Posts Tagged ‘Hayal’

Love Sözleri

Cuma, Haziran 22nd, 2012

Love Mesajları


Kısa Love Sözleri


l m dıe wıth you and l m smelıng wıth you

Seninle öLürüm Seninle Gülerim Bu hayatta


l m allways wıth you and lm only you my darlıng!

Herzaman Seninleyim ve herzaman Seninim Aşkım!


you are my lovely bird

Sen benim Biricik Güvercinimsin


my tomorrows only you my darlıng

Yarınlarım Seninle Güzel


l want lıve wıth you

Seninle Yaşayıp Seninle öLmek iStiyorum


No body love you lıke me

Kimse Seni Benim kadar Sevemez

l burn this cıty for you honey

Senin için Bu şehri yakarım

my eyes waiting your ways

Gözlerim Yolunu Bekliyor


my honey l start life with you and l dream with you

Seninle hayata Başlıyorum Seninle Hayal Kuruyorum balım


my darling without you my life nothing pls come back

Şimdi Sensiz hayat Boş Lütfen geri dön aşkım Seni Seviyorum

l can you walkng road

yürüdüğün yol olurum senin


my darlıng my body lıvıng lıke rose

Gül Kokulum Seninle Hayat Buluyor Bu bedenim


Dünyadaki tek gerçeğim tek Aşkımsın

my honey my real only you ın the world

Gül, Sonbahar, Sonra

Cuma, Haziran 22nd, 2012

Bir alev-gül baygın dudaklarında
Düş düş…
Yalnızlık ormanları kuytu
Bütün masallar büyümüş…

Oltalarda mercan balıklar
Yalnızlık denizleri, derin…
Düşünüyorum, kuytu odalarda
Bir güle uzanıyor ellerin…

Bir damla yaş gibi sıcacık
Bakışlarında eylül bahçeleri…
Bir gül gibi topluyorum usulca
Uykusuz geceleri…

Bir gül yaprağısın uzakta
Hayal gibi yok musun, var mısın?
Yalnızım, dertliyim, çaresizim
Duyar mısın?

Feyzi Halıcı

Okyanus gözlerin

Cuma, Haziran 22nd, 2012

Okyanus Gözlerin

Hava degil sevgi solunmali benim dünyamda
Çiçekler açmali namlularda
Nehirler çilginca akmali sevdalarin aşkina
Sonra, sonra bir rüzgar esmeli
Hasreti yeryüzünden silip gitmeli

Yildizlar sönmeli, güneş dogmamali
Yetmeli insanlarin sevgisi dünyayi isitmaya
Yetmeli bitkilerin büyümesine,
Çiçeklerin açmasina yetmeli
Yetmeli ki hep baharlar yaşansin.

Benimki masumca bir hayal gözlerinde yaşadigim
Gözlerin bir okyanus yüreklerin boguldugu
Bir okyanus ki sadece benim yüzebildigim;
Sadece benim, seni dünyalar kadar çok sevenin..

Hayal degil gerçek bu,
Ne kimsenin bildigi ne de yaşadigi
Sadece benim dünyam
Senin o okyanus gözlerin

En güzel Uzun şiirler

Cuma, Haziran 22nd, 2012

Uzun şiir,
Uzun şiirler,
En güzel Uzun şiirler

Beni sen akşamcı ettin
Hayal sevgilim
Elde kadeh
Dilde sen
Her akşam bu sofrada bir rüzgardır esen

Yıldızlara isimler verdim kendimce
Biri hayal
Biri gurbet
Biri hasret
Biri hep o güzel memlekettir memleket
Sokaklarında büyüdüğüm seninle
Buluştuğum gözlerinle
O güzel memleket bir yıldıza adını verdi
Akşamları göğe kaldır başını seyret
Belki geçmişin ışıkları henüz sönmemiştir
Belki resimler kaybolmamıştır
Belki isimler unutulmamıştır
Belki batmayı unutmuş güneşler vardır gökte
Seyret aynaya bakmadan seyret gökyüzünü
Bir yıldız göz kırpıyorsa
Veya bir ışık kayıyorsa
Benim kadehimdir şerefine kalkan
Işıklara doğru
Sana doğru
Şiirler geliyor gökyüzünden
Bu bilinmeyen hayal meyhanesinden

Beni kimse görmedi
Ben kimseye el sallamadım
Seninle meşguldum
Tanıdıklar görmüşse de ben onları tanımadım
İnanır mısın senden başkasını da pek sallamadım

Baharlar açıyor toprakla birlikte ben de canlanıyorum
Hayallerimi uçurtma yaptım
Gökyüzünde yalpa yalpa yalpalanıyorum
Birşey göremiyorum uzaktan sana uzanamıyorum
Adını çağıracağım bir kimse de yok
Hep yalnız yürümüşüm sokaklarda demek ki
Sana bakayım derken kimse kalmamış yanımda
Bir senin adın var aklımda
Onu da söyleyemem
Onu bağıramam özgürce
Adını tutukladım beynimde salıvermek yok
Havalandırma bile yasak
Voltayı hayallerimde atacaksın
Sen kimseye görünmeyeceksin

Gel be dünya, evinden atma beni hayata çok alıştım
Azraile satma beni
Sana söylerim beni vermezsen ellere
İsimleri itiraf ederim
Bir konuşsam sarsılırsın

Beni sen akşamcı ettin hayal sevgilim
Elde kadeh
Dilde sen
Meyhane beğen meyhanelerden
Küfürlere karıştı gecenin çığlıkları
Sesim sesine ulaşmaz
Aşk buna mı derler
Kavuşulmazsa büyür
Kavuşulursa erir

Ben seni seyrederdim
Köşeden
Arkana takılırdım anlamazdın akşam üstleriydi
Bizlerle pek oynamazdın
Bir yakan toptu son oyunumuz
Ellerin ellerimi yaktı
Gözlerin gözbebeklerimi
Bisikletimde kaldı sıcaklığın
Bisikletim yok şimdi

Beni sen akşamcı ettin
Hayal sevgilim
Elde kadeh
Dilde sen
Bir de o zümrüt gözlerinde öpüşen
Mutlu çocuk
Nereye yolculuk bile demeden
Gittin evlendin
Seslenemedim
Seni hiç görmedim
Ben ölmedim
Sen ölmedin
Neredeydin bilemedim
Bir tebrik de edemedim

Şimdi eski dostlara rastlıyorum
Herbiri bir yerde
Kimi okumuş kimi zengin
Kimi mutlu
Kimi bezgin

Ben bir dünya tatlısı ile evliyim şimdi
Dünyaya bunca bağlanmam onun eseriydi
Şiirler yazdım ona şarkılar oldu
Bu kadeh onunla doldu
Seni inattan soruyorum herkese
Daha neler var bu şiir devam ederse

Bırakma hayallerimi
Hayal güzelim
Ben akşamcıyım
Sen akşamsın
Bir güzel bestede şarkısın dinlediğim
Bir özlemsin bitiremediğim
Dün gibi herşey oysa
Dün gibi ama
Zamana şehir de dayanamamış
Yıkılmış
Sokaklar süklüm püklüm
Ağaçlar büyümüş ve çürümüş
Bizse yaşamadıklarımıza inat saçlarımızda beyazlar
Sokaklarda maziyi arıyoruz
Yanılıyoruz dostum
Yanılıyoruz
Zaman geldi biz ayrılıyoruz
Ben sana alıştım hayat
Darılırım gidersen
Bir daha yüzüne bakmam
Şerefsizim yanına bile gelmem

Bu şiir uzayacak
Hayal güzelim
Yorulduysan git
Laf lafı
Laf mısrayı açıyor
Bende uyku yok
Zaman azaldıkça
Uykum kaçıyor
Daha uzun kalmak ayakta
Sanki daha uzun yaşamak gibi
Hiç uyumasam ömrüm iki katına çıkar mı
Aldanmak mı yoksa hayallerim
Ömür nedir
Hayat nedir hayal nedir
İşte şu oturduğum sedir nelere şahittir
Ben bilmem o da dünyada ben de
Belki o sedir daha bir kıymetlidir
Herşey izafi hayal sevgilim
Güzel
Çirkin
İyi
Kötü
Uzun
Kısa
Ve daha neler neler
Adına sıfat dediğin ya da nitelik
Asıl olan
Mutlakla birliktelik

