Archive for the ‘Genel’ Category

Piyasalarda kapanış rakamları

Cuma, Haziran 29th, 2012

İMKB 100 Endeksi günlük bazda yüzde 2,83 oranında, 1.720,92 puan değer kazanırken, 62.543,49 puandan kapandı.İMKB 100 Endeksi, birinci seansa 678,33 puan ve yüzde 1,12 artışla, 61.500,90 puandan başladı, ilk seansı 702,80 puan ve yüzde 1,16 artışla 61.525,37’den kapattı.

İMKB 100 Endeks, ikinci seansa, önceki kapanışa göre 203,16 puan ve yüzde 0,33 artışla 61.728,53’den başladı. İkinci seansın ilk yarısını 61.943,92 puandan geçen endeks, gün içinde en düşük 61.359,07 puana gerilerken, en yüksek olarak da 62.543,49 puana çıktı. İkinci seansta önceki seans kapanışına göre 1.018,12 puan ve yüzde 1,65 puan artan  endeks, günü 62.543,49 puandan kapattı.

İkinci seans kapanışında, mali endeks 1.216,89 puan artarak 89.458,74 puana, hizmetler endeksi ise 1.016,96 puan artarak 41.744,33 puana ,sanayi endeksi 592,75 puan artarak 53.428,45 puana yükseldi.

Böylece ilk seansa göre mali grup hisseler ortalama yüzde 1,38 oranında  , hizmetler grubu hisseler  ortalama yüzde 2,50 oranında ,sanayi grubu hisseler ortalama yüzde 1,12 oranında değer kazandı.

İkinci seansta işlem gören hisselerin 205’i değer kazandı, 103’ü değer kaybetti.

İkinci seansta   Garanti Bankası, İşBankası (C), Yapı Kredi Bankası, Akbank, Turkcell en çok işlem gören hisse senetleri oldu.

İMKB 30 Endeksi ise  günü 1.439,16 puan ve yüzde  1,92 oranında  artarak 76.263,58 ‘den kapattı.

Altının onsu 1.570,29 dolar

Uluslararası piyasalarda altının onsu 1.597,37 dolardan işlem görüyor.

İstanbul Altın Borsasında (İAB) İAB Endeksi’nde önceki seansa göre yüzde 2,03 oranında değer kazandı, altının kilogram fiyatı 92 bin 940 lira oldu.

Merkez Bankası, doların bugünkü efektif kurunu alışta 1,8052 lira, satışta 1,8179 lira olarak açıkladı. Merkez Bankası, önceki efektif kurunu alışta 1,8140 lira, satışta 1,8268 lira olarak belirlemişti.

İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB) Tahvil ve Bono Piyasası Kesin Alım Satım Pazarında işlem gören 5 Mart 2014 vadeli tahvilin bugün valörlü işlemlerinin basit getirisi yüzde 8,40’dan, bileşik getirisi de yüzde 8,58’den gerçekleşti.

İMKB Tahvil ve Bono Piyasası Kesin Alım Satım Pazarında işlem hacmi 1 milyar 300 milyon 499 bin 30,44 lira olarak belirlendi.

İMKB Tahvil ve Bono Piyasası Repo-Ters Repo Pazarında, toplam 14 milyar 358 milyon 59  bin liralık işlem hacmi kaydedildi. Repo-Ters Repo Pazarında üç gecelik işlemlerde faiz ortalama yüzde 9,63’den gerçekleşti.

Uluslararası piyasalarda, saat 18.10 itibariyle Avro-dolar paritesi 1,2681, sterlin-dolar paritesi 1,5688, dolar-yen paritesi de 79,82 düzeyinde seyrediyor.

Londra Brent tipi ham petrolün varil fiyatı ise 95,28 dolardan işlem görüyor.

AVRO DOLAR
İstanbul ve Ankara serbest piyasalarında alınıp satılan döviz türlerinin, dün ve bugün itibariyle alış, satış fiyatları şöyle:   PERŞEMBE CUMA   Alış Satış Alış Satış ABD Doları 1,8260 1,8300 1,8070 1,8120 Avro 2,2720 2,2770 2,2900 2,2950 Sterlin

2,8200

2,8500

2,8250

2,8550 İsviçre Frangı 1,8750 1,9100 1,8800 1,9100 ANKARA         ABD Doları 1,8240 1,8340 1,8060 1,8160 Avro 2,2660 2,2810 2,2850 2,3000 Sterlin

2,8100

2,8550

2,8100

2,8600

ALTIN

İstanbul Kapalıçarşı’da alınıp satılan altın türlerinin, dün ve bugün itibariyle kapanış fiyatları (TL) şöyle:  

PERŞEMBE

CUMA

 

Alış

Satış

Alış

Satış

24 Ayar Külçe Altın(Gr.)

91,65

92,00

92,75

93,10

Cumhuriyet Ata Lira

607,00

617,00

615,00

625,00

22 Ayar Bilezik(Gr.)

83,40

89,70

84,40

90,80

Vakıf Altını(5Gr.)

455,74

459,70

461,71

466,01

Vakıf Altını(100 Gr.)

9.114,84

9.194,01

9.234,29

9.320,21

Lira Ziynet

592,00

603,00

600,00

612,00

Yarım Ziynet

294,00

304,00

298,00

308,00

Çeyrek Ziynet

147,00

152,00

149,00

154,00

NEW YORK BORSASI

Avrupa liderler zirvesinde atılan adımların etkisiyle New York borsası güne hızlı bir yükselişle başladı.

Borsanın açılışında, önceki kapanışa göre Dow Jones Sanayi Endeksi 132,75 puan (yüzde 1,07) artarak 12.736,97 puana yükseldi.

