıvı (su) ve tuz tutarak cevap verir. Kollarda bacaklarda ayaklarda akciğerlerde ve diğer organlarda sıvı birikimi olduğunda da konjestif kalp yetmezliği denen durum ortaya çıkar.
Kalp krizinde şikayetin esasını göğüs ağrısı oluşturur
• Göğüs ağrısı:1
Göğüs kemiğinin arkasındaki göğüs ağrısı kalp krizinin en önemli belirtisidir; fakat özellikle diyabet hastalarında ve yaşlılarda bu ağrı çok belirsiz olabilir yada hiç hissedilmeyebilir (sessiz kalp krizi). Ağrı sıklıkla göğüsten omuz yada kollara ense dişler çene karın veya sırta doğru yayılır. Bazen ağrı sadece bu bölgelerden birinde hissedilir
Ağrının özellikleri:
• Ağrı 20 dakikadan fazla genellikle saatlerce sürer ve genelde dinlenme yada nitrogliserinle geçmez
• Ağrı şiddetli ve künt vasıftadır. Fakat keskin veya belirsiz olabilir
• Ağrı sıkıştıran ağırlık baskı yapıcı tarzda olabilir
• Göğüste daralma hissi uyandırabilir
• “Göğüsde fil oturuyormuş” gibi veya
• Hazımsızlık olarak da hissedilebilir. Beraberinde sıklıkla soğuk terleme ve ölüm korkusu da vardır.
Kendi başına yada göğüsteki ağrıyla birlikte hissedilebilen diğer belirtiler şunlardır:
• Nefes darlığı
• Öksürük
• Baş dönmesi ve sersemleme
• Bayılma
• Mide bulantısı ve kusma
• “Kıyametin geldiği” hissi
• Sıkıntı.

Yaşa Göre Hemoglobin Değerleri

Perşembe, Haziran 21st, 2012

Hemoglobin Değerleri

Yaşa Göre Hemoglobin

Anne karnındaki bebeğin alyuvarları farklıdır. Bu alyuvarların içerdikleri hemoglobin çeşidi, fetal hemoglobindir. (HbF)Yenidoğan bebeğin, anne karnındaki alyuvarlardan farklı alyuvarlara ihtiyacı vardır. Onun için doğar doğmaz bebeğin kanındaki alyuvarlar hızla yıkılmaya başlar ve yerine yeni hemoglobin (HbA) içeren alyuvarlar yapılır. Ancak, yıkılan alyuvarlardan bol miktarda sarılık maddesi(biluribin) üretilir.

Normalde biluribin karaciğerde işlenerek vücuttan atılacak hale getirilir. Bu kadar fazla üretilen biluribin bebeğin karaciğer kapasitesini aşar ve bebeğin kanında ve dokularında birikmeye başlar ve fizyolojik sarılık ortaya çıkar.Kaynakwh
Diğer yandan yenidoğan bebekte, kan yapım hızı anne karnındakine göre oldukça yavaştır. Doğumu izleyen ilk birkaç gün içinde hemoglobin ve alyuvar yapım hızı süratle düşer. Kan yapım hızının düşük, ve alyuvarların yaşam süresinin kısmen kısa oluşu sonucu yaklaşık ikinci ayda hemoglobin değerleri en düşük düzeye ulaşır. (ortalama % 11 gr) bundan sonra yapım hızı artarak üçüncü ayda tekrar yükselir.
Çocuklarda yaşa göre normal ortalama kan değerleri:

Yaş Hemoglobin Hemotokrit
(gr/dl) (%)

kordon kanı 16.8 55
1.gün 18.4 58
1.hafta 17 53
2.hafta 16.8 50
2.ay 13.3 38.9
3.ay 12.5 37
4.ay 12.4 36.5
6.ay 12.3 36.2
8.ay 12.1 35.8
10.ay 11.9 35.5
1 yaş 11.6 35.2

2 yaş 11.7 35.5
4 yaş 12.6 37.1
6 yaş 12.7 37.9
8 yaş 12.9 38.9
10-12 yaş 13 39

Erkek 16 47
Kadın 14 42

kaynak:ciltbakımı

Alkol Bağımlılığı Kısaca

Perşembe, Haziran 21st, 2012

Alkol Bağımlılığı Nedir

Alkolizm Nedir

Alkollü içkilere kişinin tutkunluk derecesinde bağlı olması durumuna alkolizm denir. Alkolizm sorunu olan kişi ise alkolik olarak tanımlanır. Alkolik, alkolün kendisine zararlı olduğunu bildiği halde içmekten, kendini alamayan kişidir. Anne ve babasında alkolizm sorunu olan çocuklarda alkolizm görülme oranı, ebeveyni alkol kullanmayanlara göre, daha yüksektir.