Sazlıklarda bir kamış
O kamış neye yaramış
Diye sorma
Kamış kamış olmuşsa mutlaka
Birşeye yaramıştır
Hani insan insan olmuşsa da aynısıdır
Palavra gayrısıdır
Ben bıkmadım yaşamaktan
Yaratan bıktırmasın
Aşk ile yansın yüreğim
Ayakkabım sıktırmasın

Haşim adam bıçaklıyor mu sokaklarda
Yüksel ‘i dövdüler mi kapıda
Vay anam ne kıymetliymiş gözlerin sen hala kaçır onları

Mahallenin bebeleri birbirine girsin senin için
Elyüz kan içinde elin oğlu şenli
Bizi bize kırdırttın
Güzeller güzeli
Hayal şehrin hayal kızı
Helal olsun sana
Akan kanlar yoluna şerbettir senin

Beni sen akşamcı ettin hayal güzelim
Ötekiler ne oldu bilmem
Biri emekli olmuş
Öbürü elini tornaya kaptırmış
Biri de terörist dediler
En akıllısı manifaturacı, müteahhit
Kapatmış hayal şehrin arsalarını
Sonra önüne gelene satmış

Ben kiraladım yanındaki meyhaneyi

Parasız mey satarım karşılığında muhabbet
Ben sana hapsoldum müebbet
Yine de diyorum kendime be adam haline şükret
Ya idam olsaydı cezan
Af da etmezdi devlet

Bu şiir ah bu şiir seni bana getirsin
Ne işim varsa beni alıp bitirsin
Sesler uzakta kaldı
Yaşlar yaş olmaktan çıkmak üzere
Bu şiir seni bana getirecek mi bilemem
Ama ben kalkıp gideceğim uzaklara
Aklımı bırakıp
Aşkımı bırakıp
Bir de yakamı bıraksam
Kurtulacağım
Sana bir sepet çiçek yollayacağım
İsimsiz
Bir kucak şiir
Bitimsiz

Ellerimde güller açmış
Sabah çiğleri üzerinde
Fırından sıcak ekmek kokusu yayılır
Çocukluğumun istüne
Uyanmak ne de zordur okul varsa
Sen uykularımı bölerdin
Buğdaylı rüzgar kokusuyla
Büyüdük herşeyi büyüttük
Aşkı
Hasreti
Milleti
Sen neredesin ey sevgili

Caner Mardin

Yüreğim Aşkına Susuz

Seyit Ahmet Uzun

Susuz kaldı yüreğim aşkına
çöl oldu duygularım
hani nicedir özlediğim sen
bir bıçağın altında
kanımı akıttım nemli toprağına
dudaklarım kupkuru
kalbim atmıyor sanki

aynaya baktım bugün alnımda kan
aşkına hüküm giydim demiştim
ama kalbim o kadar kirli ki
girmek istemedin sanki
nazlı bir kuş gibi penceremde
süzüyordun ben dikeni yüklenmiş çiçeğini

ama inanıyorum ki sen dikenlerime aldırmazsın
sevgimi hissettiğin yüreğimin hürmetine
acır da bağışlarsın değil mi?

nice yüzler gördüm ki kanlı
nice yüzler gördüm ki maskeli
nice yüzler gördüm ki aşksız
ben ben neresindeyim bu sersenişin ey sevgili
işte aşksız ve kupkuru bir çöle dönmüş kalbimi
yapmacıksız ve sade
aşksızsa da iki yüzlü ve kanlı değilim.
nefretleri eritiyorum sabah güneşinde
kurban ediyorum kaprislerimi, kıskançlıklarımı
iki yüzlülükleri ve kibirleri
sahtekarlık kokan ibadetlerimi
sana sadece susuz kalmış kalbimi sunuyorum.
al sevgili al boya beni aşkının sularına

Seyit Ahmet Uzun

Hasretlik….

Cuma, Haziran 22nd, 2012
Bir coşkun ırmağı, taşımaz dere,
Sellere kapıldım, göz göre göre.
Sevgi bahçesini, yaktım bir kere,
Dozunu şaşıran, nazlara yazık.

Kapısı göz olan, hastanelerde,
Bir ilaç bulunmaz, düştüğüm derde.
Yüzünde sımsıcak, güzellik var da,
İçinde çoğalan, buzlara yazık.

Kızıl ufukların, ardına bakan,
Her batan güneşle, umutlar yakan,
Hayalle yaşayan, hasretlik çeken,
Ferleri tükenen, gözlere yazık.

Beynimi bağlamış, çelik kördüğüm,
Uçsuz bir karanlık, bakıp gördüğüm.
Gönlümün başına, vurup kırdığım,
Telleri duygudan, sazlara yazık.

Sevgi, özlem, hüzün, hayal, sabırla,
İçimde başlayan, cümbüşler gırla.
Seven gözlerimden, yağan yağmurla,
Sönmeyi bilmeyen, közlere yazık.

En gerçek sevdalar, bir hoş masalmış,
Masal dinleyerek, hayale dalmış,
Eski kitap gibi, buruşmuş kalmış,
Hüzünden maskeli yüzlere yazık.

Alıntı..

Aşık Veysel Şiirleri

Cuma, Haziran 22nd, 2012

Aşık Veysel Şiirler
Aşık Veysel Şatıroğlu Şiirleri



AĞLAR VEYSEL ÇIKMAZ SESİ

Ah çektikçe erir gider
Yüreğimin yağı benim
Seni görsem durur gider
Dillerimin bağı benim

Gam leskesi saf saf oldu
Hep sözlerim boş laf oldu
Senin yolunda mahv oldu
Gençliğimin çağı benim

Ah belimi büken oldu
Gurbet bana diken oldu
Altı aydır mekan oldu
Dibi kırkkız dağı benim

Sensin derdine düştüğüm
Hayal oldu konuştuğum
Her gün yediğim içtiğim
İçerimde ağu benim

Ağlar VEYSEL çıkmaz sesi
Gine coştu gam deryası
Garip gönlümün yaylası
Güzel hüsnün bağı benim

ANAMA

Dokuz ay koynunda gezdirdi beni
Ne cefalar çekti ne etti Anam
Acı tatlı zahmetime katlandı
Uçurdu yuvadan yürüttü Anam

Anaların hakkı kolay ödenmez
Analara ne yakışmaz ne denmez
Kan uykudan gece kalkar gücenmez
Emzirdi salladı uyuttu Anam

Doğurdu beni Sivas ilinde
Sivralan Köyünde tarla yolunda
Azığı sırtında orak elinde
Taşlı tarlalarda avuttu Anam

Ben yürürdüm Anam bakar gülerdi
Huysuzluk edersem kalkar döverdi
Hemen kucaklayıp okşar severdi
Çirkin huylarımı soyuttu Anam

Çocuğudum Anam bana ders verdi
Okumamı çalışmamı ön gördü
Milletine bağlı ol da dur derdi
Vatan sevgisini giyitti Anam

Tükenmez borcum var Anama benim
Onun varlığından oldu bedenim
Kimi köylü kızı kimisi hanım
Ta ezel tarihte kayıtlı Anam

Veysel der kopar mı Analar bağı
Analar doğurmuş ağayı beyi
İşte budur sözlerimin gerçeği
Okuttu öğretti büyüttü Anam

AŞIKLAR

Karadeniz gibi kükrer coşarsa
Dalgası gelince yaman aşıklar
Hırs gelip de ayranlığı şişerse
Kaybeder irade, dümen aşıklar

Ağzına geleni hemen atarlar
Ben aşığım diye çalım satarlar
Haram demez helal demez yutarlar
Bibersiz baharsız çemen aşıklar

Karanlıkta ayna görse ay sanır
Üryada şarap içse mey sanır
Mezarlığa yol uğrasa köy sanır
Gözleri kararmış duman aşıklar

İyi demez kötü demez metheder
Bakarsın ki bir tel kırmış çat eder
Sorsan baksan aşka binmiş at eder
Yorulup yollarda kalan aşıklar

Şehvetle aşıktır kıza geline
Arı olan tuz katar mı balına
Ebrişimden nazik ipek teline
Tadarlar çeşitli yalan aşıklar

Kabını yumaya bulamaz karı
Hind’ten Hindistan’dan bahseder yari
Beğenmez topalı bulamaz körü
İsterler bir kaşı keman aşıklar

