Posts Tagged ‘uzak’

Facebook’ta yılın profili seçilmiş ?

Cuma, Haziran 22nd, 2012

merhaba ben barbi mehmet, 24 yaşında ergenliğini bir çırpıda atmış bir gencim, güzel bayanlardan hoşlanırım. sohbet etmeyi severim , hayata pembe gözlükler ardından baksamda homofobiğimdir, tanımadığım insanlar bana mesaj atınca şüphelenirim, kıllanırım.
sarışın,esmer,kumral her bayan türünü beğenirim bir bayanda aradığım kriterler nefes almasıdır.
eğitimime açık öğretim fakültesinde devam etmekteyim, kişisel gelişimimi ise yoga, fensui ve binimum uzak doğu kültürüyle pekiştirmeyi kendime borç bilmişimdir.
boyum 1.74 kilom ise 86dır. genetik olarak şanslı olduğumdanmı bilinmez, köseyim, vücudumda kıl çıkmadığı gibi, yüzümde de sakal çıkmıyor.. ama kendimle barışığım..
güzel bayanlarla seviyeli arkadaşlıklar için buradayım..

tamamen gerçekmiş..

can dündar’dan

Cuma, Haziran 22nd, 2012

İnsan 5 yaşına gelmeden anlıyor; açlığın öldürdüğünü, soğuğun dondurduğunu,
ateşin yaktığını…
Sevgisizliğin insanın canını acıttığını…
Duyguları, nesneleri, kişileri, çevresini tanıyor.
Her şey ona çok büyük görünüyor:
Ev, masa, anne, baba…
10´una gelmeden oyunla, sayılarla, harflerle tanışıyor. Azgın bir iştahla
öğreniyor. Kız ya da erkek olduğunu fark ediyor. Dünyanın evde, okulda
kendisine anlatılandan da büyük olduğunun ayırdına varıyor.
15´inde, tam da en çok kendini sevdireceği çağda, sivilcelenen yüzünden,
değişen bedeninden utanırken aşkı keşfediyor.
Dış dünya kadar iç dünyanın da büyük salonları ve kendisinin bile bilmediği
odaları olduğunu, açıldıkça o odalardan devasa bahçelere çıkıldığını
hissediyor, büyüleniyor. Şarkıların içinde sevdalar gezdirdiğini, şiirin her
türden hasreti dindirdiğini anlıyor. Aşk acısını öğreniyor. Yine de seviyor;
ille seviyor, inadına seviyor.
20´sinde putlarını yıkıyor, başkaldırıyor, kanatlanıyor. Her şey ona küçük
görünüyor:
Ev, masa, anne, baba…
“Dünya küçükmüş; büyük olan benim” efelenmeleri başlıyor. Lakin dünya bunu
bilmiyor.
25´inde ayaklar biraz yere değiyor. Okul bitiyor, iş telaşı başlıyor.
Sınıfta öğrenilenlerin akı, sokaktaki gerçeklerin karasına çarpıp
grileşiyor.
Yolu hızlı gelenler çabuk yorularak, sevdiğini bulanlarsa kalbinden
vurularak evleniyor genelde… 5 yıl önce uzak bir ülke olan “istikbal”,
daha yakına geliyor. “Bir denizde yangın çıkarma” hayali erteleniyor.
“Dünya zor”laşıyor.30´unda muhasebeye başlıyor insan:
“Dünya hâlâ beni tanımadı, üstelik galiba ben de dünyayı tam tanımıyorum”
dönemi…
Mevcut bilgilerin sorgu yeri…
Kuşkunun beyliği…Tehlikeli yaşlar: “Bunun nesine hayran oldum ki ben”
pişmanlıkları, “Hakkımı yediler” sızlanmaları, sırta saplanan hançerler,
çelmeler, dost kazıkları, ağır ağır olgunlaştırıyor insanı…
35, yolun yarısı…
Hiç okul asmadan, evden kaçmadan, bir terasta sevdiğiyle öpüşüp bir çadırda
uyanmadan 20´sine gelenler için gecikmiş telafi çağları…
Daha önce hiç yüz verilmemiş ana-babaların sözüne yeniden kulak kabartılan
yaşlar… Olgunluğun karasuları…
40´ında eski kotlar dar gelmeye, saçlara ak düşmeye, aile büyükleri yaşlanıp
ölmeye başladığında bocalıyor insan…
Panik, kadınları kuaföre sürüklüyor, erkekleri araba galerilerine; ve
ikisini birden yeni sevda hayallerine…
Yiten gençliğe, boyalı saçlarla, içe çekilen karınlarla, kırmızı arabalarla
çare aranıyor.
45´inde “istikbal” denilen o uzak ülkenin toprağına ayak basıyor insan…
Hem ölüm yarınmış gibi, hem hiç ölmeyecekmiş gibi yaşamasını öğreniyor. Eski
dostlar, hatıralar kıymete biniyor.
Didişmenin yerini sükûnet, böbürlenmenin yerini nedamet, kinin yerini
merhamet alıyor. “Keşke”ler “iyi ki”lerle, hırslar hazlarla yer
değiştiriyor.
Bu dünyayı silkelemekten, daha iyi bir dünya için kavga vermekten
vazgeçmeseniz de, öbür dünya umuduna da kulak kabartıyorsunuz, ara sıra…
Genellenemez tabii; bunlar benim yaşlarım.
Sonrasını bilmiyorum henüz; öğrendikçe yazarım.