Alkole alışkanlık kazanmış kişinin kontrolü kaybetmesi ve davranışlarını özürlerle kapatmak istemesi kritik devrede olduğunun işaretleridir. Saldırgan olur, içki depolar ve sabahları alkol alma alışkanlığını kazanır. Bu noktadan sonra işini de ihmal etmeye başlar ve kendisinde titremeler, düşünme yetersizliği baş gösterir. Alkol alışkanlığının soya çekime bağlı olduğu söylenmişse de bugün bütün dikkatler olayın psikolojik ve sosyal (toplumsal) sebeplerine çevrilmiştir.

alıntı

şivlilik nedir, şivlilik ne demek

Perşembe, Haziran 21st, 2012

Şivlilik kelime anlamı

Şivliliğin anlamı nedir

Pek çoğunuz belkide şivliliğin ne olduğunu bilmiyorsunuz. Üç ayların başlangıcı olan Regaip Kandilinden bir gün önce çocuklar ellerinde fenerlerle akşam sokaklara çıkarlar ve kendilerince eğlenirler. Fener alayları yapılır, kız kaçıranlar, maytaplar, torpiller patlatılır. Büyüklerin kontrolünde ateşler yakılır ve eğlence tüm gece sürer.

Regaib Kandili günü ise çoluk çocuk herkes ellerinde poşetlerle sabahın ilk ışıklarını bekler ve sokaklarda başka bir şenlik başlar. Kapı kapı dolaşılır ve ŞİVLİLİKKKKKK diye bağırarak çikolata, goflet, sakız, şeker toplanır. Tabi zamanımızda çocuklarda uyanık topladıkları şekerlemelerde kalite arıyorlar 🙂 Çocukları mutlu etmek için gofletler yetmeyebiliyor aklınızda bulunsun. Bu gelenek Konya’ya has olarak söylensede farklı yörelerde farklı şekillerde şivlilik günü yapılmaktadır.

Regl Döneminde Neler Olur

Perşembe, Haziran 21st, 2012

Regl Döneminde Ne Gibi Sorunlar Olur

Regl Döneminde Neler Olur Neler Yaşanır

Adet kanaması esnasında ya da hemen öncesinde kasıklarda ortaya çıkan rahatsızlık ve kramp tarzında ağrılara dismenore ya da menstrüel kramp adı verilir. Adet sancısı alt karın bölgesine lokalize, sırta ve bacaklara yayılan yaygın bir ağrıdır. Ağrı genellikle adet başlamadan 1 gün önce başlar. Adetin ilk günü çok şiddetlidir ve en çok 2-3 gün sürer. Adet sancısı olan kadınlarda aynı zamanda bulantı, baş ağrısı, kabızlık veya ishal yakınmaları da izlenebilir.

Adet kanamaları 9–16 yaşları arasında başlar. Spor yapan kızların yanında, çok zayıf olan ve gelişmenin başladığı dönemlerde kilo veren kızlarda da menarş gecikebilir.Adet kanaması ayda bir olur. 25–30 gün arasında süren adet siklusları normaldir. Adet kanaması 3–7 gün sürer. İlk günlerde daha fazla olan kanama giderek azalır. Adet kanamalarının başladığı dönemlerde bu kanamalar her ay aynı şiddette olmayabilir. Bir ay daha fazla diğer ay çok daha az olabilir.

Kanamanın fazla ve krampların olduğu ilk günlerde pıhtıların gelmesi normaldir. Vücudunuzda pıhtılaşmayı önleyen faktörler üretilir. Kanamanın çok yoğun olduğu günlerde üretilen bu faktörler yetersiz kalabilir ve pıhtılaşma olur. Fakat her zamankinden büyük pıhtılar geliyorsa hekime başvurulması gerekir.