Asıl aşıkların arzu cemaldir
Arifler bilirler ehl-i kemaldir
Aşıklar bizlere yüz yıllık yoldur
Koşsak da peşinden hemen aşıklar

Aşıklar çoğaldı sadık az kaldı
Fikreyle ey Veysel ne zaman geldi
Şiirde ne özet ne bir öz kaldı
Savurur denesiz saman aşıklar


BİR KÜÇÜK DÜNYAM VAR İÇİMDE BENİM

Bir küçük dünyam var içimde benim
Mihnetim ziynetim bana kafidir
Görenler dar görür geniştir bana
Sohbetim ülfetim bana kafidir

İstemem dünyanın saltanatını
Süslü giyimini Arap atını
Bilirsem Türklüğüm var kıymetini
Vatanım milletim bana kafidir

İsterdim hayatta düşmanla savaş
Milletime kurban olaydı bu baş
Nasip değil imiş şehitlik kardaş
İmanım niyetim bana kafidir

Dünya geniş olsun ister dar olsun
Yeter ki kalbimde iman var olsun
Her zaman milletim bahtiyar olsun
Rütbemle mesnedim bana kafidir

İçimde beslerim bir büyük ordu
Çiğnesin düşmanı yükseltsin yurdu
Azmi zihniyeti Veysel’in derdi
İşte bu niyetim bana kafidir

BİR DERD EHLİ BULSAM DERDİM SÖYLESEM

Bir derd ehli bulsam derdim söylesem
İyi olmaz derdlerim halim n’olacak
Hekimler derdime derman bulamaz
Bir değil beş değil derd kucak kucak

El vurma yarama yaklaşma kardaş
Derdimi söylesem tükenmez baş baş
İçimde yanıyor tütünsüz ateş
Ceset soba gibi kalbim bir ocak

Aşıklar alemde gülmez dediler
Akar göz yaşlarım silmez dediler
El elin derdini bilmez dediler
Kimler gelip hatırımı soracak.

Katlan bu cefaya sabreyle gönül
Bu dünyanın işi hep böyle gönül
Başından geçeni sen söyle gönül
Neler geldi geç oldu olacak

Veysel’in derdine bulunmaz çare
Etseler vücudun hem pare pare
Bir arzuhal sundum hakiki yare
O yar gelip yaralarım saracak

HAYAL BANA YAKIN

Hayal bana yakın yar bana uzak
Sevdası başıma dolanır gitmez
Aşkına düşeli yar bana uzak
Yüz bin öğüt versen biri kar etmez

Senin aşkın beni kıldı urusvay
Düşmüşüm peşinde koşarım hay hay
Kabul et kapında beni de kul say
Dost yoluna ölür aşık ar etmez

Ey beni bu derde giriftar eden
Eski muhabbeti kaldırdın neden
Gönül ister kavuşmayı ölmeden
Gül olmasa bülbül ah u zar etmez

Beni yakan yansın aşkın narına
Gönül düştü bir zalimin toruna
Bakmaz mısın bu VEYSEL’in zarına
Ah çeker ağlarım yar elim yetmez.

BU ALEMİ GÖREN SENSİN

Bu alemi gören sensin
Yok gözünde perde senin
Haksıza yol veren sensin
Yok mu suçun burda senin

Kainatı sen yarattın
Herşeyi yoktan var ettin
Beni çıplak dışar’attın
Cömertliğin nerde senin

Evli misin ergen misin
Eşin yoktur bir sen misin
Çarkı sema nur sen misin
Bu balkıyan nur da senin

Kilisede despot keşiş
İsa Allah’ın oğlu demiş
Meryem Ana neyin imiş
Bu işin var bir de senin.

Kimden korktun da gizlendin
Çok aradın, çok izlendin.
Göster yüzünü çok nazlandın
Yüzün mahrem ferde senin

Binbir ismin bir cismin var
Oğlun, kızın ne hısmın var
Her bir irenkte resmin var
Nerde baksam orda senin

Türlü türlü dillerin var
Ne acaip hallerin var
Ne karanlık yolların var
Sırat köprün nerde senin

Ademi sürdün bakmadın
Cennette de bırakmadın
Şeytanı niçin yakmadın
Cehennemin var da senin

Veysel neden aklın ermez
Uzun kısa dilin durmaz
Eller tutmaz gözler görmez
Bu acaip sır da senin

En Anlamlı Ayrılık Şiirleri

Cuma, Haziran 22nd, 2012

En Anlamlı Ayrılık Şiirleri

Anlamlı Ayrılık Şiirleri

Dünyayı Gezdim Dolaştım

Dünyayı gezdim dolaştım
Ayrılık gibi dert olmaz
Tatlı canımdan usandım
Ayrılık gibi dert olmaz

Kaçan döndüm yâre baktım
Çözümden kanlı yaş döktüm
Gezdim her belayı çektim
Ayrılık gibi dert olmaz

Hilal kaşı keman değil
Zülfü ahir zaman değil
Be yarenler yalan değil
Ayrılık gibi dert olmaz

Kullar başına gelmesin
Kimse göz yaşın silmesin
Hak, düşmanıma vermesin
Ayrılık gibi dert olmaz

Bana inanmayan varsın
Aşık’ın yüreğin yarsın
Neler çektiğini görsün
Ayrılık gibi dert olmaz

Aşık Paşa

Ayrılık

Özlemi derinlemesine yaşamaktır ayrılık
Hüzünlerin kesiştiği uzak noktadır ayrılık

Hatırlanacak güzelliklerin belirsizliğinde
Geride ne bıraktığını bilememektir ayrılık

Sevda üstüne türküler hayal etmek
Söyleyecek söz bulamamaktır ayrılık

Bülbülün güle yanışını hissiz seyretmek
Nedenini bilmeden iç çekmektir ayrılık

Aynı hayat boyutunda yatay seyretmek ama
Hava boşluğunda gibi vurgun yemektir ayrılık

Kış gecesi ıssız sokakta üşürken
Yüreğinde çöl ateşini hissetmektir ayrılık

Bir gayeye yönelip doğru yolda yürürken
Nereye gittiğini bilememektir ayrılık

Sevda ateşinden kurtulmaya bir bahane
Boğulmak için aşk denizine dalmaktır ayrılık

Eline kalem alıp şairlere özenmek
Gülmeye ya ağlamaya karar verememektir ayrılık

Mehmet Akif Çeçen

Ayrılık

Gitmek, ayrılık demekmiş
Ayrılık, hazan
Hazan, yaprak dökümü
Yaprak dökümü, tükenmek
Tükenmek, yok olmakmış
Hiç olmak bir anlamda

Aşkı ayrılık beslermiş
Ayrılık uzadıkça
Aşk hiç bitmek bilmezmiş

Elveda Sevgilim

Sana gitme beni bırakma,
demiştim ya,
Artık gitmeni istiyorum,
Biliyorum beni hiç sevmediğin.

Bu yüzden gitmeni istiyorum,
Seni her ne kadar çok seversem seveyim.
Sen benim olmayacaksın,
Beni sevmeyeceksin.

Ben senden asla ümidimi kesmeyeceğim,
Seni hep beklicem ve seveceğim.
Sana sarılmayı, ilerde birgün karşılaşmayı dileyeceğim,
Elveda sevgilim.

Ayrıldık Değil mi

Efkar bastı gönlüme yine
Tat vermiyor bu hayat niye
Canıma işlemiş sevgin gönlüme
Söküp atamıyorum neden

Biliyorum olmayacak hayal benim kisi
Seviyorum desem ne kıymeti var ki
Unutamıyorum diye dert yansam önemlimi
Kendim ettim kendim buldum delilik benimkisi

Hasret çekmekle olmuyor güzelim
Seni rüyalarda görmek yetmiyor ki
Zaten mutluluk benim için bir hayaldi
Ayrıldık işde eller sevinsin değilmi?

Elveda

Elveda demenle yıkıldım o an
Hayal mi gerçek mi anlayamadım
Gözümün önündeydi o yüzün bir an
Ağlamak istedim de ağlayamadım

Şimdi beni istiyorsan neden geleyim
Kalbimi kırmana bir daha nasıl izin vereyim
Bakma öyle gözlerime sen beni kaybettin
Bir daha asla seni sevmeyeceğim

alıntı

Yahya Kemal Beyatlı Bütün Şiirleri

Cuma, Haziran 22nd, 2012

Yahya Kemal Beyatlı Tüm Şiirleri,

Yahya Kemal Beyatlı Şiirleri,

OK

Yavuz Sultan Selim Hân’ın önünde
Ok atan ihtiyar Bektaş Subaşı,
Bu yüksek tepeye dikti bu taşı
O Gaazî Hünkâr’ın mutlu gününde..

