Archive for the ‘Genel’ Category

Rum kesiminin başı borçlarla dertte!

Cumartesi, Haziran 30th, 2012

Son dönemde uluslararası piyasalardan finansman sağlamakta zorlanan Güney Kıbrıs, hafta başında bankacılık sektörünü desteklemesi için Avrupa Birliği’nden yardım talep etmek zorunda kaldı.

Yunanistan’da süregelen borç krizinden ciddi biçimde etkilenen Kıbrıs Rum Kesimi’nin kültürel ve ekonomik anlamda Atina ile son derece yakın ilişkileri bulunuyor.

Bankacılık sektörünün Yunanistan’a yaptığı yüklü yatırımlar nedeniyle sıkıntılı günler yaşayan ve Yunan devlet tahvillerinden uğradığı zararın altından kalkamayan Kıbrıs Rum Kesimi’nde hükümet, hafta başında mali yardım için Avrupa Finansal İstikrar Fonu’na (EFSF) resmen başvurdu.

AB’ye 2004, Avro Bölgesi’ne ise 2008 yılında üye olan Kıbrıs Rum Yönetimi, Yunanistan, İrlanda, Portekiz ve İspanya’nın ardından Avrupa Birliği’nden finansal yardım talebinde bulunan beşinci ülke oldu.

Kendisi de ciddi borç sorunuyla mücadele eden bir ülke olarak AB dönem başkanlığında Avro Bölgesi’nde süregelen borç krizine çözüm üretmekte yetersiz kalacağı yönünde eleştiriler alan Güney Kıbrıs, söylentileri doğrularcasına hafta ortasında da Uluslararası Para Fonu’ndan (IMF) finansal yardım talep etti.

Hükümet, IMF ve AB’den istediği kredi miktarına ilişkin açıklama yapmadı ancak piyasalarda, 17,3 milyar dolar büyüklüğünde ekonomisi bulunan Güney Kıbrıs’ın 6-10 milyar avro aralığında yardım alacağı belirtiliyor.

Ekonomisinin bu yıl yüzde 1,1 daralması bekleniyor

Sicilya ve Sardunya’nın ardından Akdeniz’in üçüncü büyük adasının güneyinde bulunan Kıbrıs Rum Kesimi’nin gayrisafi yurtiçi hasılasının (GSYH) yüzde 70’ini özellikle turizm ve finansal hizmetler olmak üzere hizmetler sektörü oluşturuyor.

Avrupa Komisyonu’nun verilerine göre, Güney Kıbrıs’ın ekonomik büyüklüğü 17,3 milyar düzeyinde bulunuyor. Geçen yıl gayrisafi yurtiçi hasılasının yüzde 71,6’sı düzeyinde bulunan kamu borcunun bu yıl yüzde 76,5’e yükselmesi bekleniyor.

Ülkenin GSYH’ye oranı yüzde 6,3 olan bütçe açığının ise bu yıl yüzde 3,4’e gerileceği tahmin ediliyor.

IMF verilerine göre, geçen yıl yüzde 0,5 oranında büyüyen Güney Kıbrıs ekonomisinin bu yıl yüzde 1,1 daralacağı öngörülürken, enflasyonun bu yıl yüzde 3,5’ten yüzde 3,4’e gerilemesi, işsizlik oranının da yüzde 7,8’den yüzde 9,8’e yükselmesi bekleniyor.

-Kredi derecelendirme kuruluşları için Güney Kıbrıs yatırım için ”spekülatif”-

Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşları Moody’s, Standard and Poor’s (S&P) ve Fitch tarafından Yunanistan’daki borç krizinin etkileri nedeniyle geçen yıldan bu yana pek çok kez kredi notu düşürülen Güney Kıbrıs ”spekülatif” kategoride derecelendiriliyor.

Fitch, hafta başında Güney Kıbrıs’ın ”BBB-” olan uzun vadeli kredi notunu ”BB ”ya, Moody’s 13 Mart’ta ”Baa3” olan uzun vadeli kredi notunu bir kademe düşürerek ”Ba1”e, Standard and Poor’s da 13 Ocak’ta ”BBB”den ”BB ”ya düşürmüştü.

Her üç kuruluş da ülkenin kredi notlarını ”negatif” izlemede tutuyor.

Uluslararası Para Fonu ve Avrupa Komisyonu’ndan derlenen Kıbrıs Rum Kesimi’nin bazı ekonomik verileri şöyle:

2011 (yüzde)        2012 (yüzde*)

………….       ………….