Açılışta Standard & Poor’s 500 Endeksi 18,87 puan (yüzde 1,42) değer kazanarak 1.348,09 puan olurken, Nasdaq Teknoloji Endeksi ise 57,37 puan (yüzde 2,01) artışla 2.906,32 puan oldu.

Şimşek cari açıkla ilgili umut verdi

Cuma, Haziran 29th, 2012

Şimşek, ev sahipliğini yaptığı Türk-Arap Ekonomi Forumu’nun açılışında yaptığı konuşmada, Türkiye ekonomisine işaret ederek, kısa vadede bir yumuşak inişin sağlanması gerektiğini, Türkiye’nin küresel finansal krizden sonra yaşadığı güçlü toparlanmanın tesadüfi olmadığını söyledi.

Küresel krizin Türkiye’yi de etkilediğinin altını çizen Şimşek, karamsarlığın bulaşıcı olduğunu, ticaret ve finans yoluyla herkesin az ya da çok krizden etkilendiğini, güçlü bilanço yapısı ve temelinin sağlam oluşu sayesinde Türkiye’nin toparlanmasının güçlü olduğunu vurguladı.

Hala birçok ülkenin kriz öncesi döneme, özellikle gelişmiş ülkelerin 2008 öncesi düzeye çıkmaya çalıştıklarını ifade eden Şimşek, Türkiye’de ilk başta ülke içi talebin artmasıyla toparlanmanın başladığını, son aylarda dengelerin yeniden gerçekleştiğini anlattı.

-”Cari açığın anlamlı şekilde azaldığı görülüyor”-

Maliye Bakanı Şimşek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

”Evet bir cari açık sorunumuz var. Ama kısa vadede özellikle iç piyasadaki talebin yumuşamasıyla cari açığın da yumuşayacağına inanıyoruz. Geçen yıl bazı kur ayarlamaları yapıldı. Şu anda özellikle emtia fiyatlarında küresel olarak biraz yumuşama görülüyor. Cari açığın anlamlı bir şekilde daraldığı, azaldığı görülüyor. Zaten enerjiyi bir kenara alacak olursak, cari açık oldukça düşük.

Hala büyümeye açık yerlerimiz var. Reel sektördeki güven durumuna baktığımızda, birinci ve ikinci çeyrekte biraz yavaşlama olsa bile daha sonra bu artacak. Kredi artışının, hala ekonomik büyümeyi desteklediğini görüyoruz.”

Türkiye’nin, krizin başından itibaren 3,7 milyon net istihdam yarattığını anımsatan Şimşek, bunun sürdürülebilir büyümenin göstergesi olduğunu söyledi.

Bakan Şimşek, kısa vadede iç talebin azaldığını, ancak orta ve uzun vadede güçlü yapısal reformların uygulanacağı güçlü adımlar attıklarını, yeni yatırım teşvik sistemini hazırladıklarını, yeni yatırımlar için vergiden muaf sistem oluşturduklarını belirtti.

-Arap baharı ile AB’deki kriz-

Arap baharına da değinen Şimşek, ”Arap baharı umuyorum ki bölgeye istikrar, zenginlik ve adalet getirecektir. Ama bunu yapabilmek için çok cesur adımlar atmalıyız, cesurca ekonomik reformlar yapmalıyız. Arap baharı bizim için büyük bir testtir. Orta, uzun vadede etrafımızda olanların zaman içinde daha büyük zenginlik, istikrar ve adalet getireceğine inanıyorum” diye konuştu.

Toplantı öncesinde, Türkiye’ye gelmeye karar veren Bank Audi’nin yemeğinde bulunduğunu ifade eden Şimşek, ”Bank Audi’ye ‘hoşgeldiniz’ demek istiyorum” dedi.

Küresel makro durum ve AB’deki durgunluğa da işaret eden Şimşek, mali ve parasal açıdan küresel belirsizlikleri ortadan kaldırma yönünde hala büyük bir şans bulunduğunu vurguladı.

İyi din eğitimi ülkeye faydalı olur

Cuma, Haziran 29th, 2012

Güven Eğitim ve Sağlık Vakfı ile Güven Hastanesi sahipleri Dr. Aysun-Dr. Ahmet Küçükel adına çocukları Nüket ve Banu Küçükel tarafından Fırat Üniversitesi’ne yaptırılan İlahiyat Fakültesi’nin açılış törenine Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Danıştay Başkanı Hüseyin Karakullukçu, eski bakanlar Mehmet Aydın, Recai Kutan, Atilla Koç, Hikmet Sami Türk ve Muhammet Kelleci ile pek çok bürokrat katıldı.

Küçükel ailesinin Fırat Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nin yapımında destek olduğunu dile getiren Arınç, ”Fırat Üniversitesi’nin İlahiyat Fakültesi’nin binası yoktu, barakada hizmet veriyorlardı, muhteşem bir bina kazandırdılar” dedi.

Bülent Arınç, ”37 yıl olmuş bu üniversite kurulalı. İlahiyat Fakültesi de neredeyse 20 yılı bulmuş. İlahiyat Fakültesi şu anda YÖK’ün en çok açılmasına karar verdiği fakültelerden birisidir. En son bir karar da Manisa Celal Bayar Üniversitesi için oldu. İhtiyaç var, arzu ediliyor ve ilahiyat fakültelerinin sayısı çoğalıyor, görebildiğim kadarıyla. İyi bir din eğitimi almanın, yani dini asli kaynaklarından öğrenmenin, aydın bir din adamı yetiştirmenin ülkeye çok faydalı olacağına inanıyorum. Fırat Üniversitesi de bütün üniversitelerimiz de bu vazifeyi bihakkın yerine getireceklerdir. Demek ki barakada yapılan bir eğitimden bu muhteşem fakülteye kavuşmuş oluyor, isimleriyle birlikte inşallah çok güzel, çok büyük, çok hayırlı hizmetler yapacaklarına inanıyoruz” diye konuştu.

