Posts Tagged ‘Öcalan’

MHP ile BDP arasında ‘Katil Öcalan’ kavgası

Pazar, Temmuz 1st, 2012

Tasarının 3. bölümü üzerinde konuşan CHP Grup Başkanvekili Emine Ülker Tarhan, Genel Kurul’da ”boş sıralar” olduğunu ifade etti. Tarhan, kendisine laf atan AK Parti Adıyaman Milletvekili Mehmet Metiner’e, ”parazit yapmayın” derken, Başkanvekili Mehmet Sağlam’a ”Susturacak mısınız paraziti?” diye sordu.

Bu sırada bazı CHP milletvekillerinin yerlerinden kalkarak kendisine tepki göstermesi üzerine Metiner, ”Gel, gel” karşılığını verdi.

İktidarın kendi yarattığı canavarın denetlenemez hale geldiğini savunan Tarhan, ”Bozdağ, bizi polis devletiyle yönettiğini itiraf etti. Çünkü korku dağları bekliyor. Yoksa neden şimdi? Belliki bir şeyler çeviriyorsunuz. ‘Sıra Başbakan’a gelir’ diye çok korktunuz. Bunca milletvekili, gazeteci, öğrenci bir müsteşar etmezmiş. Hangi pazarlıkların aslında devrede olduğunu biliyoruz” dedi.

AK Parti’li bazı milletvekilleri de Tarhan’a tepki gösterdi.

-”Sizi mahcup edecek tablo çıkar”-

Adalet Bakanı Sadullah Ergin, bölüm üzerinde milletvekillerinin sorularını yanıtlarken, ”Eski YÖK Başkanı Kemal Gürüz’ün tutuklanması” ile ilgili bir soruya karşılık, konuyu, adaletin geçmişten bugüne izlediği seyri vakalar üzerinden anlatabileceğini belirtti.

”Bu süreci paylaşmak size çok bir şey getirmeyecek” diyen Ergin, konuşmasını şöyle sürdürdü:

”Bu ülkede şiir okuduğu için hapse mahkum edilen siyasetçi, yine seçime girmek üzereyken operasyonla seçime sokulmayan genel başkan, sizlerin yargıya olan güvenini zedelemedi. Anayasa Mahkemesi’nin 367 kararı da sizin yargıya olan güveninizi zedelemedi. Yüzde 47 oy alan bir parti hakkında seçimlerden 8 ay sonra kapatma davası açılması, sizlerin yargıya olan güveninizi zedelemedi. Bunların hiçbirine karşı çıkmadınız bugüne kadar.

TBMM’nin üye seçtiği bir Anayasa Mahkemesi, 22 üyesinin 16 üyesi yargı mensuplarınca seçilen HSYK, karar sayılarını üçe katlayan Yargıtay, AİHM içtihatlarına uyum sağlamaya çalışan yargı, darbe ve muhtıralara selam durmayan, brifing almayan, hesap soran yargı bugün size güven vermemektedir. Seçimlerde milletten almadığı yetkiyi yargı üzerinden devşirip toplum mühendisliği yapanlar, yargının bugün geldiği durumdan son derece rahatsızdır. Bunun kaynağını da çok iyi anlıyorum. Yargıda kadrolaşma ve siyasallaşmayı tartışacaksak sizi mahcup edecek tablo çıkar. Eğer yargıda kadrolaşma ve siyasallaşmadan bahsedeceksek herkesin önce aynaya bakması lazım, sonra AK Parti’ye laf söylemesi lazım.”

-”Polemikten sorumlu bakan”-

Ergin’in ardından söz alan CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, ”Erdoğan’ın seçilmesinin önündeki yasak CHP desteğiyle kaldırılırken Silivri’de yargılananlar sizin vicdanınızı kanatmıyor mu? Pankart astığı için terör örgütü üyesi olarak 9 yıla mahkum olan öğrenciler, vicdanınızı sızlatmıyor mu? Aynı HSYK’nın atadığı hakimler ne zamanki MİT mensupları ve Başbakan’a ulaşmaya başladı, saygı duyduğunuz HSYK’nın hakimlerini, savcılarını değiştirmek için burada bir gecede yasa çıkarmadınız mı? MİT mensupları nedeniyle ‘Başbakan tehlikede’ diye bu yasayı çıkarırken, Silivri’de yargılananlar aklınıza gelmedi mi? Deniz Feneri davası savcılarını utanmadan bir gecede görevden almadınız mı? Sayın Bakan adaletten değil, polemikten sorumlu bakandır” diye konuştu.

MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural da Bakan Ergin’e, ”Milletvekillerinin sorularını yanıtlamayarak millete hakaret ediyorsunuz, aynen iade ediyorum” dedi.