Kamu borcu:        71,6                76,5

Bütçe açığı:        6,3                 3,4

Büyüme oranı:       0,5                -1,1

Enflasyon:          3,5                 3,4

İşsizlik:           7,8                 9,8

Cari denge:        -8,4                -6,2

*IMF ve Avrupa Komisyonu’nun tahmini verileri

Kıbrıs Rum Kesimi’nin uluslararası kredi derecelendirme kuruluşlarınca belirlenen uzun vadeli kredi notları şöyle:

Moody’s        Fitch            S&P

……..      …….          …..

Ba1           BB             BB

Atatürk Havalimanı, yolcu rekoru kırdı

Cumartesi, Haziran 30th, 2012

İstanbul Havalimanları Muhabirleri Derneği’ni ziyaret eden Birdal, gazetecilere yaptığı açıklamada, Atatürk Havalimanı’nın dün uçak ve yolcu trafiğinde tüm zamanların rekorunu kırdığını kaydetti.

Atatürk Havalimanı’na toplam 1097 uçağın iniş ve kalkış yaptığını aktaran Birdal, şöyle devam etti:

”Havalimanı, bir gün içinde tarihinin en kalabalık gününü yaşadı. 542 uçak iniş, 555 uçak da kalkış yaptı. Dış hatlardan 43 bin 483 yolcu geldi, 36 bin 739 yolcu da yurt dışına çıkış yaptı. İç hatlarda ise 22 bin 312 yolcu İstanbul’a geldi, 23 bin 765 yolcu da şehir dışına gitti.”

Birdal, yolcuların havayolunu tercih etmelerinin kendilerini memnun ettiğini belirterek, İstanbul’a acilen yeni bir havalimanının yapılması gerektiğini ifade etti.

Sefaköy’deki bazı binaların uçuşa engel teşkil ettiğini söyleyen Birdal, konuyla ilgili şikayette bulunduklarını, Sabiha Gökçen Uluslararası Havalimanı yakınlarında da şimdiden yüksek bina yapımının önüne geçilmesi gerektiğini kaydetti.

GAP, işsizlik ve göçü azalttı

Cumartesi, Haziran 30th, 2012

GAP BKİ Başkanı Sadrettin Karahocagil, yaptığı açıklamada, GAP Eylem Planı’nın en ciddi sonuçlarından birinin istihdamda görüldüğünü belirtti.

Sadece 2010 yılında bölge illerinde 218 bin kişiye yeni iş olanağının oluşturulduğunu vurgulayan Karahocagil, bu sektörlerin daha çok inşaat, altyapı, turizm ve hizmet alanlarında yoğunlaştığını söyledi.

Bölgede bugün gelinen noktada işsizlik rakamlarının çok daha iyileştiğini gördüklerini aktaran Karahocagil, ”Bölge ilerindeki işsizlik rakamları yüzde 18.8’den yüzde 11’lere düştü. Diyarbakır ve Şanlıurfa gibi kentlerdeki işsizlik rakamları ise Türkiye ortalamasının altına geriledi. TÜİK’in verilerine göre, Şanlıurfa ve Diyarbakır’da işsizlik 2009’da yüzde 18.8 iken, 2011’de yüzde 9.7’ye kadar geriledi” diye konuştu.

”Göç rakamlarında hızlı düşüş var”

Oluşturulan istihdamın bölgede çok sık görülen göçü de azalttığını ifade eden Karahocagil, GAP’ın bu konuda diğer bölgelerden daha avantajlı bir konumda olduğunu dile getirdi.

Diğer bazı bölgelerden dış göç akımının devam ettiğini, buna karşılık GAP’ta hızlı bir şekilde düşüş yaşandığını anlatan Karahocagil, şunları kaydetti:

”Şırnak gibi fazla yatırıma ihtiyaç duyan illerimiz var. Ancak Gaziantep, Diyarbakır, Şanlıurfa ve Mardin’e ise artık Türkiye’nin gelişmiş illeri diyeceğiz. Bu illerimizde, tarım, sanayi ve turizm de önemli hamleler yapılıyor. Özellikle yakın gelecekte kalifiye elaman açısından geriye göç bekliyoruz. Yapılan bu yeni yatırımların bunu sağlayacağı görüşündeyiz.”

Karahocagil, bölge illerine gelen turist sayılarında da son yıllarda ciddi artış sağlandığını belirterek, bunun en önemli göstergelerinden birinin de Güneydoğu illerine yapılan lüks oteller olduğunu sözlerine ekledi.

Doktor tavsiyesi Gül’ün ziyaretlerini erteletti

Cumartesi, Haziran 30th, 2012

Cumhurbaþkaný Abdullah Gül’ün Letonya ve Litvanya’ya yapacaðý ziyaretler ertelendi.

Cumhurbaþkanlığı Basın Başdanıþmanı Ahmet Sever, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ziyaretlerin Gül’ün kulağındaki rahatsızlık nedeniyle ertelendiğini bildirdi.