Arınç, konuşmasının ardından İlahiyat Fakültesi’nin yeni binasını hizmete açtı ve derslikleri gezerek, yetkililerden bilgi aldı.

Erdoğan, Kılıçdaroğlu görüşmesini anlattı / VİDEO

Cuma, Haziran 29th, 2012

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Suriye’de düşürülen uçakla ilgili CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na pazar günü brifing verildiğini hatırlatarak, ”Soracağınız ne varsa sorun. Tavsiyeleriniz varsa buyurun tavsiyelerinizi de söyleyin dedik. İnanır mısınız, ‘pilotlarımız ne oldu ondan bir haber var mı’, bunun dışında hemen hemen ciddi bir soru yok. Toplantıdan çıktı, birbiriyle çelişen ifadelerle Suriye’deki dikta rejiminden ziyade kendi hükümetinin maalesef eleştirisini yaptı. Böyle bir şey olur mu? Sen Suriye’nin Baas Partisi misin? Türkiye’nin Cumhuriyet Halk Partisi misin? Nesin” dedi.

Erdoğan konuşmasında şunları kaydetti:

– Sorumlu bir genel başkan kendi ülkesine şamar oğlanı benzetmesini yapmaz, yapamaz. Kusura bakmasın biz CHP Genel Başkanı’ndan dış politika dersi alacak değiliz. Eğer şamar oğlanı arıyorsa aynaya baksın.

– Biz bu kadar hassasiyet gösteriyoruz. Acaba iktidar muhalefet ne yapabiliriz, bunun inceliğini gösteriyoruz ama incelik, nezaket bunlarda böyle bir şey söz konusu değil. Bu ülkenin milli değerleri diye bir şey bunlarda söz konusu değil. Bakın açık açık söylüyorum. Kemal Kılıçdaroğlu, CHP’nin bugüne kadar başına gelmiş en büyük talihsizliktir. Hala siyasetçi olamadı. Anamuhalefet partisinin genel başkanı, en azından böyle milli bir meselede kendi ülkesinin yanında olmalıdır, yanında durmalıdır’

BDP’li vekilin kardeşi 100 bin kefaletle serbest!

Cuma, Haziran 29th, 2012

BDP Hakkari Milletvekili Adil Kurt’un kardeşi ise 100 bin TL kefaletle serbest bırakıldı.

Hakkari Emniyeti Kaçakçılık ve Organize Suçlar Mücadele Şubesi, belediye ve üniversite ihalelerine fesat karıştırdıkları iddiasıyla dün 9 iş adamını gözaltına almıştı. Emniyetteki sorgularının ardından adliyeye sevk edilen 9 kişiden 6’sı tutuklanarak cezaevine gönderilirken, BDP Hakkari Milletvekili Adil Kurt’un kardeşi ise 100 bin TL kefaletle serbest bırakıldı.

Belediye ihalelerinde ihaleye fesat karıştırdıkları gerekçesi ile Kadir Tan, Mehmet Seven, Selahi Taş, Mehmet Kaya, Şefak Keleş, Sami Kahraman isimli şahıslar tutuklanrak cezaevine gönderilirken, Hakkari Milletvekili Adil Kurt’un kardeşi Abdusselam Kurt ve Celalattin Orhan’ın ise 100’er bin TL kefaletle sebest bırakıldığı öğrenildi.

Tolga Atalay Peker’in mezarı açıldı

Cuma, Haziran 29th, 2012

Savcı nezaretinde açılan mezardan alınan kemikler ve deliller Adli Tıp’a gönderildi.

Muğla’da 1996 yılında öldürülen Tolga Atalay Peker’in Kadıköy Merdivenköy Mezarlığı’ndaki kabri, bugün savcı nezaretinde açıldı. Kabirden alınan kemikler, bir torbaya konularak Adli Tıp Kurumu’na gönderildi. Mezar tekrar kapatıldı.

Bu arada, mezarlığın Muğla Datça Savcılığı’nın talebi üzerine alınan karar gereği açıldığı öne sürüldü.

‘TOLGA ATALAY BENİ ARAYIP ‘SAPANCA’YA ATILAN CESETLERİN TAMAMI BİZİM TEŞKİLATIN İŞİYDİ’ DEDİ’

Ergenekon davasının gizli tanığı Poyraz, mahkemede Tolga Atalay Peker ve Sedat Peker ile ilgili çarpıcı iddialarda bulunmuştu. Tolga Atalay’ın Sedat Peker’i çok sevdiği için mahkeme kararıyla Peker soyadını aldığını söyleyen Poyraz, “Tolga öldürülmeden önce beni aradı. ‘Ağabey belki yetişirsin belki yetişemezsin, Sedat Peker benim kalemimi kırmış. Biz seninle uzun süredir dostuz, sen benim ağabeyimsin. Bu teşkilat içerisinde senin bilmediğin daha çok olaylar oldu. Bunları bilmeni ve senin de kendine dikkat etmeni istiyorum. Sedat Peker, Veli Küçük’le beraber hareket edip, bizi kullanarak çok işler yaptı.

Sapanca Kavşağı’na atılan cesetlerin tamamı bizim teşkilatın işiydi, ben de bu olayların bizzat içerisinde yer aldım. Bu öldürülüp atılan şahıslardan birisi Behçet Cantürk’tü. Beni bu olaylarda o kadar çok kullandılar, şimdi de kalemimi kırdılar ve belki beni infaz edecekler. Bir süre sonra sıra sana da gelebilir, kendine dikkat et.” dediğini anlatmıştı. Poyraz, “Konuşma içinde Behçet Cantürk’ün ismini en az 5- 6 defa telaffuz etti. Bu şekilde konuşurken ‘ağabey kapı açılıyor’ dedi ve telefon kapandı.” demişti.