Vezir, molla, ağa, bey, takım takım,
Güneşli bir nîsan günü ok attı.
Kimi yayı öptü, kimi fırlattı;
En er kemankeşe yetti üç atım.

En son Bektaş Ağa çöktü diz üstü.
Titrek elleriyle gererken yayı,
Her yandan bir merak sardı alayı.
Ok uçtu, hedefin kalbine düştü.

Hünkâr dedi ‘Koca! Pek yaman saldın,
Eğerçi bellisin benim katımda,
Bir sır olsa gerek bu ilk atımda.
Bu sihirli oku nereden aldın? ‘

İhtiyar elini bağrına soktu,
Dedi ki: ‘İstanbul muhâsarası,
Başlarken aldığım gazâ yarası,
İçinden çektiğim bu altın oktu!..’

Yahya Kemal Beyatlı

AŞK HİKAYESİ

Ah o akşam o tirenden gülüşün!
O gülüş kalbime aksettiği an
Duymadım ilk ateşin düştüğünü;
Şavka benzer bir ışık zannettim.
Macera başlamak üzereymiş o gün.
Sürecekmiş bu ateş yıllarca.

Bir taraftan Yakacık, mor dağlar…
Bir taraftan da deniz, şuh adalar…
O gün ömrümde, kader
Geçecek aşkı resimleştirmiş
Bu güzel çerçevede.

Yine dün geçtim o yoldan;
Aynı raylarda tirenler geçiyor…
Karşı dağlar, hep o dağlar…
Kıyı hep aynı kıyı
Ve deniz aynı deniz;
O gülüşten bir eser yok yalnız;
O güzel çerçeve bomboş!
Belki kalbim daha boş!

Yahya Kemal Beyatlı

SES

Günlerce ne gördüm ne de kimseye sordum,
‘Yârab! Hele kalp ağrılarım durdu!’ diyordum.
His var mı bu âlemde nekahat gibi tatlı?
Gönlüm bu sevincin helecâniyle kanatlı
Bir tâze bahâr âlemi seyretti felekte,
Mevsim mütehayyil, vakit akşamdı Bebek’te;
Akşam!.. Lekesiz, sâf, iyi bir yüz gibi akşam!..
Tâ karşı bayırlarda tutuşmuş iki üç cam;
Sâkin koyu, şen cepheli kasriyle Küçüksu,
Ardında vatan semtinin ormanları kuytu;
Bir neş’eli hengâmede çepçevre yamaçlar
Hep aynı tehassüsle meyillenmiş ağaçlar;
Dalgın duyuyor rüzgârın âhengini dal dal,
Baktım süzülüp geçti açıktan iki sandal;

Bir lâhzada bir pancur açılmış gibi yazdan
Bir bestenin engin sesi yükseldi Boğaz’dan.
Coşmuş yine bir aşkın uzak hâtırasıyle,
Aksetti uyanmış tepelerden sırasıyle,
Dağ dağ o güzel ses bütün etrâfı gezindi:
Görmüş ve geçirmiş denizin kalbine sindi.
Âni bir üzüntüyle bu rü’yâdan uyandım.
Tekrâr o alev gömleği giymiş gibi yandım,
Her yerden o, hem aynı bakış, aynı emelde,
Bir kanlı gül ağzında ve mey kâsesi elde;
Her yerden o, hem aynı güzellikte, göründü,
Sandım bu biten gün beni râmettiği gündü.

Yahya Kemal Beyatlı

GECE

Kandilli yüzerken uykularda
Mehtâbı sürükledik sularda.

Bir yoldu parıldayan gümüşten,
Gittik… Bahs açmadık dönüşten.

Hulyâ tepeler hayâl ağaçlar…
Durgun suda dinlenen yamaçlar…

Mevsim sonu öyle bir zaman ki
Gâip bir mûsikîydi sanki.

Gitmiş, kaybolmuşuz uzakta…
Rü’yâ sona ermeden şafakta.(1)

Yahya Kemal BEYATLI

SESSİZ GEMİ

Artık demir almak günü gelmişse zamandan,
Meçhule giden bir gemi kalkar bu limandan.

Hiç yolcusu yokmuş gibi sessizce alır yol;
Sallanmaz o kalkışta ne mendil ne de bir kol.

Rıhtımda kalanlar bu seyahatten elemli,
Günlerce siyah ufka bakar gözleri nemli.

Biçare gönüller. Ne giden son gemidir bu.
Hicranlı hayatın ne de son matemidir bu.

Dünyada sevilmiş ve seven nafile bekler;
Bilmez ki, giden sevgililer dönmeyecekler.

Bir çok gidenin her biri memnun ki yerinden.
Bir çok seneler geçti; dönen yok seferinden

YAHYA KEMAL BEYATLI

Bir Başka Tepeden

Sana dün bir tepeden baktım aziz İstanbul!
Görmedim gezmediğim, sevmediğim hiçbir yer.
Ömrüm oldukça gönül tahtına keyfince kurul!
Sade bir semtini sevmek bile bir ömre değer.

Nice revnaklı şehirler görünür dünyada,
Lakin efsunlu güzellikleri sensin yaratan.
Yaşamıştır derim en hoş ve uzun rüyada
Sende çok yıl yaşayan, sende ölen, sende yatan

Yahya Kemal Beyatlı

AKINCILAR

Bin atlı akınlarda çocuklar gibi şendik
Bin atlı o gün dev gibi bir orduyu yendik

Haykırdı ak tolgalı beylerbeyi “ilerle”
Bir yaz günü geçtik tunadan kafilelerle

Şimşek gibi atıldık bir semte yedi koldan
Şimşek gibi Türk atlarının geçtiği yoldan

Bir gün yine doludizgin atlarımızla
Yerden yedi kat arşa kanatlandık o hızla

Cennette bu gün gülleri açmış görürüzde
Hala o kızıl hatıra gitmez gözümüzde

Bin atlı akınlarda çocuklar gibi şendik
Bin atlı o gün dev gibi bir orduyu yendik

YAHYA KEMAL BEYATLI

ENDÜLÜS’TE RAKS

Zil, şal ve gül. Bu bahçede raksın bütün hızı…
Şevk akşamında Endülüs üç def’a kırmızı…

Aşkın sihirli şarkısı yüzlerce dildedir.
İspanya neşesiyle bu akşam bu zildedir.

Yelpâze çevrilir gibi birden dönüşleri,
İşveyle devriliş, saçılış, örtünüşleri…

Her rengi istemez gözümüz şimdi aldadır;
İspanya dalga dalga bu akşam bu şaldadır.

Alnında halka halkadır âşüfte kâkülü,
Göğsünde yosma Gırnata’nın en güzel gülü…

Altın kadeh her elde, güneş her gönüldedir;
İspanya varlığıyle bu akşam bu güldedir.

Raks ortasında bir durup oynar, yürür gibi;
Bir baş çevirmesiyle bakar öldürür gibi…

Gül tenli, kor dudaklı, kömür gözlü, sürmeli…
Şeytan diyor ki sarmalı, yüz kerre öpmeli..

Gözler kamaştıran şala, meftûm eden güle,
Her kalbi dolduran zile, her sîneden: ‘Ole!’

YAHYA KEMAL BEYATLI

ERENKÖY’DE BAHAR

Cânan aramızda bir adındı,
Şîrin gibi hüsn ü âna unvan,
Bir sahile hem şerefti hem şan,
Çok kerre hayâlimizde cânan
Bir şi’ri hatırlatan kadındı.

Doğmuştu içimde tâ derinden
Yıldızları mâvi bir semânın;
Hazzıyla harâb idim edânın,
Hâlâ mütehayyilim sadânın
Gönlümde kalan akislerinden.

Mevsim iyi, kâinât iyiydi;
Yıldızlar o yanda, biz bu yanda,
Hulyâ gibi hoş geçen zamanda
Sandım ki güzelliğin cihanda
Bir saltanatın güzelliğiydi.