Adet kanamaları arasındaki dönemde de kanama olur mu?
Adet kanmaları arasındaki dönemde lekelenme şeklinde kanamalar olabilir. Bunun en sık görülen nedeni yumurtlama döneminde (yumurta çatladığında) görülen kanamadır. Bu durum endişelenmeyi gerektirmez. Üreme organlarındaki enfeksiyonlar ve tümörler de kanamalara ve lekelenmelere yol açar.

Sevgi İle İlgili Özlü Sözler

Salı, Haziran 19th, 2012

Sevgi İle İlgili Özlü Sözler

Tugbam sitesinde en güzel Sevgi İle İlgili Özlü Sözler sizler için hazırlandı
. Buyurun Kısa Sevgi İle İlgili Özlü Sözler
Sevgi İle İlgili Özlü Güzel Sözler


Sevgi İle İlgili Özlü Mesajlar

İnsanlar çekici olup olmadıkları sorusuyla gereğinden fazla ilgilenerek esas çekiciliklerinin sevme güçleri olduğunu unuturlar. Erich FROMM

Gerçek güç sevgi ile gösterilir.

İnsan kendisini bağışlamadan ve sevmeden kendisi olamaz.

Gerçek sevgi, iyilik gördüğünde artmayan, kötülük gördüğünde eksilmeyendir.

Sevgi ile bakmasını bilen gerçek ibadeti bulandır.

Dünyada hiçbir şey insanı kin besleme duygusu kadar yıpratmaz. Nietzsche

İman edip hayra ve barışa yönelik işler yapanlara gelince, Rahman onlar için bir sevgi oluşturacaktır. Meryem 96

Sağlıklı birey, çalışan ve sevebilendir. Freud

Yalnızca sevgi dolu bir insanın sözcükleri duyulabilir. H.D.Thoreou

Kusursuzu kusursuz yapan tek şey kalbinde taşıdığı sevgidir.

Kendini gerçekleştirme, karşılıksız sevgiyi öğrenmekle başlar.

Kalıcı olan tek şey içtenlik ve sevgi ile yapılandır.

Güçsüzlük sevgi üretememektir. Erich Fromm

Cehennem, gönüllerde sevmek kabiliyetinin kalmamasıdır. Dostoyeveski

Sevgi herşeyi birleştirir. Abdulkadir Geylani

Sevgi her zaman karşılık görür, kin de. Dostoyeveski

Sahiplenmek kadar zehirli hiçbir şey yoktur. Aşkı bulabilmek için sahiplenmekten vazgeçmelisin. Osho

Sevgiyi, dünyadaki tüm kötülükler karşı bir zırh gibi giy. Bu zırh, hiçbir silahın delemeyeceği tek kalkandır. Peter Deunov

Sevilmek için büyük iyilikler yapan kişinin çabası boşunadır. Sevilmek için gösterilecek tek çaba, sevmek çabasıdır.

Yaşamı sevmenin en iyi yolu birçok şeyi sevmektir.
Van Gogh

Psikoterapi, temelde sevgi ile tedavidir. Freud

Aşk, her şeydeki iyiyi ve güzeli görebilmektir. Her şeye ibret nazarıyla bakıp ders alabilmek ve şükredebilmektir. Tebrizli Şems

Sevgin yoksa, dost arama. Sadi

Bir insanı sevmekle başlar her şey. Sait Faik Abasıyanık

Sevgi dolu bir yürekle yaşayabildiğimiz, kendimizi onayladığımız ve Tanrısal Gücün tüm ihtiyaçlarımızı sağlayacağına güvendiğimiz zaman, huzur ve mutluluk tüm hayatımızı doldurur, hastalık ve rahatsız edici deneyimler artık bizim deneyimimizde yer almazlar. L.L.Hay

İnce Sözler

Salı, Haziran 19th, 2012

İnce Sözler

Tugbam sitesinde en güzel İnce Sözler sizler için hazırlandı
. Buyurun Kısa İnce Sözler
ince Sözler facebook