Gül’ün 20-23 Haziran tarihleri arasýndaki Kayseri ziyaretinde kulağındaki rahatsızlğın nüksettiðini anlatan Sever, geçtiğimiz günlerde yapılan kontrol sonucu doktorlarının Gül’e, bir süre uçağa binmemesi tavsiyesinde bulunduklarını belirtti.

Sever, Cumhurbaşkanı Gül’ün de bu nedenle yarın başlayacak Letonya ve ardından geçeceği Litvanya ziyaretlerini ertelediğini, tarihlerin henüz belirlenmediğini kaydetti.

3. Yargı Paketi’nin görüşülmesine başlandı

Cumartesi, Haziran 30th, 2012

Başkanvekili Mehmet Sağlam başkanlığında toplanan Genel Kurul’da gündemdışı konuşmalardan sonra teklif ve tasarıların görüşülmesine geçildi.

Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması, Basın Yayın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanun Tasarısı, ”temel kanun”olarak bölümler halinde görüşülüyor.

MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, tasarının görüşülmesine geçilmeden önce, ”terör örgütü elebaşının ev hapsi ya da misafirhanede olduğuna yönelik önemli iddialar olduğunu” belirterek, Adalet Bakanı Sadullah Ergin’in bu iddialar hakkında bilgi vermesi gerektiğini söyledi.

Komisyon sırasında oturan Bakan Ergin, ”kürsüden açıklayacağım” dedi.

Daha sonra tasarı üzerinde konuşmak üzere kürsüye gelen Bakan Ergin, ”İddialar tamamen gerçek dışıdır, 10 yılı aşkın süreden beri İmralı Cezaevi’nde cezasını infaz etmekte olduğunu bu kürsüden Türkiye’ye ilan ediyorum” diye konuştu.

Öte yandan Ergin, Meclis kulisinde gazetecilerin konuyla ilgili sorularına karşılık, ”İnanmayan gitsin baksın” karşılığını verdi.

Kurtulmuş ‘AK Parti’ye gitmiyorum’ demedi

Cumartesi, Haziran 30th, 2012

İktidar partisine geçmeyeceğini kesin bir ifade ile belirtmeyen Kurtulmuş, “Biz ne olacağız” ifadesinin gönüllerinden geçmediğini, “Biz ne yapacağız.” fikrinin gönüllerde makes bulduğunu kaydetti. HAS Parti’nin aldığı oydan bağımsız olarak Türkiye siyasetinde “sesi en güçlü parti” olduğunu ifade eden Kurtulmuş, “Bu sözlerin iktidar partisinin içinden çıkması da takdir edersiniz ki, sözümüzün gücünün iktidar partisi tarafından anlaşılmış olduğunu gösterir.” dedi.

HAS Parti Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’nda Kurtulmuş, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Kurtulmuş, özel yetkili mahkemelerin kaldırılması, Başbakan-Leyla Zana görüşmesi ve kendisinin AK Parti’ye transfer olacağı yönünde basında yer alan haberlerle ilgili açıklama yaptı.

Transferi ile ilgili çıkan haberleri, kendilerinin de iktidar partisi içinde konuşulan mesele olarak bildiklerini dile getiren Kurtulmuş, konunun bir şekilde medyaya sızdırıldığını ifade etti. Kurtulmuş, HAS Parti’nin kurulduğu günden bu yana gelecek Türkiye’yi, 2050 yılının Türkiyesini kuracak fikirleri, programları, projeleri büyük bir hassasiyetle Türkiye kamuoyuyla paylaştığını anlattı, sözü doğru söylediklerini, doğru insanlarla bir araya geldiklerini vurguladı. HAS Parti’nin, aldığı oydan bağımsız olarak Türkiye siyasetinde sesi en güçlü parti olduğunu ifade eden Numan Kurtulmuş, bu çerçevede hayatının her safhasında gönüllerinden “Biz ne olacağız.” ifadesinin geçmediğini söyledi.  Kurtulmuş, mücadelelerinin ana fikri ve çerçevesinin “Biz ne yapacağız, insanlığın hayrına ne yapacağız.” fikrinin olduğunu söyledi. Bu çerçevede, kendisinin ve arkadaşlarının “makam mevki” hırsı olmadığı gibi “şan, şöhret, para, pul” gibi derdinin de olmadığını kaydetti.