Can DÜNDAR

Bir Çocuk Annesini Arıyor

Cuma, Haziran 22nd, 2012
Bir Çocuk Annesini Arıyor

Geceler karanlık; gündüzler soğuk.
Ben, ıslak kaldırımlar üzerinde bir çocuk.
Üşüyen bedenimde şarapnel izi.
Sokulacak bir kuytu arıyorum.
Ruhumu kucağına alıver anne.

Sesim titrek; gözlerim donuk.
Ben, bahçesine yangın düşmüş bir çocuk
Burnumda ağır barut kokusu,
Koklayacak çiçekler arıyorum.
Kokunu yüreğime salıver anne.

İçimde firak korkusu; yüreğim buruk.
Ben, savaşın ortasında bir çocuk.
Bomba sesleryle uyanıyorum.
Ve uzakta annelerin acı çığlığı; korkuyorum.
Sesinle düşlerime dalıver anne

Kırılmış kalemler; kelimelerim soluk.
Ben, annesini kaybetmiş bir çocuk.
Üzerime doğrultulmuş namlular,
Tankların, topların arasında annemi arıyorum.
Varlığınla dünyamı sarıver anne.

Ve ben sevgiyi arayan çocuk.
Umut bahçesinde açmış bir tomurcuk.
Bir fecir vaktinde ışığı arıyorum.
Savaştan acıdan uzak bir dünyada,
Güneş olup üzerime doğuver anne.

Şehmus Yaşar

Gece Nöbeti ; Murathan Mungan

Cuma, Haziran 22nd, 2012

Gece Nöbeti

Daha az seviyorum seni..
Giderek daha az..
Unutur gibi seviyorum..
Azala azala..
Aramızdaki uzaklığın karanlığında..

Geceler kısalıp..gündüzler uzuyor öyle olunca..
Daha az seviyorum seni..
Kendini iyileştiren bir yara gibi..
Daha az..
Ve zamanla..

Sen geceyi tutuyorsun..ben nöbetini..
Uzak dağ kışlalarında..
Görmüyoruz birbirimizi..
Usul usul sis iniyor..
Kopmuş yollara..
Işığı hafif..uykusu ağır koğuşlarda üzerini örtüyorum senin..
Bir çığ gibi büyüyorsun rüyalarımda..
Sevgilim sevgilim
Yıldızları daha büyüktür bazı gecelerin
Nöbet kadar yalnızken öğreneceksin bunu da..

Artık daha az seviyorum seni..
Unutur gibi..ölür gibi daha az..
Yeniden ödetiyorum kendime
Onca aşkın öğretemediğini..
Kolay değildi..
Yalnızca sevgilimi değil..evladımı da kaybettim ben..
Kaç acı birden imtihan etti beni..
Bir tek gece vardır insanın hayatında..
Ömür boyu sürer nöbeti..
Bu da öyleydi..
İyi ol..
Sağ ol..
Uzak ol..
Ama bir daha görme beni..

Murathan Mungan

Köpekle ilgili şiir şiirler

Cuma, Haziran 22nd, 2012

köpek ile ilgili şiirler, köpek şiirleri, en güzel köpek şiiri, köpek şiiri

Köpek

haziran köpeği uzaktan havlıyor
ay yolun yarısında
nemli dağları yalıyor
gri şehrin uzak ışıkları
göz kırpıyor, kırpıyor da
deniz oluyor
martı oluyor
tuz oluyor
haziran köpeği uluyor
deniz yok ki
olan bana oluyor

Köpek

düşeş gelirse kemik
eteğini yalar
sallar kuyruğunu

böyle yaratmış Yaradan
köpek kulunu
kemiğe bağlamış
ruhunu

hikmetinden sual de olunmaz
bilir işini

ne zaman yek gelse
şu lanet kemik
gösterir dişini

ambarında eser yoksa kemikten
kes hemen selamı!
uzak dur köpekten!