En Güzel ince Sözler

Yalnızlık onca saçın arasında beyaz bir saç teli gibi. Çektikçe çoğalıyor, çoğaldıkça arsızlaşıyor.
Elif Şafak

Alınyazımı değiştiremem ; Ama istemediğim kadere de boyun eğmem…!
O.Wilde

Giden dönmeyecekse; kalanların değerini bileceksin. Ölenle ölünmüyorsa eğer; kalanlarla yaşamaya devam edecesin.
L.Tolstoy

Papatyalar suçlanmamalı αrtık sevmiyor diye. Zaten sevse; otdan böcekten medet umulmazdı heralde.
Y.Erdoğan

Fani Dünyada Hak geçsede Hakkın Huzurunda Hakkın OLanı Alacaksın.

Gençliğin kıymetini ihtiyarlar, huzûrun kıymetini huzûrsuzlar, sıhhatin kıymetini hastalar, hayatın kıymetini ölüler bilir. Hatim-i Esam (Rahmetullahi aleyh)

Temiz suya kurbağanın vakvaksından ne zarar!

islamiyetin içinde hiçbir zarar yoktur. İslamiyetin dışında hiçbir menfaat yoktur ve olamaz Abdülhakim Arvasi (rahmetullahi aleyh)

Çalışmak insanın hem Bedenini Dinç Tutar Hemde ufkunu Açar.

Veren de O, alanda O, nedir senden gidecek?
Telâşını görenler, can senin zannedecek!…

Bir Mümin Fani Dünyada yaptığı Bütün Doğruları Birdahaki Hayatında Gerçek oLarak ve fazlasıyla Alıcaktır.

Hâk ol ki, Hudâ mertebeni eyleye âli.

Kâmil insan; övülmek ve kötülenmekte, hâli değişmeyen kimsedir.
Ömer bin Abdülazîz (rahmetullahi aleyh)

Abdullah bin Abdülaziz ;
” insanoğlu gaflete dalar ise, Allahü teâlânın emirlerini yapmaz ve yasakladığı şeyleri yapmaya başlar. İnsanlardan korkarak, emr-i ma’rûf ve nehy-i an-il-münker; iyiliği emredip, kötülüklerden alıkoyma farzını terk eder.”

Bir kişinin ki yardımcısı Allah ola, Var kıyas eyle ki ol ne şah ola.

Hakîki sevgi, iyilik gördüğünde artmayan, kötülük gördüğünde de eksilmeyendirYahyâ bin Muâz-ı Râzî (Rahmetullahi aleyh)

Er odur ki dünyada koya bir eser; Esersiz kişinin yerinde yeller eser.Barbaros Hayreddin Paşa

Elden geldiği kadar kaç kötü arkadaştan, Kötü ahbâb kötüdür, en zehirli yılandan. Yılan zehir akıtıp, insanı candan eder, Ama kötü arkadaş, can ve imandan eder.
Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdî (Rahmetullahi aleyh)

Hayatla İlgili Sözler

Pazartesi, Haziran 18th, 2012

Hayatla İlgili Sözler

Tugbam sitesinde en güzel Hayatla İlgili Sözler sizler için hazırlandı
. Buyurun Kısa Hayatla İlgili Sözler
Hayatla İlgili Sözler kısa
Hayat Sözleri facebook

Hayat Bir Pamuk ipliğine Bağlı Zamanın Geçmesidir.

Bulunduğun Kıyıdan Ayrılmazsan Okyanusun Ötesindeki Adalara Asla Ulaşamazsın.

Hayat Göz Açıp Kapayana Kadar Geçer…

Dünya 3 günlüktür.Dün, bugün ve yarın.Dün gecti, yarının geleceği belli değil, öyleyse bügünün kıymetini bil…

Hayat Yaşayabildiğin Sürece Yaşanmıştır.

Başarıl insan zor olabilir, ama imkansiz değil der. Başarısız insan, mümkün olabilir ama çok zor der.

Yaşamak insanın Dünyadaki Faaliyetlerini Gösterir..

Gerçek başarı başarısız olma korkusunu yenmektir.

Hayat 3 Evrimdir Doğar, Büyür Ve öLürsün…

Mezardakilerin pişman oldukları şeyler için, dünyadakiler birbirlerini yiyiyorlar.