 

8 ilde eş zamanlı dolandırıcılık operasyonu

Cuma, Haziran 29th, 2012

Mersin Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğünce Mersin, Adana, Bartın, Denizli, Gaziantep, İstanbul, Niğde ve Şanlıurfa’da vatandaşları cep telefonlarından arayarak kendilerini hakim, savcı, polis gibi kamu görevlisi olarak tanıtan şebekenin üyeleri takibe alındı.

Bu kapsamda Mersin merkezli 8 ilde eş zamanlı yapılan operasyonda 29 kişi gözaltına alındı.

19 kişinin arandığı operasyon kapsamında gözaltına alınan zanlıların ev ve iş yerlerinde yapılan aramalarda 19 bin 252 TL, 52 dolar, 306 cep telefonu, 3 yüzük, 2 bilezik, 1 küpe, 1 altın zincir, 4 bilgisayar, 2 post cihazı ve banka hesaplarına el konuldu.

Zanlıların yaklaşık 2.6 milyon liralık dolandırıcılık olayını gerçekleştirdikleri tespit edildi.

Diğer illerde gözaltına alınan zanlıların Mersin’e getirileceği, sağlık kontrolünden geçirildikten sonra adliyeye sevk edileceği kaydedildi.

Emniyet yetkilileri, soruşturmanın ilk etabının 17 Şubat’ta başladığını, daha önce düzenlenen operasyonda 50 kişinin gözaltına alındığını, mahkemeye çıkarılan bu kişilerden 32’sinin tutuklandığını hatırlattı.

Silivri, KCK davasına hazırlanıyor

Cuma, Haziran 29th, 2012

Özel yetkili İstanbul 15. Ağır Ceza Mahkemesi’nce 2 Temmuz Pazartesi günü görülecek ”KCK” davası nedeniyle Silivri Ceza ve İnfaz Kurumları Yerleşkesi’nde oluşturulan duruşma salonu ve çevresinde güvenlik önlemleri artırıldı.

Duruşmanın görüleceği gün, duruşma salonunun bulunduğu bina ve çevresinde komandoların da aralarında bulunduğu yaklaşık 300 asker görevlendirilecek, ekstra bir duruma karşı da çevik kuvvet ekipleri hazır bekletilecek.

Olası bir gösteriye karşı iki zırhlı su püskürtme aracı TOMA (toplumsal olaylara müdahale aracı) da cezaevinin çevresinde duracak.

Cezaevine giderken kullanılan güzergah üzerine bariyerler konulurken, güzergah üzerinde ayrıca güvenlik güçleri mevzilenecek.

E-5 karayolundaki Silivri Cezaevi sapağı ile TEM’den gelirken kullanılan cezaevi sapağına da arama noktaları kurulacak.

Sanıkların yakını olduğunu belirterek mahkemeye isimlerini verenlerin dışında kimse izleyici olarak salona alınmayacak. Salondaki izleyici kapasitesi ise yaklaşık 350 kişi.

Dava nedeniyle duruşma salonunun bulunduğu binadaki kamera sayıları da artırıldı.

Bu arada, İstanbul İl Jandarma Alay Komutanı Kurmay Albay Hüseyin Kurtoğlu ve jandarma görevlileri de duruşma salonunun bulunduğu binanın çevresinde incelemelerde bulundu.

Öte yandan, dava nedeniyle başka cezaevlerinde bulunan tutuklu sanıklar da Silivri Cezaevi’ne naklediliyor. Tutuklu sanıkların büyük bir kısmı cezaevine getirilirken, bir kısmının da yarın nakledileceği öğrenildi.

Hakkari’de tatbikat gerginliği

Cuma, Haziran 29th, 2012

Öğle saatlerinde Hakkari İl Emniyet Müdürlüğü, telsiz anonsu yaparak Berçelan Mahallesi’nde bulunan Kapalı Cezaevi’nde yangın çıktığını duyurdu. Bunun üzerine itfaiye ekibi ve ambulanslar arka arkaya siren sesleri ile birlikte çarşı merkezinden geçerek cezaevine yöneldi. Cezaevi binasının çatısında ise dumanlar yükselirken, jandarma ekipleri yangını tazyikli suyla söndürmeye çalıştı. Cezaevinde yangın var söylentisi üzerine vatandaşlar koşarak cezaevi önüne toplandı.

Olay yerine Hakkari İl Emniyet Müdürlüğü tarafından zırhlı araçlar ve Çevik Kuvvet ekibi sevk edilirken, cezaevi görevlileri her ne kadar ‘tatbikat var, bir şey yok’ dese de bir türlü gerginliği yatıştıramadı. Adliyeden alınan bilgiye göre, yaşananların bir tatbikat olduğunu duyurmak için daha sonra resmi bir basın bildirisi yapılacak.

Kalça kemiğinden başparmak yaptılar

Cuma, Haziran 29th, 2012

Kastamonu Dr. Münif İslamoğlu Devlet Hastanesi’nde görevli Plastik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Bilgen Can, gazetecilere yaptığı açıklamada, oynadığı köstebek tabancasının ateş alması sonucu sağ el başparmağı parçalanan Hasan Horzum’un, hastanelerine başvurduğunu söyledi.