cavlar
havlar
hırlar

ciğerin yanar

Köpek
Gündüz gezer dolaşır
Gece evimizi bekler
Hırsızlar bayram ederdi
Olmasaydı köpekler

Tilki dağdan üzüm çalar
Yerken parmağını yalar
Çoban köpeği olmasa
Kurtlar çiftetelli oynar

Ali YÜCE

Muhsin Yazıcıoğlu Şiirleri – Muhsin Yazıcıoğlunun Tüm Şiirleri

Cuma, Haziran 22nd, 2012

Muhsin Yazıcıoğlu Şiirleri – Muhsin Yazıcıoğlunun Tüm Şiirleri
Muhsin Yazıcıpğlunun Mamak cezaevinde yazdığı şiirleri

ÜŞÜYORUM

Bir coşku var içimde bu gün kıpır kıpır
Uzak, çok uzak yerleri özlüyorum
Gözlerim parke parke taş duvarlarda

Açılıyor hayal pencerelerim
Hafif bir rüzgar gibi süzülüyorum

Kekik kokulu koyaklardan aşarak
Güvercinler ülkesinde dolaşıyor
Bir çeşme başı arıyorum

Yarpuzlar arasında kendimi bırakıp
Mis gibi nane kokularında
Ruhumu dinlemek istiyorum

Zikre dalmış her şey

Güne gülümserken papatyalar
Dualar gibi yükselir ümitlerim

Güneşle kol kola kırlarda koşarak
Siz Peygamber çiçekleri toplarken
Ben çeşme başında uzanmak istiyorum

Huzur dolu içimde
Ben sonsuzluğu düşünüyorum

Ey Sonsuzluğun Sahibi!
Sana ulaşmak istiyorum

Durun, kapanmayın pencerelerim
Güneşimi kapatmayın

Beton çok soğuk
Üşüyorum…

DİKENİ GÜL EYLEMEK

“Gül diktiğin bahçede
Sana tuzak kurdular
Şerbet sunduğun tasta
Geri zehir verdiler “

“Sustum artık,
Zakilere bu yeter
Çok bağırdım
Dinleyen varsa eğer:

Gül bahçelerimi gör de
Baharımı anla”

“Bir elime güneş’ i,
Bir elime ay’ ı verseler;
İşte sana bu dünya,
Sonsuz nimet deseler
Vallahi vazgeçmem
Bana verilen şu Hak Dava’ dan,
Ya bu yolda can verip
Ya ‘Hedef’e varmadan”

Hazinenin anahtarını sana verdim
Belki sen ulaşırsın, biz ulaşamasak da

SORULAR
Geçmişten geleceğe uzanan
Bir yolun neresindeyim ?
Daha hangi dağ ve engelli yollardan
Çıplak ayaklarla gideceğim ?

Bu gün bir son, yoksa bir başlangıç mı ?
Daha kaderin hangi çilesini öreceğim ?
Uzak uzak yollar, çizgi çizgi önümde,
Tercihi kader mi yapacak, ben mi vereceğim ?

Kanımı, göz yaşımı, istikbalimi, yıllarımı
Ben kimden isteyeceğim ?
Maznun mu, masum muyum ?
Hesabını Allah’a, Allah’a, Allah’a vereceğim

alıntı net

Özgürlük Şiirleri

Cuma, Haziran 22nd, 2012

Özgürlük Şiiri,
Özgürlük ile ilgili Şiirler,
Özgürlük Üzerine Şiirler

ÖZGÜRLÜK Şiir

Karanlığa her baktığımda
Ansızın aklıma gelirsin
Sen yoksun yanımda
Kayboldum yokluğunda

Hasret duyarım sana
Gecenin sessizliğinde
Rüyalarımda…
Her nefes aldığımda

Benden uzak olsanda
Bensiz kalsanda
Beni sakın unutma!
Birgün yanına geleceğim
Bekle beni ÖZGÜRLÜK!

Özgürlük

düşünceyi durduran uyku
usu mumyalayan yalnızlık
göğün ağırlığını taşıyan ağaçlar
ağaçların ağırlığını taşıyan toprak

yürek yontusu tunç istenç
sonsuzluğun sayısız boyutlarınca görkemli
varlığın öğelerinde duyumsanan dirim
düşler dizgesi gezegen, uzak yıldızlar
bir özge özgürlük düşüncesi
bir özge yaşamak için

Göz yaşları mahkumdan

Mahkumları göz yaşları
İnci tanesi değil
Alev topudur
Düştüğü yeri yakar
Kömür eder kül eder
Mahkumların sesi
Yanık olur yürek dağlar
Mahkum olan pişmandır
Önce sucu işler sonra düşünür
Demir parmaklılar ardında
Yaşayamayacağı hayatına
Ölesiye üzülür
Son pişmanlık fayda etmez oysa
Mahkum ağlasa da yansa da
Kara yazı yazılmıştır anlına