Hayata Dair Şeyler Sevgiyle Başlar Nefretle öLür…

Hayatı Sonuna Kadar Yaşamak istiyorsan önce Yaşamayı Hak Ediceksin.

Herkezin Hayattan Beklentileri Vardır önemLi OLan o Bekletiler içindeki Mücadelen..

Bu Hayatta herkez Bir Birinden üstün Yada üstün OLmaya Çalışıyor Ya Diğer hayatta?

Bu hayatta Sorumluluklarini Görevlerini Yapki Diğer Dünyada Rahat Edesin.

Hayat Mucizelerle Doludur ” Bugün Varız Yarın Yokuz ” Gibi…

Hayat Kumar Gibidir Sonuna Kadar Gitmek için Cesaret Göstermelisin Yaşadığın Her Saniye.

Hiç Bir Canlı kalıcı Değildir Bu hayatta..

Lao Tzu Sözleri

Pazartesi, Haziran 18th, 2012

Lao Tzu Sözleri

Tugbam sitesinde en güzel Lao Tzu Sözleri sizler için hazırlandı
. Buyurun Kısa Lao Tzu Sözleri
Lao Tzu güzel sözleri,Lao Tzu tüm özlü sözleri,Lao Tzu’nun Sözleri,

* Binlerce kilometrelik bir yolculuk bile, tek bir adımla başlamak zorundadır.

* Bilmediğini bilmek en iyisidir. Bilmeyip de bildiğini sanmak tehlikeli bir hastalıktır.

* Başkalarını bilen kimse bilgili, kendini bilen kimse bilgedir.

* Kötülüğü adaletle, iyiliği iyilikle karşıla

* Acele karar vermeyin. o zaman sizin de herkesten farkınız kalmaz. Hayatın küçük bir parçasına bakıp tamamı hakkında karar vermekten kaçının. Karar aklın durması halidir, karar verdiniz mi, akıl düşünmeyi, dolayısı ile gelişmeyi durdurur. Buna rağmen akıl insanı daima karara zorlar. Çünkü gelişme halinde olmak tehlikelidir ve insanı huzursuz yapar. Oysa gezi asla sona ermez. bir yol biterken yenisi başlar. bir kapı kapanırken, başkası açılır. Bir hedefe ulaşırsınız ve daha yüksek bir hedefin hemen oracıkta olduğunu görürsünüz.

* Bilenler konuşmuyor, konuşanlar bilmiyor.

* En büyük fetih mücadele etmeden kazanılır, en başarılı yönetici emretmeden yönetir.

* Yontu ustasının işini yapmaya kalkan elini sakatlamazsa şanslı sayılır.

* Gerçek akıl çok öğrenmekle elde edilmez,bilge istifçilik yapmaz.

Shakespeare Sözleri Aşk

Pazartesi, Haziran 18th, 2012

Shakespeare Sözleri Aşk

Tugbam sitesinde en güzel Shakespeare Sözleri Aşk sizler için hazırlandı
. Buyurun Kısa Shakespeare Sözleri Aşk
Shakespeare den sözler
Shakespeare sözleri nelerdir?

Öyle parlak bir ışık çağlayanı olurdu ki gözleri gökte gece bitti sanarak kuşlar cıvıldaşırdı.

Ölçülebilen sevgi zavallı bir sevgidir

Bütün dünya bir sahnedir.

Umut, aşıkların değneğidir.

bedenimiz bahçemizdir bizim, isteklerimiz de bahçıvanımız.

ah ne haşmetlidir,bir dev gibi güçlü olmak.ama zalimliktir,o gücü bir dev gibi kullanmak

bazen yıldızları süpürürsün farkında olmadan,
güneş kucağındadır, bilemezsin.
bir çocuk gözlerine bakar, arkan dönüktür
göğsünde kuruludur orkestra, duyamazsın
koca bir sevdadır yaşamakta olduğun, anlamazsın
uçar gider, koşsan da tutamazsın.