Parmağın kalan kısımlarına yapışan saçma tanelerini temizledikten sonra hastayı ameliyata aldıklarını belirten Can, şöyle konuştu:

”Hastamızın leğen kemiğinden aldığımız bir kemik parçasını başparmak ucuna vidalayarak yeni bir başparmak yaptık. Ameliyat yaklaşık 2,5 saat sürdü. Çok başarılı bir el ameliyatı oldu. Ameliyat sonrası, hastamızı bir gün misafir ettikten sonra taburcu ettik. Hastamız bundan sonraki yaşamında çok rahat bir biçimde eskiden olduğu gibi parmağını oynatabilecek, hissedebilecek.”

Hasan Horzum da olayın ardından ”Dört parmaklı kalacağım” diye çok korktuğunu ifade ederek, ”Hocam beni bu durumdan kurtardı. Sağlığım çok iyi, parmağımı oynatıyorum, elimi kullanıyorum” diye konuştu.

PKK’nın kaçırdığı asker serbest bırakıldı

Cuma, Haziran 29th, 2012

Diyarbakır Valisi Mustafa Toprak tarafından yapılan yazılı açıklamaya göre, 6 Haziran 2012 günü saat 21.00 sıralarında Erzurum ilinden memleketi Gaziantep iline hava değişimine gitmek üzere otobüsle seyahat ederken Lice-Diyarbakır Karayolu üzerinde Ziyaret Köyü Bölgesinde PKK Terör Örgütü tarafından kaçırılan Jandarma Er Ali Sabancı’nın 29 Haziran 2012 günü saat 10.30 sıralarında Diyarbakır ilinde serbest bırakıldığı belirtildi. Ali Sabancı, ailesinin refakatinde memleketine gönderilirken olayla ilgili tahkikatın devam ettiği açıklandı.

Japonya ile Güney Kore, askeri anlaşma imzaladı

Cuma, Haziran 29th, 2012

Japon ve Güney Kore hükümetleri tarafından onaylanan anlaşma, iki ülke arasında füze savunma, Kuzey Kore’nin nükleer silah programı ve diğer bölgesel güvenlik konuları hakkında istihbarat paylaşımını öngörüyor.

Japon ve Güney Kore basını, anlaşmayı iki komşu ülke arasındaki ilişkilerde dönüm noktası olarak niteledi.

Japonya, 1945’te II. Dünya Savaşı sona erene kadar Kore yarımadasını kontrolü altında tutmuştu.

AA

Çin’de kaza sonrası yangında 20 kişi öldü

Cuma, Haziran 29th, 2012

Xinhua Haber Ajansı, 40 ton benzin taşıyan tankerin Cuma sabahı erken saatlerde Guangzhou kenti yakınlarındaki otobanda karşı yönden gelmekte olan kamyonla çarpıştığını duyurdu.    

Tankerden sızan petrolün neden olduğu patlama, kazanın meydana geldiği köprünün altındaki kereste fabrikasında yangına yol açtı.

20 kişinin yaşamını yitirdiği yangında 14 kişi de ağır yaralandı.

Kıdem Tazminatı’nda gelinen son durum!

Cuma, Haziran 29th, 2012

Verusa, Aldem Çelik’in yüzde 40’ını satın aldı

Cuma, Haziran 29th, 2012

Verusa Holding, ALDEM ÇELİK’in % 40’ını satın aldı

İstanbul Kartal’da merkezi bulunan ve 1984 yılından beri faaliyetini sürdüren ALDEM Çelik, üretiminin ve projelerinin yüzde 70’ini ihraç ediyor.

2000’li yılların başında yurtdışı pazarlarına açılan ALDEM Çelik, enerji, nükleer, makine, arıtma, havalandırma, geri dönüşüm, mimarlık ve dizayn, otomotiv, gemi inşaatı, kimya ve sektörlerine çelik imalatı yapıyor. 

ALDEM Çelik, Marmaray projesine de üretim gerçekleştiriyor.

Verusa’nın ikinci sanayi yatırımı

Verusa Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Ünal, yaptıkları yatırımdan duydukları memnuniyeti dile getirerek “ACISELSAN’dan sonra ikinci sanayi yatırımımız oldu. Sanayi yatırımlarına Türkiye’de devam ediyoruz. Verusa Holding olarak ALDEM Çelik’e yaptığımız bu yatırıma inanıyoruz.

Son 3 yılda birçok başarılı yatırımlar gerçekleştirdik. Orta ve büyük ölçekli şirketlere yatırım yaparak özsermaye finansmanı sağlamaya devam ediyoruz. Verusa Holding olarak enerji, telekomünikasyon, lojistik, kimya, imalat sanayi ve bilişim gibi sektörlere odaklandık” dedi.

Verusa Holding’in yatırım yaptığı şirketlerin yönetimlerinde yer alarak  kurumsallaşma ve yeniden organize olmalarına katkıda bulunduklarını ifade eden Mustafa Ünal, “Her yıl ortalama 200’den fazla şirketi yerinde ziyaret ederek yakından tanımaya çalışıyor ve iştirak etmeye karar verdiğimiz şirketleri büyük bir özenle seçiyoruz. Bu özenli seçimlerin sonucunda ülkemizde Ata Elektrik, İnnoted Teknoloji, Verusatürk Girişim Sermayesi, Acıselsan Selüloz ile Anel Telekom’u iştiraklerimiz arasına kattık” dedi.

2023’e giden itici göç yeraltı kaynakları olacak

Cuma, Haziran 29th, 2012

Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Kimya, Metal ve Maden Sektör Kurulu Başkanı Cevat Kır ”Türkiye’nin 2023 yılı hedeflerine ulaşmasında en önemli itici  güç yeraltı kaynaklarımızdır. Yer altında yatan madenlerimiz yeryüzüne çıkartılmalıdır. Hedefimiz madenlerimizin çıkarılmasını teşvik etmektir” dedi.