ÖZGÜRLÜK ATALARI

Nesilde silsile var,nesle dediler kuşak
Birindeki asîl ruh,diğerindeki uşak

TÜRKLÜK bizim neslimiz ASYA’da ilk yurdumuz
Bizi oddan kurtaran ASENA’dır kurdumuz…

Özgürlüğü ilk duyan,dünyaya yayan biziz
İlik gibi özgürlük dolu kemiklerimiz…

Esirlik ne bilmeyiz,biz özgürce yaşarız
ÖZGÜRLÜK TARİHİ ‘ nin her sayfasında varız…

FRANSA yardım aldı KANUNİ SÜLEYMAN’ dan
FRANSIZ DEVRİMİ’ nin özünde odur yatan…

KIZILDERİLİLER ‘ in deniyor TÜRK atası,
O mayayla kuruldu günün AMERİKA ‘ SI…

Başlar üstünde BAYRAK ve tam egemen VATAN,
ÖZGÜR YAŞAM aşkıdır şairleri coşturan…

Ne şairler su içti bu GÖZE kutsal nîmet…
Bak işte NAMIK KEMAL…bak işte NAZIM HİKMET…

SABAHATTİN ALİ ‘ ye odur sabrı öğreten
‘ALDIRMA GÖNÜL…’ diye hisli şiir söyleten…

MEHMET AKİF yazıyor ‘ÇANAKKALE DESTANI…’
‘İSTİKLAL MARŞI ‘ TÜRK’ün son özgürlük ilânı…

Güttüğümüz siyaset ne ırk! ne kafatası…
TÜRKLÜK hakkın simgesi,özgürlüğün atası…

Dünyaya tek tip anıt dikilecekse eğer
O,ATATÜRK olmalı, ancak ona bu değer…

Kaderin cilvesi bu…veren dâima verir…
Kötülüklerin tümü verdiklerinden gelir.

Ahmet Haşim O Belde Şiiri

Cuma, Haziran 22nd, 2012

Ahmet Haşim O Belde,
O Belde Şiiri Ahmet Haşim,
O Belde Şiiri


Ahmet Haşimin O Belde Şiiri

O Belde

Denizlerden
Esen bu ince hava saçlarınla eğlensin.
Bilsen
Melal-i hasret ü gurbetle ufk-ı şama bakan
Bu gözlerinle, bu hüznünle sen ne dilbersin!
Ne sen,
Ne ben,
Ne de hüsnünde toplanan bu mesa,
Ne de alam-ı fikre bir mersa
Olan bu mai deniz,
Melali anlamayan nesle aşina değiliz.
Sana yalnız bir ince taze kadın
Bana yalnızca eski bir budala
Diyen bugünkü beşer,
Bu sefil iştiha, bu kirli nazar,
Bulamaz sende, bende bir ma’na,
Ne bu akşamda bir gam-ı nermin
Ne de durgun denizde bir muğber
Lerze-i istitar ü istiğna
Sen ve ben
Ve deniz
Ve bu akşamki lerzesiz, sessiz
Topluyor bu-yi ruhunu guya.
Uzak
Ve mai gölgeli bir beldeden cüda kalarak
Bu nefy ü hicre müebbed bu yerde mahkumuz…
O belde?
Durur menatık-ı duşize-yi tahayyülde;
Mai bir akşam
Eder üstünde daima aram;
Eteklerinde deniz
Döker ervaha bir sükun-ı menam.
Kadınlar orda güzel, ince, saf, leylidir,
Hepsinin gözlerinde hüznün var
Hepsi hemşiredir veyahud yar;
Dilde tenvim-i ıstırabı bilir
Dudaklarındaki giryende buseler, yahud,
O gözlerindeki nili sükut-ı istifham
Onların ruhu, şam-ı muğberden
Mütekasif menekşelerdir ki
Mütemadi sükun u samtı arar.
Şu’le-i bi-ziya-yı hüzn-i kamer
Mülteci sanki sade ellerine
O kadar natüvan ki, ah, onlar,
Onların hüzn-i lal ü müştereki,
Sonra dalgın mesa, o hasta deniz
Hepsi benzer o yerde birbirine…
O belde
Hangi bir kıt’a-i muhayyelde?
Hangi bir nehr-i dur ile mahdud?
Bir yalan yer midir veya mevcud
Fakat bulunmayacak bir melaz-ı hulya mı?
Bilmem… Yalnız
Bildiğim, sen ve ben ve mai deniz
Ve bu akşam ki eyliyor tehziz
Bende evtar-ı hüzn ü ilhamı
Uzak
Ve mai gölgeli bir beldeden cüda kalarak
Bu nefy ü hicre müebbed bu yerde mahkumuz…

Ahmet Haşim

Azerbeycan Atasözleri

Pazar, Haziran 17th, 2012

Azerbeycan Atasözleri

Tugbam sitesinde en güzel Azerbeycan Atasözleri sizler için hazırlandı
. Buyurun Kısa Azerbeycan Atasözleri

Azeri Atasözleri
Azarbaycan Atasözleri

Aç eşek katırdan tez yürür.