BDP Grup Başkanvekili Hasip Kaplan ise her milletvekilinin milletin iradesiyle geldiğini belirterek, zaman zaman kendilerine yönelik konuşanların, milletin iradesini unuttuğunu söyledi.

Kaplan’ın, kendi inanç ve değerlerine saygısızlık edildiğini savunarak, ”Kimse Kürt liderlerine karşı konuşurken hakaret edemez” demesine MHP’li Vural, ”Katile katil…” diye bağırdı.

Kaplan’ın, ”Koalisyon Hükümeti döneminde Abdullah Öcalan ile ilgili protokolün açıklanmasını istiyorum” demesine, MHP’li Vural ve milletvekilleri tepki gösterdi.

Bakan Ergin’den ‘ 2. Habur’a açık kapı

Pazar, Temmuz 1st, 2012

TBMM Genel Kurulu’nda 3. Yargı Paketi’nin görüşmeleri sürüyor.

CHP Uşak Milletvekili Dilek Akagün Yılmaz, tasarının 1. bölümü üzerinde yaptığı konuşmada, Ergin’in terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan ile ilgili açıklamasının kendilerini tatmin etmediğini belirtti.

Yılmaz, ”1 yıldır görüş yaptırılmıyor. Burada bir bit yeniği olmasa, protesto yaparlar mı? Sayın Bakan ‘bizde böyle bir bir bilgi yok’ demekle kaçamazsınız. Sizin sorumluluğunuz var. Cezaevinde değil, başka yerde barındırılması affedilemez. Böyle bir hata, kasıt, kusurunuz varsa bu Yüce Divan’da yargılanmayı gerektiren suçtur. Açıklamanız yeterli değil” dedi.

BDP Grubu adına İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder de bölüm üzerinde konuşurken, ”Öcalan’ın İmralı’da olup olmadığı” tartışmaları yapıldığını ifade ederek, ”Bu ülkede bir koster vakası olarak tarihe geçecek olan ağır ihlal yapılırken mahkumun hüviyetine bakılmaz. Söz konusu Tolon ya da Öcalan olduğunda tavrınız değişmemeli, ‘avukatıyla niçin görüştürülmüyor?’ diye sormanız gerekir” dedi.

Bugünün özel yetkili mahkemelerinin İstiklal Mahkemeleri’nden hiçbir farkı olmadığını savunan Önder, ”Ha Kel Ali, ha Kör Ali. O gün yapılan hoyratlık neyse bugün de odur. 3 Ali, işi o kadar azıtmıştı ki bunları buraya getiren irade ‘bir mahkeme de sizin için kurarım’ demek zorunda kalmıştır. Bugün ÖYM için söylenen de bunun kibarcasıdır. Çünkü iktidarın kendisine yöneldi. Şeyh Said yargılanırken, ‘sanığın idamına, yargılamanın devamına…’ diye bir replik bu ülkenin tarihine geçmiştir. Bugün de yapılan budur” diye konuştu.

-”Yeni cezaevleri açılacak”-

Adalet Bakanı Sadullah Ergin, milletvekillerinin bölüm üzerinde sorularını yanıtlarken, cezaevlerinde yer olmadığı için hükmü kesinleşmiş olmasına rağmen infazının ertelenmesinin söz konusu olmadığını ifade etti.

Cezaevlerinde doluluk oranının Türkiye ortalamasının mevcutla eşit göründüğünü anlatan Ergin, ”Yüzde 100 görünüyor. Ama belli bölgelerde dağılımdan kaynaklanan yoğunluklar var. Bunların dengelenmesi için nakiller var. Başka bölgeye gitmek istemeyen hükümlü ve tutuklular ve aileleri devreye giriyor. Cezaevlerindeki yoğunluğu çözme noktasında 2009 yılında eylem planı devreye konuldu. Bu plan çerçevesinde ciddi kapasite artışı sağlayacak yatırımlar başlamıştır. Önemli kısmı inşa halindedir. Bu yıl içinde  22, 2013’te 34, 2015’te 50’nin üzerinde cezaevi kapasite artışıyla devreye girmiş olacak” diye konuştu.

MHP’li bazı milletvekillerinin ”Habur’a mobil mahkeme götürdünüz” demesi üzerine konunun Genel Kurul’da çok tartışıldığını hatırlatan Ergin, ”İhtiyaç olması halinde devlet geçmişte yaptığı gibi bundan sonra da benzer uygulamalar yapar. İmralı’da ceza infaz kurumu var ama oraya o günkü ismiyle DGM, daha sonra Ankara Ağır Ceza Mahkemesi gitmiştir ve bölücü örgüt başını orada yargılamıştır. Güvenlik şartları, değişen gelişen ortama göre usul yasalarında verilen imkan geçmişte kullanılmıştır. Bundan sonra ihtiyaç olursa yine kullanılır” dedi.