* Acaba bu yarayı hep ağır ağır iyileştiren de nedir?
* Ah! Bu kadar okudum, bu kadar öykü ya da destan duydum, aşkın yolu asla düz gitmiyor.
* Aklın bağlamadığı dostluğu, akılsızlık kolayca çözebilir.
* Aslında hiç bir şey iyi veya kötü değildir. Her şey bizim onlar hakkında düşündüğümüze bağlıdır.
* Aslında bizler rüyaların yapıldığı kumaştanız!
* Aşk bir deliliktir.

* Bazı yıkılışlar, daha parlak kalkınışların teşvikcisidir.
* Bir iftira başka iftiraları doğurur.
* Buz kadar lekesiz, kar kadar temiz olsan bile iftiradan kurtulamazsın.

* Cehalet Tanrının laneti olduğuna göre, bilgi göklere uçabileceğimiz kanatlardır.
* Cehennem boş.Tüm şeytanlar buradadır..

* Daha iyi, iyinin düşmanıdır.
* Dostum siz şemsiye yapın, hep şemsiye yapın, sadece şemsiye yapın.

Bir şemsiye tamircisi, yazmış olduğu şiirleri incelemesi için Shakespeare’e gönderdiğinde yazarın verdiği cevap

* Dünya bir sahnedir.

* Felaket dost sayısını sıfıra indirir.

* Geçmiş bir dost için yakınmak yeni dertler edinmektir.
* Geçmiş bir felakete üzülmek, bir yenisini davet etmenin en emin yoludur.
* Gözyaşı ile yıkanan yüzden daha temiz bir yüz olamaz.

* Hayat, gelip geçen bir gölgedir.
* Hiç kimse duymak istemeyen biri kadar sağır olamaz.
* Herkese kulağını, ama çok azına sesini ver.
* Hiçbir miras, doğruluk kadar zengin değildir.
* Her dost dosdoğru dost olmuyor.

* İnsanların yaptıkları fenalıklar arkalarından yaşar, iyilikler çok zaman kemikleriyle beraber gömülür.
* İyimser, yaranın üstünde artık kabuk, kötümser ise kabuğun altında yine yara görür.

* Konuşmadan önce düşün, hareket etmeden önce ölç.
* Kadın çok defa hoşlandığı şeye dudak büker.
* Kadınlar güller gibidir, bir defa açıldılar mı; yaprakları hemen dökülmeye başlar.
* Kendi başına iyi veya kötü birşey yoktur, bunu düşüncelerimiz yapar.
* Konuşmadan önce düşün ki konuştuktan sonra düşünmeyesin…

* Nasıl bir at, üzerindeki zengin koşumların farkına varmazsa insan da içinde yaşadığı nimetlerin öyle farkına varmaz.
* Ne kadar da fakirdir sabrı olmayanlar.

* Ölçülebilen bir sevgi zavallı bir sevgidir.
* Özgürlük dışarıdaysa sürgün sizin yanınızdır.

* Peşine düşülen kadın, bir melek görünür erkeğin gözüne; elde edilmeye görsün, şeytan kesilir.

* Uykumda bir kraldım, ama bir hiçim uyandığımda.

* Yiğitlik intikam kazanmakta değil, tahammül göstermektedir.
* Yağmuru sevdiğini söylüyorsun ama yağmur yağınca şemsiyeni açıyorsun, güneşi sevdiğini söylüyorsun ama güneş açınca gölgeye kaçıyorsun, rüzgarı sevdiğini söylüyorsun rüzgar çıkınca pencereni örtüyorsun. İşte bundan korkuyorum çünkü beni de sevdiğini söylüyorsun.

* Şeytan bir günah işleteceği zaman, işe, bu günahı kutsallık zırhına sarmakla başlar.