At ölür, itlere bayram olur.

Aşıka Bağdat uzak değil.

Ata evi er evi; er evi zindan evi.

Dünya bir yağlı kuyruktur, yiyebilene aşkolsun.

Helva helva demekle ağız şirin olmaz.

Güzel sözler Yeni

Pazar, Haziran 17th, 2012

Güzel sözler Yeni

Tugbam sitesinde en güzel Güzel sözler Yeni sizler için hazırlandı
. Buyurun Güzel sözler Yeni

En güzel sözler,yeni güzel sözler

Önce düştüğümde kalkmayı, sonra aleve dokunduğumda acıyı, sevmeyi öğrendim, sevilmeyi her şeyi öğrendim de yalnız seni unutmayı öğrenemedim!

Acı ve hüzün bir yıldız kadar uzak, mutluluk gözbebeğin kadar yakın olsun. Umutların gerçek, gerçeklerin mutluluk, mutlulukların sonsuz olsun…

Bir an buruk bir acı saplanırsa yüreğine, gözlerin zamansız takılırsa, kulakların zamansız deli gibi çınlarsa bil ki bir yerlerde özlemişsindir beni

Gençliğine güvenip erken derken belki elveda bile diyemezsin giderken.

Bulutlara yükledim hasretimi, rüzgarlarla yolladım sevgimi, yağmurlar yağdırdım gözyaşlarımla küçük melekler gönderdim seni öpmeye! Geldiler mi?

Nasıl ki uzaktaki yıldız parlak gelirse insana, uzakta olduğun için tutkunum sana! Sana yıldızlar kadar yakın olmak isterdim, her baktığında beni görebilmen için, sana bulutlar kadar yakın olmak isterdim, üzüldüğünde gözyaşlarını yağmur olup silebilmek iÇİN

Eğer gökyüzü bir parça kağıt, deniz bir şişe mürekkep olsaydı yine de sana olan duygularımı yazmaya yetmezdi. Seni o kadar çok seviyorum ki…

Biliyorsun her gökkuşağının bittiği yerde bir hazine saklanırmış. Gökuşağını takip ettim geçenlerde sende bitti… En değerli hazinemsin benim, canımsın.

Bazı rüyalar diğerlerinden çok uzun sürer. Bazıları da çok çok güzel. Benim en uzun ve en güzel rüyam şu an bu mesajı okuyor.

Hasret kapımda nöbetler tutuyor. Sevgilim uzak bir şehirde gözlerim onu arıyor…

Bir kuş olup gitsem, aşsam şu enginleri, varsam senin yanına. Öpsem doyasıya, koklasam seni…

En güzel yarınlar senin olsun, sen buna layıksın ömrün mutluluklarla dolsun. Eğer gün gelir de sen beni unutursan, inan ki tatlım canın sağolsun.

Bugün yeni bir meyhane keşfettim mezarlığın karşısında. Bir gün beni arar da bulamazsan ya meyhanedeyim ya da tam karşısında.

Bugün yeni bir meyhane keşfettim mezarlığın karşısında. Bir gün beni arar da bulamazsan ya meyhanedeyim ya da tam karşısında.

Yalnızlık Sözleri Yanlızlık Mesajları

Pazar, Haziran 17th, 2012

Yalnızlık Sözleri Yanlızlık Mesajları

Tugbam sitesinde en güzel Yalnızlık Sözleri Yanlızlık Mesajları sizler için hazırlandı
. Buyurun Yalnızlık Sözleri Yanlızlık Mesajları

Yalnızlık Sözleri Yanlızlık Mesajları yanlızlık ile ilgili sözler

♥ BIR AVUCTU ARADIGIM, YUREGIMI KOYACAGIM, BIR CIFT GOZDU, GOZUMDEN SAKINACAGIM BAKMAYA KIYAMAYACAGIM. NE SAIRLEIN MISRALARINDA NEDE PICASSONUN MONALISASINDA.

♥ YURUYORUM YINE SOKAKLARDA, YAGMUR YAGIYOR SACLARIMA, SUZULUP KARISIYOR GOZ YASLARIMA, DAYANAMIYORUM YOKLUGUNA, GEL GOTUR BENI UZAKLARA.