MÜSİAD Kimya, Metal ve Maden Sektör Kurulu’nun  ”Enerjide dışa bağımlılığın reçetesi madenlerimiz ve kaya gazı” konulu panelinde konuşan Kır, ”Çevreyi destekleyen ekolojiyi bozmayacak projeler ön planda tutulmalıdır. Yeraltı kaynaklarımızın zenginliği Türkiye’nin potansiyelinin yüksek olduğunu ortaya koyarken bunun  dinamiğe çevirmek iş adamı ve sanayiciler olarak hepimizin görevi olmalıdır” ifadelerini kullandı.

”Petrol ve doğalgaz üretiminin yetersizliğinden dolayı neredeyse yüzde 92 oranında dışa bağımlı olan Türkiye’nin acilen yeni enerji kaynaklarına ihtiyacı bulunduğunu vurgulayan Kır, ”Çünkü petrol ve doğalgaz senelerdir Türkiye’nin canını acıtmaktadır. Enflasyonun işsizliğin ve cari açığın büyük nedeni enerji harcamaları olmuştur. Vergilerin çoğu ihracatın neredeyse tamamına yakını enerjiye gitmiştir.

Ama yine de Türkiye bugün bile cari açıkla mücadele etmek üzere baş başa kalmıştır. Dünyaya ihracat yapan firmalarımızdan gelecekle ilgili bütün planlarını petrol fiyatlarına göre yapmaktadırlar. Bunun için üretimde kullanılacak parayı bir kenara ayırıp ne olur ne olmaz diye atıl olarak tutmaktadır.

Ülkemizde her üretim ister iç piyasaya istese dış piyasada olsun ihracat amaçlı yapılan bütün ürünlerin maliyetine etki eden en büyük faktör enerjidir. O zaman birinci önceliğimiz ürün üretiminde kullanılan enerji maliyetine düşürmeye yönelik olmalıdır. Üretim faaliyetlerinde RES, HES, hidroelektrik, jeotermal gibi enerji üretim kuruluşlarını özendirmeliyiz” diye konuştu.

 Türkiye’nin kaya gazı potansiyeli hakkında da bilgi veren Kır, dünyada petrol ve doğalgazın alternatifi olarak gündeme gelen kaya gazının Türkiye’deki rezervinin 9,6 milyar tona ulaştığının belirtildiğini bildirerek, şöyle devam etti:

”Konya – Ereğli ve Niğde – Bor havzasında 8 milyar ton petrol şeyli rezervi belirlenmiş. Türkiye’nin her yıl 57 milyar dolar enerjiye, doğalgaza vermiş olduğu parayı hesaplarsak, bunun büyük bir kısmı, yüzde 70 oranı sanayide ve elektrik üretiminde kullanılırken, yüzde 10’luk kısmı evsel yakıtlarda kullanılmaya başlanmıştır.

Oysa ülkemizin  doğalgaza alternatif kaya gazı petrol seyri bakımından dünyanın en zengin ülkelerinden birisidir. Araştırmacılar ısıtıldığında petrol ve doğalgaz üretebilen kayalardan 2,6 milyar varil ile 8,3 milyar varil arasında çıkabileceğini hesaplamıştır.

Bunun parasal değeri ise 218 milyar 121 milyon 419 bin dolar ile 687 milyar 191 milyon 374 bin dolar arasındadır. Cari açık, Türkiye gibi doğalgaz ithalatçısı olan ülkelerin üzerinde baskı oluşturmuştur. Bu ülkelerin doğalgazının yurt dışı tedarikçilerinden alıyorlar. Kaya gazının artan üretimi Türkiye gibi uzun vadeli kontratlarını petrole endeksleyen ülkelere karşı büyük avantaj sağlayacaktır.”

”Kurulu santrallerimiz dışında 17.000 megavatlık kömürümüz daha var”

Jeopolitik açıdan bakıldığında enerji kaynaklarının çeşitlenmesinin son derece avantajlı olacağını kaydeden Kır ,”Türkiye enerji karışımına daha fazla kaya gazı sokabilir. Piyasada daha kolay buluyorsa da bu durum enerji fiyatlarının azalarak piyasada daha az kırılganlıkların oluşmasını sağlar. Enerji artışının tüm dünyada artışı ile kaya gazı konusunda yatırımlarında artacağı şüphesizdir” dedi.

Maden Tetkik Arama (MTA) Genel Müdürü Mehmet Üzer ise Türkiye’nin jeolojik yapısının karmaşık olduğunu belirterek, bunun hem avantajı hem de dezavantajının olduğunu belirtti.

Avantajın çok çeşitli madenlerin bulunmasına imkan sağladığını söyleyen Üzer, ”Dünyada ticareti yapılan 90 çeşit madenden 60 çeşidi ülkemizde üretilmekte ve ellisinde de oldukça iyi durumdayız, dezavantajı ise Türkiye’de madencilik yapmak zor, rezervler bölük, sondaj yapmak masraflı, ama dünyada bir kıtanın çeşitliliği kadar maden çeşitliliğine sahibiz. Dünyada üretim bakımından 10. sıradayız” ifadelerini kullandı

Türkiye’nin mutlaka kömürlerini elektriğe dönüştürmek zorunda olduğunu da vurgulayan Üzer, ”Türkiye’nin toplam kömür rezervinin 13,2 milyar ton yani dünya rezervlerinin yüzde 1,7’si, ama maalesef 8300 megavat kendi kömürlerimize dayalı santrallerimiz var, yüzde 18’e falan geliyor. Dünyada kömürden elektrik elde etme oranı yüzde 41 bizde yüzde 18, şu anda kurulu santrallerimiz dışında 17.000 megavatlık kömürümüz daha var” diye konuştu.