AnLamLı SözLer

Pazar, Haziran 17th, 2012

AnLamLı SözLer

Tugbam sitesinde en güzel AnLamLı SözLer sizler için hazırlandı
. Buyurun AnLamLı SözLer

ßaşımıza qeLmesİ imKanSız die düşündüqümz şeyLeri yaşamakLa qeçior hayat aşk önce dmardan qirior snra burnundan qetirior insanı en yakışıkLı caqLarında kanıor her yanın fiLmin sonu hiç deqişmior sarıLmAmIş yaraLarLa doLuor hEr yAnın…

ßuqünü ömründen ßir qün dha qittqni düşünerek ii deqerLendr hayat qercekten cok kısa,herqünü ii ve mutLu qeçirerek hayatı sevdikLernLe ve deqer verdkLernLe yaşa bunu 1 snye bLe oLsa düşündüqünü beLLi et..

seni senden başka kim doLdurabiLir içindeki boşLuğu sen istemezsen kim mutLu edebiLir seni hazır değiLsen kim yıkar yıpratır seni izin vermezsen kim sever seni kendini sevmezsen herşey sende başLar sende biter yeterki yürekLi ol tükenme tüketme tükettirme içindeki yaşama sevgisini…

Dön arkana bir kez düşün o zmn anLayacaksın ki sevmiorum dediqn kişileri asLında cok seviorsun ona hissettigin asLında nefret deiLde onu anLayamamakTIr gözüm kapaLı seviorum dediqin kişiLeri bidha düşün seviormusun yoksa öle oLmasını mı istiyorsun !!

insanı yaşLandıran yaşadıqı yıLLar deiL uLsamadıqı arzuLarıdır hayatta en acı şey öLüm deİL yasanması mümkÜn ikEN yasanmayan mutLULuKLardır!!

Düşünce ile ilgili Sözler

Pazar, Haziran 17th, 2012

Düşünce ile ilgili Sözler

Tugbam sitesinde en güzel Düşünce ile ilgili Sözler sizler için hazırlandı
. Buyurun Düşünce ile ilgili Sözler

Düşünce İle İlgili Sözler – Düşünce Sözleri

*Biz düşüncelerimizi çoğu zaman omuzlarımızda taşırız. A.Hamdi Tanrıpınar

*Düşünmek, ruhun kendi kendine konuşmasıdır. Eflatun

*Ayıp olan, bir düşünceyi gizlemek değil, o çeşit bir düşünceyi edinmektir. Alain

*Başkalarının istediğine göre değil, yalnız kendimiz için düşünürüz. Voltaire

* Zeki bir insan yalnızlıkta, düşünceleri ve hayal gücüyle mükemmel bir eğlenceye sahiptir. – Arthur Schopenhauer

* Dili bir kelime daha fakir kılmak, bir ulusun düşüncesini bir kavramdan yoksun kılmak demektir. – Arthur Schopenhauer

* Başkalarının düşüncelerine göre hareket edeceksek kendi düşüncelerimizin ne anlamı kalır. – Oscar Wilde

* İsterseniz yanlış düşünün, ama her durumda kendi kafanızla düşünün. – Doris Lessing

* Düşünmek zor bir sanattır onun için çoğunluk tek karar verir. – Carl Gustav Jung

* İki şey dünyaya hükmeder; biri kılıç, diğeri düşünce. Kılıç, eninde sonunda düşünceye yenilir. – Napoléon Bonaparte

* Çalışmak hayat, düşünmek ışıktır. – Victor Hugo

* Düşünceye câzip ve parlak bir biçim vermek küçültür düşünceyi. Büyük yazar içinden gelen sesi olduğu gibi haykırandır. Kelimeleri kullanırken avamın hoşuna gidip gitmeyeceğini düşünmez. – Cemil Meriç

* Düşünce şüpheyle başlar. Düşünce, tezatlarıyla bütündür. Zıt fikirlere kulaklarımızı tıkamak, kendimizi hataya mahkûm etmek değil midir? – Cemil Meriç

* Söylediklerinize dikkat edin; düşüncelere dönüşür… Düşüncelerinize dikkat edin; duygularınıza dönüşür… Duygularınıza dikkat edin; davranışlarınıza dönüşür… Davranışlarınıza dikkat edin; alışkanlıklarınıza dönüşür… Alışkanlıklarınıza dikkat edin; değerlerinize dönüşür… Değerlerinize dikkat edin; karakterinize dönüşür… Karakterinize dikkat edin; kaderinize dönüşür… – Mahatma Gandhi

* Saf mantıksal düşünce, dünyayı anlamamız için yeterli değildir. Gerçeğe ilişkin tüm bilgiler deneyimle başlar, deneyimle biter. – Shirley Mc Laine