♥ AKLIMDAYDIN GUN GECEYE DEVRILDIGINDE, GECE UZUNDU, YAGMURLUYDU, HAVA SOGUK SEN UZAKTIN! OYSA BIR SEN VARDIN ICIMI ISITACAK.

♥ GECE YORULMUS OTURUR BASUCUMDA, YALNIZLIKSA UYUYA KALMIS YATAGIMDA, GOZ YASLARIM BIR ARKADASTAN ODUNC, AGLAYIP GERIVERECEGIM…

♥ GONUL ISTERDIKI CAGRILARIMIZA CAGRI ATILSIN. GONUL ISTERDIKI SEVDIGIMIZ ARASIN! HERNEYSE GONUL BUNADA ALISIRSIN!

♥ YALNIZLIGIN BOYLESI HAYAL ETMEK BILE MUMKUN DEGIL, AMA GERCEK, HAYALIN OTESINDE. BIR SU DAMLASI YALNIZ BIR OKYANUSUN ICINDE, OYSA BINLERCE DAMLAYLA IC ICE!

♥ ISSIZ BASI BOS DERYADA GEZIYORUM. YALNIZLIGIN ADINI SENIN ADININ YANINA YAZIYORUM, YAZIYORUM DURMAKSIZIN, HAYKIRIYORUM DUNYAYA BICARESIZLIGIMI!

♥ KENDIMIZE UZAK BIR RUZGARIZ BIZ, UZERINE KUS KONMAYAN AGACLAR GIBI DURDUGUMUZ YERDE OLUR GIDERIZ. BIR BASKA ALEMDE KENDIMIZ OLMADAN ESERIZ.

♥ BIR CICEGIN ACMAK ICIN SEBEPLER BULDUGU GIBI, YASAMA DAIR SEBEPLER BULMAK ICIN YASIYORUM. EGER BIR GUN GELIRDE YASAMAK ICIN BIR SEBEP BULAMAZSAM OLMEK ICIN BIR SEBEP BULMUSUM DEMEKTIR.

♥ ELLERIMI HER UZATISIMDA BOSLUKTA KALIYOR, HER GUN KURDUGUM DUSLER HEP BOSA CIKIYOR, NE OLDUGUNU BILMIYORUM AMA, BIRILERI DUSLERIMDE HICKIRARAK AGLIYOR.

♥ YOKLUGUN SIRTIMA SAPLANDI BIR BICAK GIBI AKITIR TASA, TOPRAGA KANIMI DUNYA SENINLE AYDINLIK VE GUZELDI SIMDI BIN GUNES DOGSA GOTURMEZ KARANLIGIMI.

♥ BIR YERLERE VARMADAN, NASIL BOYLE HIC DURMADAN AKIP GIDIYOR GUNLER. YASAM DIYE VERDIGIN BUMU SOYLE. O MU SIRTIMA SAPLADIGIN HANCER!

♥ DAYANMAK ZOR YALNIZLIGINA AKSAMLARIN, UNUTMAK MUMKUN DEGIL SENI BIR SARKI GIBI AGIR AGIR ILERLEYEN BU ZAMAN ICINDE, HER AN BIR SARHOSLUKTUR SENSIZLIGIN VERDIGI.

♥ SU ANDA HICBIRSEY MUMKUN DEGIL. SU ANDA HERSEYDEN AYRI, HERSEYDEN UZAK VE HERSEYDEN MAHRUMUM BEN. SU ANDA SADECE YALNIZLIK VE KAHIR.

♥ ANLATSAM DERDIMI KIMSE ANLAMAZ, PERISAN HALIME GOLGEM ACIMAZ, OLSEMDE ARDIMDAN BIR KUL AGLAMAZ, BIR DOST ARIYORUM BULAMIYORUM!

♥ GECENIN KARANLIGI ODAMA VURUYOR, YASADIKCA YALNIZLIGIMI HISSEDIYORUM, OYLE ACI VERIYORKI BANA, ACIMI KADEHLERLE PAYLASIYORUM

Gurbet Mesajları

Pazar, Haziran 17th, 2012

Gurbet Mesajları

Tugbam sitesinde en güzel Gurbet Mesajları sizler için hazırlandı
. Buyurun Gurbet Mesajları

Gurbetin Soğukluğunda Aşkınla ısınıyorum..

Gurbetin geceleri Sensiz Çekilmiyor resmine bakıyorum artık dayanılmıyor..