Kurtulmuş, sözlerine şöyle devam etti: “Biz bu çerçevede özümüzü söylüyoruz. Her platformda, her halde ve şartta söyleyeceğiz. Bu sözlerin iktidar partisinin içinden çıkması da takdir edersiniz ki, sözümüzün gücünün iktidar partisi tarafından anlaşılmış olmasıdır. Bundan dolayı büyük bir memnuniyet içindeyiz. Bizim derdimiz önce insandır, bizim derdimiz yeni ve güçlü bir Türkiye’yi kurmaktır. Derdimiz, hakkın ve adaletin tesis edildiği bir programın uygulanmasıdır. Derdimiz, yeryüzünde bütün insanların huzur ve mutluluk içinde yaşadığı bir sistemi tesis etmektir. Derdimiz, medeniyetimizi yeniden inşa etmek ve yeniden medeniyetimizin siyasetini kıyamete kadar yaşatmak mücadelesidir. Bu, sözümüzü gücümüzün yettiği her yerde söylemeye devam edeceğiz.”

“MEVCUT DAVALAR AKAMETE UĞRATILMAMALI”

Konuşmasında, ÖYM’lerin kaldırılması ile ilgili de değerlendirmelerde bulunan Kurtulmuş, Türkiye’de hukuk ile ilgili sorunların çözüme kavuşturulmasının sadece bir maddenin değiştirilerek halledilemeyeceğini ifade etti.

ÖYM’lerin olağanüstü ve DGM’lerin devamı olduğunu belirten Kurtulmuş, Türkiye’de ÖYM’lerin kaldırılması ile demokratikleşmenin sağlanamayacağını belirtti. Türkiye’de halen ihtilal tehdidi olduğuna dikkat çeken Kurtulmuş, “Türkiye’de gücünü anayasa ve yasalardan alan bir olağanüstü dönem vardır. Evren’in avukatlarının verdiği savunma bunun en açık delilidir. Türkiye önce bu antidemokratik adımları, anayasal sistemle sistemi değiştirmek zorundadır. Bu çerçevede ÖYM’lerin kaldırılması, mahkemelere adli kolluk birimlerinin tahsis edilmesi, ceza evlerinin ıslah edilmesi, tecridin kaldırılması gibi konuları da aynı zamanda kaldırmak zorundayız. Türkiye’de ÖYM’ler kaldırılabilir, ancak bu yapılırken, ısrarla söylediğimiz devam eden yargılamaların, Türkiye’nin demokratikleşmesinde en önemli yargılamalar olarak gördüğümüz 28 Şubat, darbe planları, Ergenekon, Balyoz, internet andıcı, 12 Eylül soruşturmalarının akamete uğramaması zorunludur. Bu çerçevede, bizim söylediğimiz yere umarım Parlamento gelecektir. Düzenlemenin içinde çetelerle ve darbelerle mücadeleyle ilgili bir yasa muhakkak yer almalıdır. Böyle olmadığı takdirde, bu millet darbecilerin tehditlerine karşı eli, kanadı kırık bir şekilde bırakılacak.” ifadelerini kullandı.

“BAŞBAKAN’IN ZANA İLE GÖRÜŞMESİ OLUMLUDUR”

Kurtulmuş, Başbakan’ın Milletvekili Leyla Zana ile görüşmesi hakkında da değerlendirmelerde bulundu. Başından beri Türkiye’nin en büyük sorunlarından birinin toplumsal barışı sağlamak olduğunu ifade eden Kurtulmuş, bunun için Türkiye’de ilk olarak Kürt sorununun halledilmesi gerektiğini kaydetti.

Bunun için herkesin elini taşın altına koymasını isteyen  Kurtulmuş, “Dolayısıyla Türkiye’de herkes bu sorunun çözümü için elini taşın altına koymak zorundadır. Israrla başından beri söyledim: Bu işin çözümü ne darbe, ne sokak ne de Genelkurmay karargahıdır. Bu sorunun çözüm yeri TBMM’dir, siyasetin kendisidir. Sorunu siyasi arenada çözmeye yönelik atılan her adımı destekliyoruz. Bu görüşmeden ümit ederim ki, Türkiye’nin 30 yıldır kanayan yarasına belki çözüm çıkar. Belki birkaç tane adım atılmış olur. Bu sürede herkes üzerine düşeni yapmalıdır. Herkes, Kürt meselesi diye ortada dolaştırırken. Biz HAS Parti olarak Türkiye’nin gönüllü kardeşlik projesini Türkiye’nin her tarafında anlattık. Bu milletimizin takdirini aldı.” dedi.

Suriye’deki olaylarda ölü sayısı 63

Cumartesi, Haziran 30th, 2012

Londra merkezli örgüt, güvenlik güçlerinin Şam’ın banliyöleri ve çevre kentlerine hava destekli düzenlediği operasyonlarda çoğunluğu Duma’da olmak üzere 18 kişininin yaşamını yitirdiğini, onlarca kişinin yaralandığını belirtti.