-”Adliye sarayları yapmak yetmez”-

Türkiye’de yargıya ilişkin eleştirilerin öteden beri devam ettiğini kaydeden Ergin, bunların yargılamaların uzunluğundan, vatandaşın adaletle buluşamamasından kaynaklanan yoğun şikayetlerin yanı sıra fizik kapasite eksikliği, mevzuatın iyi olmaması, eğitimin yeterli olmamasından ötürü şikayetleri ortadan kaldırmaya yönelik çalışmanın 2009 sonunda başlatıldığını anlattı.

Fiziki altyapıyı inşa etme noktasında önemli mesafeler alındığını kaydeden Ergin, ”Ancak adliye sarayları yapmak, fiziki şartları iyileştirmek çözüm değil. Bununla beraber mevzuat altyapısını da günün şartlarına ve evrensel hukukla barışır hale getirmek önemliydi. Temel yasaları birlikte yaptık. Yargıya güvenin oluşturulması noktasında en önemli adım, makul sürelerde yargılamaların sona erdirilmesi ve vatandaşın adaletle buluşması sıkıntısıydı. İlk 2 paketle önemli neticeler aldık” dedi.

Türkiye’de ilk derece mahkemelerinde karara bağlanma süresinin ortalama 200-210 gün olduğunu, bunun  6,5-7 aya tekabül ettiğini vurguladı. Yılda 6 milyon dosyanın sisteme girdiğine işaret eden Ergin, şöyle konuştu:

”Bu dosyaların ortalama bitme süresi 200-210 gündür ama esas itibarıyla temyizde çok zaman kaybı yaşanıyor. Bunun için Yargıtay ve Danıştay’ın üye ve daire sayısı artırıldı. İlk kez 2011 yılının Eylül ayından itibaren gelenden fazla dosya karara çıkmaya başladı. 1 milyon 200 bin civarında da stokta dosya bekliyordu. Sürekli gelen dosyalar da bunun üzerine biniyordu ve yılda ortalama 100 bin dosya iş yükü olarak artıyordu Yargıtay’da. Şimdi o artış durmuştur, stokta bekleyen dosyalardan azalma başlamıştır. 1 milyon 200 bin dosya 880 bine gerilemiştir. 2011 yılın ilk 5 ayında ceza dairelerinde 68 bin dosya karar çıkmışken, bu yılın aynı döneminde 200 binin üzerinde dosya karara çıkmıştır.

Yargıtay’da önemli hareketlenme olmuştur. Yargıtay Başkanlar Kurulu’nun yaptığı planlamayla cezada 2 yıl içinde, hukuk dosyalarında 1,5 yılda stokları bitirmek ve ilk derece mahkemelerinden gelen davaların 2-2,5 ay içinde karara bağlanarak bölgesine gönderilmesi hedeflenmiştir. İlk derece mahkemesinde 200-210 günde gelen dosya, 2-2,5 ay Yargıtay’da kaldığında, posta süresini de koyun, en fazla 11-12 ayda kesinleşmiş olarak karara çıkacaktır. Bu Türkiye’de bizim için hayal etmesi bile zor bir sonuçtur. Bu limiti yakalarsak adalet olan güven hızla yükselecektir.”

-Hakim ve savcılara ”AİHM kriteri”-

Evrensel hukukla uymayan kararların çıkması da adalete güveni sarstığını belirten Ergin, Türkiye’deki yargıçların Strasbourg mahkemelerine çalışma ziyaretlerine, Türkiye içinde ve dışında eğitime gönderildiğini anlattı.

Ergin, hakim savcıların terfi kriterlerine AİHM içtihatlarını ne kadar dikkate aldığının da eklendiğine işaret ederek, Türkiye aleyhine verilen ihlal kararlarının önemli kısmının Türkçe’ye çevrilerek UYAP üzerinden hakim ve savcıların kullanımına açıldığını söyledi. Ergin, evrensel hukukla barışık karar çıkması noktasında ciddi çaba sarfedildiğini de belirterek, ”Bütün bunlarla birlikte Türkiye’de makul sürede yargılanma, evrensel hukukla barışık karara ulaşma, fiziki şartların ikmaliyle birlikte yargıya güven hızla yükselecektir” dedi.

Bölüm üzerindeki görüşmeler tamamlanarak maddelerine geçildi.

Öte yandan, MHP Iğdır Milletvekili Sinan Oğan Meclis’te Iğdır kayısısı dağıttı.