Gurbet ellerin Arasında Aşkınla Avunuyorum, Aşkının Sıcaklığıyla teselli ediyorum kendimi geceleri..

belki birgun beni unutturacak biri cikacak karsina, belki ozlemeyeceksin beni, gozyasida dokmeyeceksin belki , ama bil ki bu gece yuregimdesin, her zamanki gibi.

kalk gel hangi uzak yerdeysen,erimeden karlar.gel gor daldaki beyazini sogunu havanin..duy sesini yaganin,havadaki sessizligin sensizligini..karlar erimeden gel…

ay ışığındadır sevgiliye duyulan hasret, ve sevgiline hasret oldugun kadar ona yakinsin. unutma, yagmurun yagdigi kadar islaksin, gunesin seni isittigi kadar sicak…

yüreğim umulmayan yaralarla baş edemezken bir tatlı aşk gülüşü özledi gözlerim ve sen hangi alemde hangi düşlerde isen gel çünkü gülüşünü ‘ÇOoOk Özledim’

hasretin öldürdü beni! Şimdi geceler çaresiz, geceler sensiz, bir öpüşten daha sıcak şimdi yağmur damlası, gelip konar dudaklarıma sessiz. söylemişmiydim hasretin öldürdü beni hiç sebepsiz

Gecenin karanlığındasın, güneşin ışığında, Suyun damlasında, selin coşkusunda Kimi yanımdasın kimi rüyamda Ama hep aklımdasın sakın unutma…

Yaşadıklarımdan öğrendiğim bir şey var: Yaşadın mı büyük yaşayacaksın, ırmaklara, göğe, bütün çevrene karışırcasına.. Çünkü ömür dediğimiz şey, hayata sunulmuş bir armağandır.Ve hayat, sunulmuş bir armağandır insana…

Yokluğunda varlığını özlemem gerekirken; varlığında yokluğuna hasret bıraktın!

Şimdi daha iyi anlıyorum ki, Nefes almak değilmiş, yaşamak. Ateşlerde yanmak gibi bir şey, Seni severken,sensiz olmak

Şimdi biz neyiz biliyor musun? Akıp giden zamana göz kırpan, birbirine uzanamayan yorgun yıldızlar

Işıkları Kaldırıp Attım Bir Kenara !!! Anlıyor musun?Gökyüzü Güneş Olsa ,Sensiz Karanlıktayım

Gurbet

hasretin kurşun gibi
düşer zamana
kelimeler hoyrat ikindilerde
çağırır seni
gözlerim sıcak bir nefes gibi
tutulur sevda nöbetlerine
tutulur hasretine

seni sevmek adına
ayrılığa isyan
dağlara sabır ektim
ve katran ve zift gibi
toprağın tenine ilaç
yağmura hüzün sardım

adını isyan koydum aşkın
çiçeklerden önce
ayrılığı çektim içime

gurbetindeyim ey yar
sılam çok uzak
iklimimde hazan var
yeşilim kurak
kuşatılmış her bir yanım
her yanım tuzak

hira’dan bir rüzgar esse
şimdi içime hey yar
beni alıp bu diyardan
sana götürse

medine’n olsun şimdi
beton şehirler
bir hicret kabul eyle
var da bir yol gel
göz göz olmuş yaralarımız
bir derman bekler

sana salat, sana selam
söylüyor diller hey yar
hasretinin çöl yolunda
yine garipler

şiir: talip ışık

Hüzünlü Mesajlar

Pazar, Haziran 17th, 2012

Hüzünlü Mesajlar

Tugbam sitesinde en güzel Hüzünlü Mesajlar sizler için hazırlandı
. Buyurun Hüzünlü Mesajlar

ümitlerimi Çaldın benden Artık Duymuyorum Dünyanın Sesini..

SEVGI BESTESININ NOTLARINI TUM INSANLARIN YUREGINDE HISSEDECEGI, HUZUNLERINIZIN DOSTLUKLARLA SILINECEGI, UMITLERINIZIN HIC BITMEYECEGI, SAGLIK, MUTLULUK VE BASRI DOLU BIR YILI SEVDIKLERINIZLE IRLIKTE GECIRMENIZ DILEGIYLE. NESE DOLU BIR YIL GECIRIN…

Her yolun açık olucağı huzur mutluluk dolu bir dünya istiyorum çokmu?

SENİ SEVMEK BELKİ ÖLÜM BELKİDE DİRİLİŞ GURURLUYSAN AŞKI AŞIKSAN GURURU UNUT AĞACA DAYANMA KURUR İNSANA DAYANMA ÖLÜR EN UZAK MESAFE BİRBİRİNİ ANLAYAMAYAN İKİ KAFA ARASINDAKİ MESAFEDİR

Belki Bir gün Mutluluklar içinde sana seviyorun Derim 🙁

HUZUN BIR YILDIZ KADAR UZAK, MUTLULUK GOZ BEBEGIN KADAR YAKIN OLSUN UMUTLARIN GERCEK, GERCEK MUTLULUKLARIN SONSUZ OLSUN…

ister çek git istersen yeniden sev bu kalp senin herzaman!

nerdesin birtanem nerdesin sen gelmiyorsan bari sesin gelsin mahkum etme beni sensizliğe yaşayamam…güneş erken batıyor sen yoksun diye geceler alışkın değil sensizliğe ben ben değilim sen gittin gideli nerdesin birtanem nerdesin şimdi

Sana bensiz Bir hayat vermek istemiyorum ben seni seviyorum senin beni sevdiğin gibi..