1986’dan 2000’li yıllara kadar Türkiye’de MTA ve özel sektörün toplam 150 bin metre sondajı olduğunu, bugün ise Türkiye’nin sondajının 1,5 milyon metre üzerine çıktığını dile getiren Üzer, hedeflerinin 5 milyon metre sondajın üzerine çıkmak olduğunu belirtti.

”Çevreye olumsuz etkileri nedeniyle Avrupa’da kaya gazı çalışması yok”

Kaya gazının problemlerine değinen Boru Hatları ile Petrol Taşıma AŞ (BOTAŞ) Yönetim Kurulu Üyesi Osman Zühtü Göksel, çevreye olumsuz etkileri nedeniyle Polonya’da yapılan çalışmaların durdurulduğunu Avrupa’da kaya gazıyla ilgili çalışma bulunmadığını bildirdi.

Göksel, ”Çünkü kuyu açıldıktan sonra kuyuya 4000 ton civarında su basılıyor, bunun içinde kimyasallar da var. Dolayısıyla su kaynaklarının kirlenmesi veya tükenmesi tam olarak tespit edilemediği için artı gazın dışarıya çıkarken su içinde çözülmesi nedeniyle kirlenmesi yani su kirliliği ve gaz kirliliği nedeniyle çalışmalar durdurulmuştur. Fakat uzun vadede doğalgazda çok iyi olan Rusya, Katar ve İran’ın orta vadede önemleri azalacak. Bunların yerine Almanya, Polonya gibi kaya gazı rezervi olan ülkelerin önemi artacak” dedi.

Kültür ve Turizm Bakanı Günay, Bolu’da

Cuma, Haziran 29th, 2012

Bakan Günay : “Türkiye’de yaşadığımız demokratik ve ekonomik istikrarın sayesinde dünyada bir takım duraklama ve gerilemeler yaşanırken, geçen yıl Dünya Turizm Örgütü’nün yaptığı açıklamaya göre Türkiye, İngiltere’nin bir basamak üstünde 6. sırada turizm ülkesi oldu” dedi.

Bolu’nun Mudurnu ilçesinde düzenlenen ”11. İpek Yolu Kültür, Sanat ve Turizm Festivali”ne katılan Günay, burada yaptığı konuşmada, siyasi ayrım gözetmeden ülkenin her yerine hizmet götürdüklerini söyledi.

Festivale Yunanistan, Bulgaristan, Makedonya ve Ukrayna’dan da katılımların olduğunu ifade ederek, ”Bugün sabahtan ben Roma Kazısı’nda başladım çalışmalara, akşam da inşallah Taraklı’dan Ankara’ya döneceğim. Bugün Çayırhan, Nallıhan, Mudurnu, Göynük ve Taraklı’daki hemşehrilerimle kucaklaşma ve onların içinde yaşadığı coğrafyayı, Türkiye’ye tanıtma gibi bir güzel görevi üstlendim. Bundan da çok büyük mutluluk duyuyorum” şeklinde konuştu.

Festivale ilişkin kendisine davet geldiğinde tereddüt etmeden katılma kararı aldığını anlatan Günay, bölgede görmek istediği güzel yerlerin olduğunu dile getirdi.

Günay, Türkiye’nin gelişimi için sürekli olarak Anadolu’yu gezdiklerini vurgulayarak, siyasi parti ayrımını, seçim akşamı sandıkla birlikte kapatıklarını ve ondan sonra Türkiye’nin neresinde hizmet ihtiyacı varsa ayrımsız olarak oraya koşmaya çalıştıklarını ifade etti.

Haftanın hiçbir günü özellikle hafta sonlarında kendilerine tatil günü ayırmadıklarını dile getiren Günay, ”Sloganımız, millet için durmak yok, yola devam. Bunun için bugün buradayız ve devam edeceğiz” dedi.

Bakan Günay, Türkiye’nin turizm konusunda son dönemlerde büyük gelişim sağladığını anlatarak, bu gelişimi artırmak istediklerini söyledi.

Dünya genelinde durgunluk yaşanırken Türkiye’nin gelişmeye devam ettiğine dikkati çeken Günay, şöyle devam etti:

”Şimdi Allah’a şükürler olsun, Türkiye’de yaşadığımız demokratik ve ekonomik istikrarın sayesinde dünyada bir takım duraklama ve gerilemeler yaşanırken geçen yıl Dünya Turizm Örgütü’nün yaptığı açıklamaya göre Türkiye, İngiltere’nin bir basamak üstünde 6. sırada turizm ülkesi oldu. Bu bizim için iftihar vesilesidir. Ama gerçeği söylemek gerekirse turistler hala büyük ölçüde batı bölgelere geliyor. Şimdi derdimiz turistleri, Anadolu’ya taşımak ve turizm bereketinden tümüyle yararlanmayı sağlamaktır.”

-”Yeni güzergahlar oluşturmaya gayret gösteriyoruz”-

Türkiye genelinde belli başlı kentlerin turizmden faydalandığına işaret eden Günay, Türkiye’nin her yerine turist çekmek istediklerini ifade etti.

Günay, Anadolu’daki tüm turistik merkezleri dünyaya tanıtmak istediklerini belirterek, ”Onun için Anadolu’da ne varsa ayrım yapmaksızın kimden kalmışsa kalsın hepsi bizimdir. ‘Hepsi Allah’ın bize insanlığı geleceğe taşımamız için bıraktığı emanettir’ anlayışıyla sahip çıkmaya çalışıyoruz. Hepsini ayağa kaldırmaya ve dünyaya tanıtmaya çalışıyoruz” dedi.

Bu kapsamda çalışmalar yaptıklarını anlatan Günay, bu nedenle yeni güzergahlar oluşturmaya gayret gösterdiklerini dile getirdi.