Şam’ın Duma Haresta, Kafr Batna, Arbin, Nehr Aişe bölgelerinde halkın operasyonlar nedeniyle kaçmaya başladığını ifade eden örgüt, Deyr Ez Zor’da 15, İdlib’te 9, Dera’da 8, Hama’da 5, Halep ve Humus’ta 3’er, Lazkiye ve Haseke’de bir olmak üzere ülke genelindeki ölü sayısının 63’e çıktığını aktardı.

Duma’daki yerel aktivistler ise kentteki durumun operasyonlar nedeniyle çok kötü olduğunu, halkın bölgeyi terk etmeye başladığını ve güvenlik güçlerinin evleri yağmaladığını söyledi.

Operasyonlarda ağır silahlar kullanılması nedeniyle çok sayıda evin yıkıldığını veya kullanılamaz haline geldiğini dile getiren aktivistler, kentteki yaralıların tutuklanma korkusundan dolayı evlerde gizlice tedavi edildiğini ve acil tıbbi yardıma ihtiyaç duyulduğunu kaydetti.

Rumlar, yarın AB dönem başkanlığını devralacak

Cumartesi, Haziran 30th, 2012

Güney Kıbrıs, yarın Avrupa Birliği (AB) Dönem Başkanlığı’nı 6 aylığına devralıyor. AB Denetim Mekanizması altında sürekli olarak denetlenecek olan Rumların bu süreci nasıl değerlendireceği AB, Türkiye ve KKTC tarafından merakla bekleniyor.

Siyasi ve ekonomik buhranda bulunan Rumlar, AB’ye üye olduğu tarih 1 Mayıs 2004’ten sonra ilk defa dönem başkanlığını yürütecek. Rumlar, AB Denetim Mekanizması denetimi altında bu görevi yürütecek olan ilk ülke olması açısından da tarihteki yerini alacak.

Rum tarafının, hem destek mekanizmasının denetimi altında olup hem dönem başkanlığı yapacak olması hem de Türkiye’yle ilişkileri nedeniyle objektif bir dönem başkanlığı yapıp yapamayacağı çeşitli çevrelerce sorgulanıyor.

Rumların eski lideri Tasos Papadopulos, Rum halkını örgütleyerek, 24 Nisan 2004’teki Annan Planı döneminde referandumdaki sonuçlardan hayır çıkmasını başarmış ve bir hafta sonra bu plana hayır demelerine rağmen AB’ye alınmışlardı. AB’ye alınan Rumlar, kendilerine olan AB desteğini enselerinde hissetmiş, bunun sonucunda da adadaki barışın sağlanmasına da yanaşmadılar.

SİYASİ VE EKONOMİK KRİZLE BOĞUŞUYORLAR

Kıbrıs Rum yönetimi, ekonomik kriz yanında, siyasi krizle de boğuşuyor. Rum tarafında 11 Temmuz 2011’de Mari’de askeri üste meydana gelen, 13 kişinin ölmesi ve onlarca kişinin yaralanmasına sebep olan cephanelik patlaması ve devamında elektrik santralının devre dışı kalması, ekonomik krizi derinleştirirken, beraberinde siyasi krizi de getirdi ve Rum yönetimi lideri Dimitris Hristofyas’a karşı tepkiler arttı.

KKTC ELEKTRİĞİNE MUHTAÇ KALDILAR

Rum yönetimi, ortaya çıkan elektrik açığını kapatmak için 16 Temmuz akşamından itibaren, bir süre KKTC’den elektrik satın aldı. Patlamaya neden olan mühimmatın üste tutulmasının sorumlusu olarak gösterilen Rum yönetimi lideri Dimitris Hristofyas’ın çeşitli kesimlerce ”istifa etmesi” istendi. Rum koalisyon hükümeti de dağıldı. Hristofyas, patlamanın ardından başlayan ve siyasi krize dönen tartışmalardan sonra Demokratik Parti’nin (DİKO) 2 bakanla bulunduğu koalisyondan ayrılması ile 5 Ağustos’ta yeni kabineyi açıkladı.

HRİSTOFYAS, HALKIN GÜVENİNİ KAZANMAK İÇİN PETROLE SARILDI

Hristofyas’a karşı tepki her geçen gün artı. Yapılan kamuoyu yoklamalarında, Rum liderin halk desteği ve güvenilirliğinde azalma görüldü. Rum lider, aleyhindeki olumsuz havayı dağıtmak için petrol ve doğalgaz kozunu oynamaya başladı.

Rum yönetimi, Doğu Akdeniz’de tek yanlı “münhasır ekonomik bölge” (MEB) ilan ederek, sözde 13 parsele ayırdığı alanda, “Afrodit” adı verilen 12. parselde, Türkiye ve KKTC’nin tüm uyarılarına rağmen, petrol ve doğalgaz aramalarına başlaması için ABD’li Noble Energy şirketiyle anlaştı ve 18 Eylül 2011’de sondaja başlandı. Hristofyas, 28 Aralık 2011’de, 12. parselde, sondaj çalışması yapan Noble Energy şirketinin, ”5 bin 861 metrede doğalgaz bulduğunu açıkladı.