İstanbul’un öyledir bahârı;
Bir aşk oluverdi âşinâlık…
Aylarca hayâl içinde kaldık;
Zannımca Erenköyü’nde artık
Görmez felek öyle bir bahârı.

YAHYA KEMAL BEYATLI

EYLÜL SONU

Günler kısaldı. Kanlıca’nın ihtiyarları
Bir bir hatırlamakta geçen sonbalarları.

Yalnız bu semti sevmek için ömrümüz kısa…
Yazlar yavaşça bitmese, günler kısalmasa…

İçtik bu nadir içki’yi yıllarca kanmadık…
Bir böyle zevke tek bir ömür yetmiyor, yazık!

Ölmek kaderde var, bize ürküntü vermiyor;
Lakin vatandan ayrılışın ıztırabı zor.

Hiç dönmemek ölüm gecesinden bu sahile,
Bitmez bir özleyiştir, ölümden beter bile.

YAHYA KEMAL BEYATLI

GEÇMİŞ YAZ

Rüya gibi bir yazdı. Yarattın hevesinle
Her anını, her rengini, her şiirini hazdan.
Hala doludur bahçeler en tatlı sesinle!
Bir gün, bir uzak hatıra özlersen o yazdan

Körfezdeki dalgın suya bir bak, göreceksin:
Geçmiş gecelerden biri durmakta derinden;
Mehtap… iri güller… ve senin en güzel aksin…
Velhasıl o rüya duruyor yerli yerinde!

YAHYA KEMAL BEYATLI

HATIRLATAN

Hicran, gün ortasında öten bir horoz gibi,
Seslendi pek vakitsiz… İçim yandı ansızın.

Mazi yosunla örtülü bir göl ki yok gibi,
Mevsim serin ve bahçede yaprak yığın yığın.

Hicran gün ortasında neden böyle seslenir,
Birden hatırlatır unutan kalbe sevgiyi?

Keskin bir özleyişle hayal ettiren nedir.
Bir devre varsa insanın ömründe en iyi?

Ey sevgi anladım bu uzakta seda ile,
Ömrün yegâne lezzetidir hatıran bile.

YAHYA KEMAL BEYATLI

HAZAN BAHÇELERİ

Kalbim yine üzgün, seni andım da derinden
Geçtim yine dün eski hazan bahçelerinden
Yorgun ve kırılmış gibi en ince yerinden
Geçtim yine dün eski hazan bahçelerinden

Senden boşalan bağrıma gözyaşları dolmuş
Gördüm ki yazın bastığımız otları solmuş
Son demde bu mevsim gibi benzimde kül olmuş
Geçtim yine dün eski hazan bahçelerinden

YAHYA KEMAL BEYATLI

MEHLİKA SULTAN

Mehlika Sultan’a aşık yedi genç
Gece şehrin kapısından çıktı:
Mehlika Sultan’a aşık yedi genç
Kara sevdalı birer aşıktı.

Bir hayalet gibi dünya güzeli
Girdiğinden beri rü’yalarına;
Hepsi meşhur, o muamma güzeli
Gittiler görmeye Kaf dağlarına.

Hepsi, sırtında aba, günlerce
Gittiler içleri hicranla dolu;
Her günün ufkunu sardıkça gece
Dediler: ”Belki bu son akşamdır”

Bu emel gurbetinin yoktur ucu;
Daima yollar uzar, kalp üzülür:
Ömrü oldukça yürür her yolcu,
Varmadan menzile bir yerde ölür.

Mehlika’nın kara sevdalıları
Vardılar cikrigi yok bir kuyuya,
Mehlika’nın kara sevdalıları
Baktılar korkulu gözlerle suya.

Gördüler: ”Aynada bir gizli cihan..
Ufku çepçevre ölüm servileri…..”
Sandılar doğdu içinden bir an
O, uzun gözlu, uzun saçlı peri.

Bu hazin yolcuların en küçüğü
Bir zaman baktı o viran kuyuya.
Ve neden sonra gümüş bir yüzüğü
Parmağından sıyırıp attı suya.

Su çekilmiş gibi rü’ya oldu!..
Erdiler yolculuğun son demine;
Bir hayal alemi peyda oldu
Göçtüler hep o hayal alemine.

Mehlika Sultan’a aşık yedi genç
Seneler geçti, henüz gelmediler;
Mehlika Sultan’a aşık yedi genç
Oradan gelmeyecekmiş dediler!..

YAHYA KEMAL BEYATLI

MOHAÇ TÜRKÜSÜ

Bizdik o hücumun bütün aşkıyle kanatlı;
Bizdik o sabah ilk atılan safta yüz atlı.

Uçtuk Mohaç ufkunda görünmek hevesiyle,
Canlandı o meşhur ova at kişnemesiyle!

Fethin daha bir ülkeyi parlattığı gündü;
Biz uğruna can verdiğimiz yerde göründü.

Gül yüzlü bir afetti ki her pusesi lale;
Girdik zaferin koynuna, kandık o visale!

Dünyaya veda ettik, atıldık dolu dizgin;
En son koşumuzdur bu! Asırlarca bilinsin!

Bir bir açılırken göğe, son def’a yarıştık;
Allaha giden yolda meleklerle karıştık.

Geçtik hepimiz dört nala cennet kapısından;
Gördük ebedi cedleri bir anda yakından!

Bir bahçedeyiz şimdi şehitlerle beraber;
Bizler gibi ölmüş o yiğitlerle beraber.

Lakin kalacak doğduğumuz toprağa bizden
Şimşek gibi bir hatıra nal seslerimizden!

YAHYA KEMAL BEYATLI

ÖZLEYEN

Gönlümle oturdum da hüzünlendim o yerde,
Sen nerdesin, ey sevgili, yaz günleri nerde!
Dağlar ağarırken konuşmuştuk tepelerde,
Sen nerde o fecrin ağaran dağları nerde!

Akşam, güneş artık deniz ufkunda silindi,
Hulya gibi yalnız gezinenler köye indi
Ben kaldım, uzaklarda günün sesleri dindi,
Gönlümle, hayalet gibi, ben kaldım o yerde.

YAHYA KEMAL BEYATLI

Yahya Kemal Beyatlı Tüm Şiirleri

Cuma, Haziran 22nd, 2012

Yahya Kemal Beyatlı Şiirleri


Yahya Kemal Beyatlıya Ait Tüm Şiirler


RİNDLERİN AKŞAMI

Dönülmez akşamın ufkundayız.Vakit çok geç;
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan
Geçince başlayacak bitmeyen sükunlu gece.
Guruba karşı bu son bahçelerde, keyfince,
Ya şevk içinde harab ol, ya aşk içinde gönül!
Ya lale açmalıdır göğsümüzde yahud gül.

YAHYA KEMAL BEYATLI

RİNDLERİN ÖLÜMÜ

Hafız’ın kabri olan bahçede bir gül varmış;
Yeniden her gün açarmış kanayan rengiyle.
Gece; bülbül ağaran vakte kadar ağlarmış
Eski Şiraz’ı hayal ettiren ahengiyle.

Ölüm asude bahar ülkesidir bir rinde;
Gönlü her yerde buhurdan gibi yıllarca tüter.
Ve serin serviler altında kalan kabrinde
Her seher bir gül açar;her gece bir bülbül öter.

YAHYA KEMAL BEYATLI

SİSTE SÖYLENİŞ

Birden kapandı birbiri ardınca perdeler…
Kandilli, Göksu, Kanlıca, İstinye nerdeler?

Som zümrüt ortasında, muzaffer, akıp giden
Firuze nehri nerde? Bugün saklıdır, neden?

Benzetmek olmasın sana dünyada bir yeri;
Eylül sonunda böyledir İsviçre gölleri.

Bir devri lanetiyle boğan şairin Sis’i.
Vicdan ve ruh elemlerinin en zehirlisi.

Hülyama bir eza gibi aksetti bir daha;
-Örtün! Muebbeden uyu! Ey şehr! -O beddua…

Hayır bu hal uzun süremez, sen yakındasın;
Hala dağılmayan bu sisin arkasındasın.

Sıyrıl, beyaz karanlık içinden, parıl parıl
Berraklığında bilme nedir hafta, ay ve yıl.

Hüznün, ferahlığın bizim olsun kışın, yazın,
Hiç bir zaman kader bizi senden ayırmasın.