Bakan Günay, bu coğrafyanın turizm konusundaki potansiyeline çok inandığını anlatan Günay, Türkiye’nin her yerinde yol ve alt yapı çalışmalarının sürdüğünü ifade etti.

Yakın bir gelecekte Ankara’dan Sapanca güzergahını bölünmüş yolla birbirine bağlayacaklarını anlatan Günay, Hem İstanbul’dan gelenlerin hem de Ankara’dan gelenlerin bu güzellikleri görmesini sağlayacaklarını kaydetti.

”Herhangi siyasi bir ayrım yapmaksızın bölgemiz ve ülkemiz için hizmet noktasında yapmamız gereken ne varsa ayrımsız yapmaya çalışıyoruz” diyen Günay, bu şekilde vatana hizmet etmeye çalıştıklarını ve bu anlayışla ülkenin potansiyelini ayağa kaldırmaya çalıştıklarını belirtti.

12 Eylül davası’nda iki karar çıktı

Cuma, Haziran 29th, 2012

Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi, 12 Eylül davası sanıkları Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya’nın üniversite hastanelerine sevk edilmesine ve gerektiğinde doktor ve sağlık ekipmanı ile mahkemeye gelerek ifade vermeleri durumunda sağlıkları yönünden hayati tehlike ile sonuçlanacak bir durumun oluşup oluşmayacağı konusunda rapor alınmasına karar verdi.

Mahkeme bu kararı alırken dava ise 14 Eylül’e ertelendi.

Cuma, Haziran 29th, 2012

Bozdağ, Yozgat’ta Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’la katıldığı Askerlik Şubesi Başkanlığı’nın yeni hizmet binası açılışından sonra gazetecilerin başkanlık sistemiyle ilgili sorularını yanıtladı.

Başkanlık sistemi konusundaki tartışmaların yeni anayasa çalışmalarıyla birlikte yapılmasının faydalı olacağını ifade eden Bozdağ, şunları söyledi:

”Başkanlık sistemi Türkiye’de yeteri kadar bilinmiyor. Bazıları da bilinmemesini,tartışılmamasını istiyor. Bizim söylediğimiz şey, Türkiye’de 200 yıldır, belki daha fazla süredir sistem tartışması yapılıyor. Onun için bu sistem tartışmasını Türkiye’nin yeni anayasa yaparken yapmasında fayda var. Yeni anayasa hangi sistem üzerine bina edilecek,  şu anda Türkiye’de uygulanan sistemin artıları, eksileri nelerdir, başka sistemler nelerdir, bunların Türkiye’ye faydası olur mu olmaz mı, buna dair değerlendirmelerin yapılmasında fayda var.”

Bazı kesimlerin başkanlık sisteminin ”tek adamcılığı” ortaya çıkardığını savunduğunu belirten Bozdağ, şöyle devam etti:

”Benim görüşüm, yasama ve yürütmenin birbirinden kesin hatlarla ayrı olmasıdır. Başkanlık sistemi siyasi istikrarı temin eder, hesap verebilirlik bakımından da hesap sorulabilmesi bakımında da netlik ifade eder. Milletin iradesinin tek elde toplanmasını önler. Çünkü yasamayı ayrı güçlendirir, yürütmeyi ayrı güçlendirir. Yasamanın yürütmeye, yürütmenin de yasamaya hakim olmasına izin vermez. O yüzden başkanlık sisteminin doğru bilinip tartışılmasında fayda var. Başkanlık sisteminin diktatörlüğü ortaya çıkaracağını söyleyenler de var. Bu fevkalade yanlış. Çünkü başkanlık sisteminin kendisi tek adamlılık, diktatörlük olmasın diye ortaya çıkmış bir sistemdir. Çıkış gayesi bunları önlemek içindir.”

Başkanlık sisteminin ve diktatörlük iddialarının yanlış örnekler üzerinden tartışıldığını ifade eden Bozdağ, bazı ülkelerde yönetim sisteminin adının başkanlık olduğunu ama uygulamanın farklı olduğunu, başkanlık sisteminin gerçek niteliklerini taşıyan uygulamanın ABD’de olduğunu kaydetti.

Yanlış örnekler üzerinden doğru sonuçlar elde edilemeyeceğini, bazı kesimlerin bu meseleyi doğru örnekler üzerinden tartışmayı istemediğini belirten Bozdağ, şöyle konuştu:

”Millet bu sistemi öğrenirse mevcut sistemi sorgulamaya başlar diye endişe ediyorlar. Kendileri 50,1 oy alarak iktidar olamayacaklarını düşünüyorlar. Radikal gruplar ya da marjinal siyaseti takip edenlerin toplumun 50,1’inin oyunu alarak iktidara gelme imkanı yok. O yüzden marjinal fikir sahibi gruplar, siyaset üretenler, radikal ekipler vaya bu çoğunluğu elde edemeyeceğini düşünenler ‘bu sistemin gelmemesi için elimizden gelen iş birliğini yapalım’ diye bir gizli konsensüsle bu sisteme karşı çıkıyorlar. Türkiye bu sistemi tartışacak. Ben inanıyorum ki bir gün bu sisteme geçeceğiz. İstiyoruz ki doğru zamanda geçelim.”

Başbakan Erdoğan valilik ziyaretini iptal etti

Cuma, Haziran 29th, 2012

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisinin il kongresi ile bir dizi açılışlara katılmak üzere geldiği Erzurum’da valilik ziyaretini iptal ederek, partisinin il kongresinin yapılacağı stadyuma geçti.

Havalimanından üniversite kavşağına kadar gelen Erdoğan, yol boyunca vatandaşların sevgi gösterileriyle karşılandı. Yolda çocuklara oyuncak dağıtan Erdoğan, partisinin il kongresinin yapılacağı Erzurum Stadyumu’na geçti.