Son olarak da Rumlar yarın AB dönem başkanlığını resmen devralacak.

ABD’de fırtına yüzünden 5 kişi can verdi

Cumartesi, Haziran 30th, 2012

Yetkililer, Virginia’da 90 yaşındaki bir kadının, fırtınada evinin üzerine ağaç devrilmesi sonucu yatağında, 27 yaşındaki bir erkeğin de aracında yaşamlarını yitirdiğini açıkladı. 

New Jersey’de genç yaştaki 2 kuzenin kamp yaptıkları çadırın, Maryland’de de bir adamın, aracının üzerine ağaç devrilmesiyle hayatını kaybettiği belirtildi.

Fırtınanın, Ohio’daki bir karayolunda 3 kamyonu devirdiği, İndiana’dan New Jersey’e kadar uzanan bölgede elektrik kesintilerinin, 2 milyondan fazla kişiyi mağdur ettiği belirtildi.

Başkent Washington da elektrik kesintisinden etkilendi.

Davutoğlu’ndan Cenevre’de peş peşe görüşme

Cumartesi, Haziran 30th, 2012

Davutoğlu, Cenevre’deki BM merkezinde yapılan toplantı öncesinde Katar Başbakanı ve Dışişleri Bakanı Şeyh Hamid Bin Casim Bin Cabir El Tani ile bir araya geldi.

Diplomatik kaynaklardan edinilen bilgiye göre, Davutoğlu ve El Tani bugün Cenevre’de yapılan Suriye konulu toplantıyı ele aldı. Davutoğlu ve El Tani toplantının içeriği üzerine görüş alışverişinde bulundu ve Suriye ile ilgili son gelişmeleri ele aldı.

Davutoğlu, El Tani ile görüşmesinin ardından AB Dışişleri ve Güvenlik Politikaları Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton ile Cenevre’de Suriye toplantısının düzenlendiği BM binasında bir araya geldi.

Davutoğlu’nun Ashton ile görüşmesinde öncelikli gündem maddeleri Türkiye-AB ilişkileri ve P5 artı 1 ülkeleri ile İran arasındaki nükleer müzakerelerdi.

Davutoğlu, Kıbrıs Rum yönetiminin AB dönem başkanlığına ilişkin Türkiye’nin tutumunu tekrarladı. Görüşmede Türk vatandaşlarına AB’de vize muafiyeti konusundaki son gelişmeler de konuşuldu.

Suriye konusunu ele alan Davutoğlu ve Ashton, 3 Temmuz’da BM Güvenlik Konseyi’nin 5 daimi üyesi ile Almanya’dan oluşan P5 artı 1 ülkeleri ile İran arasında nükleer dosyadan sorumlu müzakerecilerin yardımcıları arasında yapılacak görüşmelerin içeriğini de tartıştı.

Ashton toplantının İstanbul’da yapılacak olmasından dolayı Dışişleri Bakanı Davutoğlu’na teşekkür etti. Davutoğlu ise, Türkiye’nin konunun barışçı ve diplomatik yollarla çözümüne olan inancını tekrarladı.

Görüşmede ayrıca, Irak’taki son gelişmeler ile ekonomik kriz konusunda AB Konseyi’nin yaptığı son toplantının yansımaları da gündeme geldi.

 

Kule görevlisi katiline Almanya’dan izin

Cumartesi, Haziran 30th, 2012

Münih havaalanı polisinin bir sözcüsü, Almanya’nın Überlingen kenti üzerinde 1 Temmuz 2002 tarihinde yaşanan uçak kazasında eşini ve 2 çocuğunu kaybettiği için kule görevlisi Peter Nielsen’i bıçaklayarak öldüren ve İsviçre’de 5 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırılan Kaloyev’in, 4 günlük vizesi olduğu için Almanya’ya girmesine izin verildiğini belirtti.

Cezasını çekerek hapisten çıkan Kaloyev, yarın Überlingen’de kurbanların anılması için düzenlenecek törene katılacak.

Almanya’nın güneyindeki Bodensee adlı gölün yakınlarında bulunan Überlingen kenti üzerinde 1 Temmuz 2002 tarihinde nakliye uçağı bir Rus yolcu uçağıyla havada çarpışmış, kazada, aralarında 49 çocuğun da bulunduğu 71 kişi hayatını kaybetmişti.