BIR UCURUMUN ONUNDEYIM BIR ADIM ATSAM UCACAGIM HAYALLERIMLE GOKYUZUNE, KARISACAK GOZ YASLARIM BIR GARIP HUZUNE, BIR TEK PISMANLIGIM KALACAK GERIDE SENI SEVDIGIMI SOYLEYEMEDIM YUZUNE…

Gözyaşlarımla Suluyorum Artık Anılarımı özlüyorum Anılardaki hayatımızı!

KAYBETTİM KÜÇÜK YAŞTA BABAMI KİMSE SİLMEZ YANAKLARIMI YAKAN GÖZYAŞLARIMI KADER İSTEDİ ONLA AYRILMAMI NE GELİR ELDEN EYY ZALİM FELEK….!!!!!! \”\”\”BABAM SENİ ÇOOK ÖZLEDİM

Gülsen 1’kere yüzüme yeniden başlarım seninle seviyorum seni desen hüzünleri üstümden atarım inadına.

GECE MIDIR INSANI HUZUNLENDIREN, YOKSA INSAN MIDIR HUZUNLENMEK ICIN GECEYI BEKLEYEN? GECE MIDIR SENI BANA DUSUNDUREN YOKSA BEN MIYIM SENI DUSUNMEK ICIN GECEYI BEKLEYEN…

Yarınlarımı Bugünlerimle Değişmek istiyorum yarınlarımda seni bekliyorum..

hayat bana yine yalan söyledi tam buldum sandığım aşkımı herşeyimi çaldı benden neden ben tanrım şuaz sevmesini öğrenemedim hep kaybetmeye mahkummu bu yürek ağlamaya gözlerim gülmek nedir bilmedim bu sevdaya düştü düşeli yüreğim ne yaptıysam dinmedi bu acı hep kaldı bende eserinizle övünün şimdi yalan sevdalarım

Belki Biraz Sevseydin beni herseye daha sıcak bakardık Yada Seninle Daha farklı yaşardık Sevgimizi.

HUZUNLERI KARLARA YAZDIM, GUNES CIKINCA ERISIN DIYE, SENI KALBIME YAZDIM ORADAN HIC SILINMEYESIN DIYE

umursamazlıklar içinde bıraktın beni ümitlerimi kırdın hayallerimi yıktın şimdi mutlusun galiba..

Aşk lisede edebiyat defterinin arkasına karaladıgım şiirler kadar saf degil artık….

Hüzünlerimi Yolluyorum Sana nasıl bir durumda olduğumu gör hisset, belki taş kalbin yumuşar.

BAZeN KAR NASIL HAZIN YAGAR BILIRSIN KURSUNI BIR GOKYUZUNDEN AGLAMAKLI ISTE OYLEYIM, KAPKARAYIM BU GUN GEL EN HUZUNLU, EN DOKUNAKLI SESINLE…

Bana gel derken gülüyordun şimdi git derken yüzüme bakmıyorsun bunun adı ayrılık olsun

İÇİMDE ÖZLEMİ BİTMEDEN DAHA GÖNLÜMÜ KEDERE BIRAKIP GİTTİ NE HOŞÇAKAL DEDİ NEDE ELVEDA YABANCILAR GİBİ BIRAKIP GİTTİ BIRAKIP GİTTİ GİTMESEYDİ ONUN KULU OLURDUM ÇİĞNEYİP GEÇTİĞİ YOLU OLURDUM BİR ÖMÜR AŞKIYLA DOLU OLURDUM NE YAZIK BUNLARI BİLMEDEN GİTTİ

okadar anıyı bıraktım geride hüzünlerimi sildim ama seni düşündüğümde hüzünlenir gecelerim sevdim seni bir kere artık adın hüzün çiçeği..

RUZGAR ACI ACI ESERKEN YUZUNDEN OKUNUYORDU HUZUN! HANI BIR GUN YAZARIM DEMISTIN YA, YAZARSIN DIYE BEKLIYORUM…

Sen Benim Artık derdimsin Senin ismin Hüzünlerim Anıların Kederim oldum Bırak beni yeter Bukadar Hüzünlü iLgi!