YAHYA KEMAL BEYATLI

SÜLEYMANİYEDE BAYRAM SABAHI

Artarak gönlümün aydınlığı her saniyede
Bir mehabetli sabah oldu Süleymaniye’de
Kendi gök kubbemiz altında bu bayram saati,
Dokuz asrında bütün halkı, bütün memleketi
Yer yer aksettiriyor mavileşen manzaradan,
Kalkıyor tozlu zaman perdesi her an aradan.
Gecenin bitmeğe yüz tuttuğu andan beridir,
Duyulan gökte kanad, yerde ayak sesleridir.
Bir geliş var!.. Ne mübarek, ne garib alem bu!..
Hava boydan boya binlerce hayaletle dolu…
Her ufuktan bu geliş eski seferlerdendir;
O seferlerle açılmış nice yerlerdendir.
Bu sukünette karıştıkca karanlıkla ışık
Yürüyor, durmadan, insan ve hayalet karışık;
Kimi gökten, kimi yerden üşüşüp her kapıya,
Giriyor, birbiri ardınca, ilahi yapıya.
Tanrının mabedi her bir tarafından doluyor,
Bu saatlerde Süleymaniye tarih oluyor.
Ordu-milletlerin en çok döğüşen, en sarpı
Adamış sevdiği Allah’ına bir böyle yapı.
En güzel mabedi olsun diye en son dinin
Budur öz şekli hayal ettiği mimarının.
Görebilsin diye sonsuzluğu her yerden iyi,
Seçmiş İstanbul’un ufkunda bu kudsi tepeyi;
Taşımış harcını gazileri, serdarıyle,
Taşı yenmiş nice bin işcisi, mimarıyle.
Hür ve engin vatanın hem gece, hem gündüzüne,
Uhrevi bir kapı açmiş buradan gökyüzüne,
Taa ki geçsin ezeli rahmete ruh orduları..
Bir neferdir bu zafer mabedinin mimari.
Ulu mabed! Seni ancak bu sabah anlıyorum;
Ben de bir varisin olmakla bügün mağrurum;
Bir zaman hendeseden abide zannettimdi;
Kubben altında bu cumhura bakarken şimdi,
Senelerden beri ru’yada görüp özlediğim
Cedlerin mağfiret iklimine girmiş gibiyim.
Dili bir, gönlü bir, imanı bir insan yığını
Görüyor varliğının bir yere toplandığını;
Büyük Allah’ı anarken bir ağızdan herkes
Nice bin dalgalı Tekbir oluyor tek bir ses;
Yükselen bir nakaratın büyüyen velvelesi,
Nice tuğlarla karışmış nice bin at yelesi!
Gördüm ön safta oturmuş nefer esvaplı biri
Dinliyor vecd ile tekrar alınan Tekbir’i
Ne kadar saf idi siması bu mu’min neferin!
Kimdi? Banisi mi, mimarı mı ulvi eserin?
Taa Malazgirt ovasından yürüyen Türkoğlu
Bu nefer miydi? Derin gözleri yaşlarla dolu,
Yüzü dünyada yiğit yüzlerinin en güzeli,
Çok büyük bir iş görmekle yorulmuş belli;
Hem büyük yurdu kuran hem koruyan kudretimiz
Her zaman varlığımız, hem kanımız hem etimiz;
Vatanın hem yaşıyan varisi hem sahibi o,
Görünür halka bu günlerde teselli gibi o,
Hem bu toprakta bugün, bizde kalan her yerde,
Hem de çoktan beri kaybettiğimiz yerlerde.
Karşı dağlarda tutuşmus gibi gül bahçeleri,
Koyu bir kırmızılık gökten ayırmakta yeri.
Gökte top sesleri var, belli, derinden derine;
Belki yüzlerce şehir sesleniyor birbirine.
Çok yakından mı bu sesler, cok uzaklardan mı?
Üsküdar’dan mı? Hisar’dan mı? Kavaklar’dan mı?
Bursa’dan, Konya’dan, İzmir’den, uzaktan uzağa,
Çarpıyor birbiri ardınca o dağdan bu dağa;
Şimdi her merhaleden, taa Beyazıd’dan, Van’dan,
Aynı top sesleri birbir geliyor her yandan.
Ne kadar duygulu, engin ve mübarek bu seher!
Kadın erkek ve çocuk, gönlü dolanlar, yer yer,
Dinliyor hepsi büyük hatıralar rüzgarını,
Çaldıran topları ardınca Mohaç toplarını.
Gökte top sesleri, bir bir, nerelerden geliyor?
Mutlaka her biri bir başka zaferden geliyor:
Kosva’dan, Niğbolu’dan, Varna’dan, İstanbul’dan..
Anıyor her biri bir vak’ayı heybetle bu an;
Belgrad’dan mı? Budin, Eğri ve Uyvar’dan mı?
Son hudutlarda yücelmiş sıra-dağlardan mı?
Deniz ufkunda bu top sesleri nerden geliyor?
Barbaros, belki, donanmayla seferden geliyor!..
Adalar’dan mı? Tunus’dan mı, Cezayir’den mi?
Hür ufuklarda donanmış iki yüz pare gemi
Yeni doğmuş aya baktıkları yerden geliyor;
O mübarek gemiler hangi seherden geliyor?
Ulu mabedde karıştım vatanın birliğine.
Çok sükür Tanrıya, gördüm, bu saatlerde yine
Yaşıyanlarla beraber bulunan ervahı.
Doludur gönlüm ışıklarla bu bayram sabahı.

YAHYA KEMAL BEYATLI

TERCİH

Dünyada ne ikbal ne servet dileriz
Hattâ ne de ukbâda saadet dileriz
Aşkın gül açan bülbül öten vaktinde
Yaranla tarab yâr ile vuslat dileriz.

YAHYA KEMAL BEYATLI

VUSLAT

Bir uykuyu cananla beraber uyuyanlar,
Ömrün bütün ikbalini vuslatta duyanlar,
Bir hazzı tükenmez gece sanmakla zamanı,
Görmezler ufuklarda, şafak söktüğü anı…

Gördükleri ru’ya ezeli bahçedir aşka;
Her mevsimi bir yaz ve esen ruzgarı başka.
Bülbülden o eğlencede feryad işitilmez;
Gül solmayı; mehtab, azalıp gitmeyi bilmez…

Gök kubbesi her lahza, bütün gözlere mavi…
Zenginler o cennette fakirlerle müsavi;
Sevdaları hülyalı havuzlarda serinler,
Sonsuz gibi, bir fiskiye ahengini dinler.

Bir ruh, o derin bahçede bir defa yaşarsa
Boynunda O’nun kolları, koynunda O varsa,
Dalmışsa O’nun saçlarının rayihasiyle,
Sevmekteki efsunu duyar her nefesiyle.

Yıldızları, boydan boya doğmuş gibi, varlık
Bir mucize halinde o gözlerdendir artık.
Kanmaz, en uzun buseye, öptükçe susuzdur
Zira, susatan zevk, o dudaklardakı tuzdur.

İnsan ne yaratmışsa yaratmıştır o tuzdan…
Bir sır gibidir azçok ilah olduğumuzdan.
Onlar ki bu güller tutuşan bahçededirler.
Bir gün nereden hangi tesadüfle gelirler?

Aşk, onları sevkettiği günlerde, kaderden
Rüzgar gibi bir sevk alır, oldukları yerden.
Geldikleri yol, ömrün ışıktan yoludur o!
Alemde bir akşam ne semavi koşudur o!

Dört atlı o gerdune, gelirken dolu dizgin,
Sevmiş iki ruh ufku görürler daha engin,
Simaları her lahza parıldar bu zeferle;
Gök, her tarafından, donanır meş’alerle!

Bir uykuyu cananla beraber uyuyanlar,
Varlıkta bütün zevki o cennette duyanlar
Dunyayı unutmuş bulunurken o sularda,
-Zalim saat ihmal edilen vakti çalar da-

Bir an uyanırlarsa leziz uykulardan,
Baştanbaşa, heryer kesilir kapkara, zindan…
Bir faciadır böyle bir alemde uyanmak…
Günden güne, hicranla bunalmış gibi, yanmak…

Ey tali! Ölümden ne beterdir bu karanlık!
Ey aşk! O gönüller sana maloldular artık!
Ey vuslat! O aşıkları efsuna ramet!
Ey tatlı ve ulvi gece! Yıllarca devam et!