Ak Parti’den ‘ÖYM’ler kaldırılsın’ önergesi

Cumartesi, Haziran 30th, 2012

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Özel Yetkili Mahkemelerle (ÖYM) ilgili düzenlemenin hazır olduğunu belirterek, önergenin bugün 3. Yargı Paketine ilişkin tasarıda verileceğini söyledi.

TBMM kulisinde gazetecilerin sorularını yanıtlayan Bozdağ, “Özel Yetkili Mahkemelerle ilgili değişiklik önergesinin bugün verilip verilmeyeceğine ilişkin soruya, “Önerge hazır. Bugün verilecek” dedi. Bozdağ, önergenin hangi maddede verileceğine ilişkin sorulara ise “74. Madde” diye cevap verdi.

Meclis Genel Kurulu’nda,  Özel Yetkili Mahkemelerin de içinde yer alacağı 3. yargı paketi ile ilgili görüşmelere başlandı.

TBMM Başkanı Çiçek’ten Türkçe uyarısı

Cumartesi, Haziran 30th, 2012

TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Türkçe’nin doğru kullanımını yerleştirmek için bireysel ve toplumsal duyarlılık kadar kamu kurum ve kuruluşlarının bu alandaki öncülüğünün de son derece önemli olduğunu bildirdi.

Meclis Başkanı Çiçek, Başbakanlı’ğa gönderdiği yazıda, Türkçe’nin doğru kullanımını yerleştirmek için bireysel ve toplumsal duyarlılık kadar kamu kurum ve kuruluşlarının bu alandaki öncülüğünün son derece önemli olduğunu vurguladı.

23. Dönem’de TBMM’de ”Türkçe’deki bozulma ve yabancılaşmanın araştırılması, Türkçe’nin korunması ve geliştirilmesi için alınması gereken önlemlerin belirlenmesi” amacıyla Meclis Araştırma Komisyonu kurulduğunu hatırlatan Çiçek, raporun kamu kurumlarınca da dikkate alınması gerektiğine işaret etti.

Türkçe’nin karşı karşıya kaldığı sorunlara ilişkin tespitler ile bu sorunların giderilmesine yönelik çözüm önerilerini içeren Komisyon Raporu’nun güncelliğini halen koruduğunu belirten Çiçek, tespit ve önerilerin dikkate alınmasının faydalı olacağını kaydetti.

23. Yasama Dönemi’nde kurulan araştırma komisyonunun raporunda, Türkçe’de yaşanan sorunlar, ”yabancı kelime kullanma özentisi, müstehcen ve kaba sözlerin kullanılması, söyleyiş bozuklukları, deyim ve birleşik fiil, vurgu ve duraklama yanlışları, kelimeleri yanlış anlamda ve biçimde kullanma, anlatım bozuklukları, Türkçe öğretimindeki yetersizlikler, Türkçe’yi özensiz kullanma, yabancı dille öğretim, bilim dili olarak Türkçe’nin tercih edilmemesi, kelime ve terim türetmedeki yetersizlikler, dil bilinci ve milli bir dil politikasının oluşturulamaması” olarak sayıldı.

Okul öncesi eğitim, ilk ve ortaöğretim, yükseköğretimde etkin bir Türkçe öğretimi yapılması gereği ifade edilerek, yabancı dille öğretim yerine, yabancı dil öğretiminin özendirilmesinin istendiği raporda, Türkçe’de yaşanan sorunların giderilmesi için kamu kurum ve kuruluşlarına düşen görevlere ayrıntılı olarak yer verildi.

Başbakanlıktaki kritik zirve sona erdi

Cumartesi, Haziran 30th, 2012

Başbakanlık Resmi Konutu’nda saat 11.40’ta başlayan toplantıya, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel, Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, MİT Müsteşarı Hakan Fidan, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hayri Kıvrıkoğlu ve Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Bekir Kalyoncu katıldı…

Başbakan Erdoğan’ın başkanlık ettiği toplantı yaklaşık bir buçukm saat sürdü.

 

Zonguldak’ta özel kömür ocağında göçük

Cumartesi, Haziran 30th, 2012

Gökçeler beldesindeki özel kömür ocağının eksi 300 kodunda kömür ve toprak kayması sonucu göçük meydana geldi. İşçilerden Temel Erbay, göçük altında kaldı.

Erbay’a, mesai arkadaşları ve kurtarma ekiplerinin ulaşmaya çalıştığı bildirildi.
Bu arada, göçüğün meydana geldiği işletmedeki kömür sahasına basın mensupları alınmadı.

Zonguldak’ta özel kömür ocağında göçük

Cumartesi, Haziran 30th, 2012

Gökçeler beldesindeki özel kömür ocağının eksi 300 kodunda kömür ve toprak kayması sonucu göçük meydana geldi. İşçilerden Temel Erbay, göçük altında kaldı.

Erbay’a, mesai arkadaşları ve kurtarma ekiplerinin ulaşmaya çalıştığı bildirildi.
Bu arada, göçüğün meydana geldiği işletmedeki kömür sahasına basın mensupları alınmadı.

Serbest bırakılan askere kurbanlı karşılama

Cumartesi, Haziran 30th, 2012

Vatani görevini yaptığı Erzurum’dan memleketi Gaziantep’e gelirken PKK’lı teröristler tarafından kaçırılan Jandarma Er Ali Sabancı, dün serbest bırakılmıştı. Babası Vakkas Sabancı tarafından teslim alınan asker, Fıstıklıdağ köyündeki evine geldi. Sabancı’yı burada hemşerileri zılgıtlar eşliğinde kurban keserek karşıladı. Alnına kurban kanı sürülen Sabancı, yaşadığı olayı anlattı.

Hava değişimi için Erzurum’daki birliğinden ayrıldığını söyleyen Sabancı, “Teröristler yol kesti ve sonra da kimliğime baktılar. Asker olduğumu anladıktan sonra da gözümü bağlayıp bilmediğim bir yere götürdüler. Toprak eşip, beni bir sığınağa koydular. Orada herhangi bir zorluk yaşamadım. Şimdi yeni doğmuş bir bebek gibiyim. Allah’a şükürler olsun. Aileme kavuştuğum için çok mutluyum.” dedi.

Oğluna kavuştuğu için mutlu olduğunu belirten baba Vakkas Sabancı da “Oğlumun kaçırılmasından büyük endişe duyduk. Şimdi mutluyuz. Herkesin huzur, eşitlik ve barış içerisinde yaşamasını istiyoruz.” diye konuştu.

 

Serbest bırakılan askere kurbanlı karşılama

Cumartesi, Haziran 30th, 2012

Vatani görevini yaptığı Erzurum’dan memleketi Gaziantep’e gelirken PKK’lı teröristler tarafından kaçırılan Jandarma Er Ali Sabancı, dün serbest bırakılmıştı. Babası Vakkas Sabancı tarafından teslim alınan asker, Fıstıklıdağ köyündeki evine geldi. Sabancı’yı burada hemşerileri zılgıtlar eşliğinde kurban keserek karşıladı. Alnına kurban kanı sürülen Sabancı, yaşadığı olayı anlattı.

Hava değişimi için Erzurum’daki birliğinden ayrıldığını söyleyen Sabancı, “Teröristler yol kesti ve sonra da kimliğime baktılar. Asker olduğumu anladıktan sonra da gözümü bağlayıp bilmediğim bir yere götürdüler. Toprak eşip, beni bir sığınağa koydular. Orada herhangi bir zorluk yaşamadım. Şimdi yeni doğmuş bir bebek gibiyim. Allah’a şükürler olsun. Aileme kavuştuğum için çok mutluyum.” dedi.

Oğluna kavuştuğu için mutlu olduğunu belirten baba Vakkas Sabancı da “Oğlumun kaçırılmasından büyük endişe duyduk. Şimdi mutluyuz. Herkesin huzur, eşitlik ve barış içerisinde yaşamasını istiyoruz.” diye konuştu.

 

Türkiye-Suriye sınırında yangın

Cumartesi, Haziran 30th, 2012

İdlip’in Cisreş Şugur ilçesine bağlı Harabjoz, Bdama ve Biksarya köyleri ormanlık alanlarında yangın çıktı. Hatay’ın Yayladağı ilçesi Güveççi ve Yukarı Pulluyazı köylerinin karşısında bulunan alandaki yangınların çıkış nedeni bilinmezken, Güveççi köyü sakinleri saat 14.00’ten itibaren bölgeden dumanların yükseldiğini kaydetti. 

Yetkililer yangınların şu an için Türkiye’ye sıçrama ihtimalinin olmadığını, ancak her ihtimale karşı Yayladağı yangın söndürme ekiplerinin, bölgede hazır bekletildiğini bildirdi.

Türkiye-Suriye sınırında yangın

Cumartesi, Haziran 30th, 2012

İdlip’in Cisreş Şugur ilçesine bağlı Harabjoz, Bdama ve Biksarya köyleri ormanlık alanlarında yangın çıktı. Hatay’ın Yayladağı ilçesi Güveççi ve Yukarı Pulluyazı köylerinin karşısında bulunan alandaki yangınların çıkış nedeni bilinmezken, Güveççi köyü sakinleri saat 14.00’ten itibaren bölgeden dumanların yükseldiğini kaydetti. 

Yetkililer yangınların şu an için Türkiye’ye sıçrama ihtimalinin olmadığını, ancak her ihtimale karşı Yayladağı yangın söndürme ekiplerinin, bölgede hazır bekletildiğini bildirdi.