YAHYA KEMAL BEYATLI

OK

Yavuz Sultan Selim Hân’ın önünde
Ok atan ihtiyar Bektaş Subaşı,
Bu yüksek tepeye dikti bu taşı
O Gaazî Hünkâr’ın mutlu gününde..

Vezir, molla, ağa, bey, takım takım,
Güneşli bir nîsan günü ok attı.
Kimi yayı öptü, kimi fırlattı;
En er kemankeşe yetti üç atım.

En son Bektaş Ağa çöktü diz üstü.
Titrek elleriyle gererken yayı,
Her yandan bir merak sardı alayı.
Ok uçtu, hedefin kalbine düştü.

Hünkâr dedi ‘Koca! Pek yaman saldın,
Eğerçi bellisin benim katımda,
Bir sır olsa gerek bu ilk atımda.
Bu sihirli oku nereden aldın? ‘

İhtiyar elini bağrına soktu,
Dedi ki: ‘İstanbul muhâsarası,
Başlarken aldığım gazâ yarası,
İçinden çektiğim bu altın oktu!..’

Yahya Kemal Beyatlı

AŞK HİKAYESİ

Ah o akşam o tirenden gülüşün!
O gülüş kalbime aksettiği an
Duymadım ilk ateşin düştüğünü;
Şavka benzer bir ışık zannettim.
Macera başlamak üzereymiş o gün.
Sürecekmiş bu ateş yıllarca.

Bir taraftan Yakacık, mor dağlar…
Bir taraftan da deniz, şuh adalar…
O gün ömrümde, kader
Geçecek aşkı resimleştirmiş
Bu güzel çerçevede.

Yine dün geçtim o yoldan;
Aynı raylarda tirenler geçiyor…
Karşı dağlar, hep o dağlar…
Kıyı hep aynı kıyı
Ve deniz aynı deniz;
O gülüşten bir eser yok yalnız;
O güzel çerçeve bomboş!
Belki kalbim daha boş!

Yahya Kemal Beyatlı

SES

Günlerce ne gördüm ne de kimseye sordum,
‘Yârab! Hele kalp ağrılarım durdu!’ diyordum.
His var mı bu âlemde nekahat gibi tatlı?
Gönlüm bu sevincin helecâniyle kanatlı
Bir tâze bahâr âlemi seyretti felekte,
Mevsim mütehayyil, vakit akşamdı Bebek’te;
Akşam!.. Lekesiz, sâf, iyi bir yüz gibi akşam!..
Tâ karşı bayırlarda tutuşmuş iki üç cam;
Sâkin koyu, şen cepheli kasriyle Küçüksu,
Ardında vatan semtinin ormanları kuytu;
Bir neş’eli hengâmede çepçevre yamaçlar
Hep aynı tehassüsle meyillenmiş ağaçlar;
Dalgın duyuyor rüzgârın âhengini dal dal,
Baktım süzülüp geçti açıktan iki sandal;

Bir lâhzada bir pancur açılmış gibi yazdan
Bir bestenin engin sesi yükseldi Boğaz’dan.
Coşmuş yine bir aşkın uzak hâtırasıyle,
Aksetti uyanmış tepelerden sırasıyle,
Dağ dağ o güzel ses bütün etrâfı gezindi:
Görmüş ve geçirmiş denizin kalbine sindi.
Âni bir üzüntüyle bu rü’yâdan uyandım.
Tekrâr o alev gömleği giymiş gibi yandım,
Her yerden o, hem aynı bakış, aynı emelde,
Bir kanlı gül ağzında ve mey kâsesi elde;
Her yerden o, hem aynı güzellikte, göründü,
Sandım bu biten gün beni râmettiği gündü.

Yahya Kemal Beyatlı


GECE

Kandilli yüzerken uykularda
Mehtâbı sürükledik sularda.

Bir yoldu parıldayan gümüşten,
Gittik… Bahs açmadık dönüşten.

Hulyâ tepeler hayâl ağaçlar…
Durgun suda dinlenen yamaçlar…

Mevsim sonu öyle bir zaman ki
Gâip bir mûsikîydi sanki.

Gitmiş, kaybolmuşuz uzakta…
Rü’yâ sona ermeden şafakta.(1)

Yahya Kemal BEYATLI

SESSİZ GEMİ

Artık demir almak günü gelmişse zamandan,
Meçhule giden bir gemi kalkar bu limandan.

Hiç yolcusu yokmuş gibi sessizce alır yol;
Sallanmaz o kalkışta ne mendil ne de bir kol.

Rıhtımda kalanlar bu seyahatten elemli,
Günlerce siyah ufka bakar gözleri nemli.

Biçare gönüller. Ne giden son gemidir bu.
Hicranlı hayatın ne de son matemidir bu.

Dünyada sevilmiş ve seven nafile bekler;
Bilmez ki, giden sevgililer dönmeyecekler.

Bir çok gidenin her biri memnun ki yerinden.
Bir çok seneler geçti; dönen yok seferinden

YAHYA KEMAL BEYATLI

Bir Başka Tepeden

Sana dün bir tepeden baktım aziz İstanbul!
Görmedim gezmediğim, sevmediğim hiçbir yer.
Ömrüm oldukça gönül tahtına keyfince kurul!
Sade bir semtini sevmek bile bir ömre değer.

Nice revnaklı şehirler görünür dünyada,
Lakin efsunlu güzellikleri sensin yaratan.
Yaşamıştır derim en hoş ve uzun rüyada
Sende çok yıl yaşayan, sende ölen, sende yatan

Yahya Kemal Beyatlı

AKINCILAR

Bin atlı akınlarda çocuklar gibi şendik
Bin atlı o gün dev gibi bir orduyu yendik

Haykırdı ak tolgalı beylerbeyi “ilerle”
Bir yaz günü geçtik tunadan kafilelerle

Şimşek gibi atıldık bir semte yedi koldan
Şimşek gibi Türk atlarının geçtiği yoldan

Bir gün yine doludizgin atlarımızla
Yerden yedi kat arşa kanatlandık o hızla

Cennette bu gün gülleri açmış görürüzde
Hala o kızıl hatıra gitmez gözümüzde

Bin atlı akınlarda çocuklar gibi şendik
Bin atlı o gün dev gibi bir orduyu yendik

YAHYA KEMAL BEYATLI

ENDÜLÜS’TE RAKS

Zil, şal ve gül. Bu bahçede raksın bütün hızı…
Şevk akşamında Endülüs üç def’a kırmızı…

Aşkın sihirli şarkısı yüzlerce dildedir.
İspanya neşesiyle bu akşam bu zildedir.

Yelpâze çevrilir gibi birden dönüşleri,
İşveyle devriliş, saçılış, örtünüşleri…

Her rengi istemez gözümüz şimdi aldadır;
İspanya dalga dalga bu akşam bu şaldadır.

Alnında halka halkadır âşüfte kâkülü,
Göğsünde yosma Gırnata’nın en güzel gülü…

Altın kadeh her elde, güneş her gönüldedir;
İspanya varlığıyle bu akşam bu güldedir.

Raks ortasında bir durup oynar, yürür gibi;
Bir baş çevirmesiyle bakar öldürür gibi…

Gül tenli, kor dudaklı, kömür gözlü, sürmeli…
Şeytan diyor ki sarmalı, yüz kerre öpmeli..

Gözler kamaştıran şala, meftûm eden güle,
Her kalbi dolduran zile, her sîneden: ‘Ole!’

ERENKÖY’DE BAHAR

Cânan aramızda bir adındı,
Şîrin gibi hüsn ü âna unvan,
Bir sahile hem şerefti hem şan,
Çok kerre hayâlimizde cânan
Bir şi’ri hatırlatan kadındı.

Doğmuştu içimde tâ derinden
Yıldızları mâvi bir semânın;
Hazzıyla harâb idim edânın,
Hâlâ mütehayyilim sadânın
Gönlümde kalan akislerinden.

Mevsim iyi, kâinât iyiydi;
Yıldızlar o yanda, biz bu yanda,
Hulyâ gibi hoş geçen zamanda
Sandım ki güzelliğin cihanda
Bir saltanatın güzelliğiydi.

İstanbul’un öyledir bahârı;
Bir aşk oluverdi âşinâlık…
Aylarca hayâl içinde kaldık;
Zannımca Erenköyü’nde artık
Görmez felek öyle bir bahârı.

EYLÜL SONU

Günler kısaldı. Kanlıca’nın ihtiyarları
Bir bir hatırlamakta geçen sonbalarları.

Yalnız bu semti sevmek için ömrümüz kısa…
Yazlar yavaşça bitmese, günler kısalmasa…

İçtik bu nadir içki’yi yıllarca kanmadık…
Bir böyle zevke tek bir ömür yetmiyor, yazık!

Ölmek kaderde var, bize ürküntü vermiyor;
Lakin vatandan ayrılışın ıztırabı zor.

Hiç dönmemek ölüm gecesinden bu sahile,
Bitmez bir özleyiştir, ölümden beter bile.

GEÇMİŞ YAZ

Rüya gibi bir yazdı. Yarattın hevesinle
Her anını, her rengini, her şiirini hazdan.
Hala doludur bahçeler en tatlı sesinle!
Bir gün, bir uzak hatıra özlersen o yazdan

Körfezdeki dalgın suya bir bak, göreceksin:
Geçmiş gecelerden biri durmakta derinden;
Mehtap… iri güller… ve senin en güzel aksin…
Velhasıl o rüya duruyor yerli yerinde!

YAHYA KEMAL BEYATLI

HATIRLATAN

Hicran, gün ortasında öten bir horoz gibi,
Seslendi pek vakitsiz… İçim yandı ansızın.

Mazi yosunla örtülü bir göl ki yok gibi,
Mevsim serin ve bahçede yaprak yığın yığın.

Hicran gün ortasında neden böyle seslenir,
Birden hatırlatır unutan kalbe sevgiyi?

Keskin bir özleyişle hayal ettiren nedir.
Bir devre varsa insanın ömründe en iyi?

Ey sevgi anladım bu uzakta seda ile,
Ömrün yegâne lezzetidir hatıran bile.

HAZAN BAHÇELERİ

Kalbim yine üzgün, seni andım da derinden
Geçtim yine dün eski hazan bahçelerinden
Yorgun ve kırılmış gibi en ince yerinden
Geçtim yine dün eski hazan bahçelerinden

Senden boşalan bağrıma gözyaşları dolmuş
Gördüm ki yazın bastığımız otları solmuş
Son demde bu mevsim gibi benzimde kül olmuş
Geçtim yine dün eski hazan bahçelerinden

MEHLİKA SULTAN

Mehlika Sultan’a aşık yedi genç
Gece şehrin kapısından çıktı:
Mehlika Sultan’a aşık yedi genç
Kara sevdalı birer aşıktı.

Bir hayalet gibi dünya güzeli
Girdiğinden beri rü’yalarına;
Hepsi meşhur, o muamma güzeli
Gittiler görmeye Kaf dağlarına.

Hepsi, sırtında aba, günlerce
Gittiler içleri hicranla dolu;
Her günün ufkunu sardıkça gece
Dediler: ”Belki bu son akşamdır”

Bu emel gurbetinin yoktur ucu;
Daima yollar uzar, kalp üzülür:
Ömrü oldukça yürür her yolcu,
Varmadan menzile bir yerde ölür.

Mehlika’nın kara sevdalıları
Vardılar cikrigi yok bir kuyuya,
Mehlika’nın kara sevdalıları
Baktılar korkulu gözlerle suya.

Gördüler: ”Aynada bir gizli cihan..
Ufku çepçevre ölüm servileri…..”
Sandılar doğdu içinden bir an
O, uzun gözlu, uzun saçlı peri.

Bu hazin yolcuların en küçüğü
Bir zaman baktı o viran kuyuya.
Ve neden sonra gümüş bir yüzüğü
Parmağından sıyırıp attı suya.

Su çekilmiş gibi rü’ya oldu!..
Erdiler yolculuğun son demine;
Bir hayal alemi peyda oldu
Göçtüler hep o hayal alemine.

Mehlika Sultan’a aşık yedi genç
Seneler geçti, henüz gelmediler;
Mehlika Sultan’a aşık yedi genç
Oradan gelmeyecekmiş dediler!..

MOHAÇ TÜRKÜSÜ

Bizdik o hücumun bütün aşkıyle kanatlı;
Bizdik o sabah ilk atılan safta yüz atlı.

Uçtuk Mohaç ufkunda görünmek hevesiyle,
Canlandı o meşhur ova at kişnemesiyle!

Fethin daha bir ülkeyi parlattığı gündü;
Biz uğruna can verdiğimiz yerde göründü.

Gül yüzlü bir afetti ki her pusesi lale;
Girdik zaferin koynuna, kandık o visale!

Dünyaya veda ettik, atıldık dolu dizgin;
En son koşumuzdur bu! Asırlarca bilinsin!

Bir bir açılırken göğe, son def’a yarıştık;
Allaha giden yolda meleklerle karıştık.

Geçtik hepimiz dört nala cennet kapısından;
Gördük ebedi cedleri bir anda yakından!

Bir bahçedeyiz şimdi şehitlerle beraber;
Bizler gibi ölmüş o yiğitlerle beraber.

Lakin kalacak doğduğumuz toprağa bizden
Şimşek gibi bir hatıra nal seslerimizden!

ÖZLEYEN

Gönlümle oturdum da hüzünlendim o yerde,
Sen nerdesin, ey sevgili, yaz günleri nerde!
Dağlar ağarırken konuşmuştuk tepelerde,
Sen nerde o fecrin ağaran dağları nerde!

Akşam, güneş artık deniz ufkunda silindi,
Hulya gibi yalnız gezinenler köye indi
Ben kaldım, uzaklarda günün sesleri dindi,
Gönlümle, hayalet gibi, ben kaldım o yerde.

YAHYA KEMAL BEYATLI

Yahya Kemal Beyatlı Ünlü Şiirleri

Cuma, Haziran 22nd, 2012

Yahya Kemal Beyatlı Şiirleri

Yahya Kemal Beyatlı en güzel şiirleri

Bir Başka Tepeden

Sana dün bir tepeden baktım aziz İstanbul!
Görmedim gezmediğim, sevmediğim hiçbir yer.
Ömrüm oldukça gönül tahtına keyfince kurul!
Sade bir semtini sevmek bile bir ömre değer.
Nice revnaklı şehirler görünür dünyada,
Lakin efsunlu güzellikleri sensin yaratan.
Yaşamıştır derim en hoş ve uzun rüyada
Sende çok yıl yaşayan, sende ölen, sende yatan.

Rindlerin Akşamı

Dönülmez akşamın ufkundayız.Vakit çok geç;
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan
Geçince başlayacak bitmeyen sükunlu gece.
Guruba karşı bu son bahçelerde, keyfince,
Ya şevk içinde harab ol, ya aşk içinde gönül!
Ya lale açmalıdır göğsümüzde yahud gül.

Rindlerin Ölümü

Hafız’ın kabri olan bahçede bir gül varmış;
Yeniden her gün açarmış kanayan rengiyle.
Gece; bülbül ağaran vakte kadar ağlarmış
Eski Şiraz’ı hayal ettiren ahengiyle.

Ölüm asude bahar ülkesidir bir rinde;
Gönlü her yerde buhurdan gibi yıllarca tüter.
Ve serin serviler altında kalan kabrinde
Her seher bir gül açar;her gece bir bülbül öter.

Sessiz Gemi

Artık demir almak günü gelmişse zamandan,
Meçhule giden bir gemi kalkar bu limandan.

Hiç yolcusu yokmuş gibi sessizce alır yol;
Sallanmaz o kalkışta ne mendil ne de bir kol.

Rıhtımda kalanlar bu seyahatten elemli,
Günlerce siyah ufka bakar gözleri nemli.

Biçare gönüller. Ne giden son gemidir bu.
Hicranlı hayatın ne de son matemidir bu.

Dünyada sevilmiş ve seven nafile bekler;
Bilmez ki, giden sevgililer dönmeyecekler.

Bir çok gidenin her biri memnun ki yerinden.
Bir çok seneler geçti; dönen yok seferinden

Başarı İle İlgili Güzel Sözler

Salı, Haziran 19th, 2012

Başarı İle İlgili Güzel Sözler

Tugbam sitesinde en güzel Başarı İle İlgili Güzel Sözler sizler için hazırlandı
. Buyurun Kısa Başarı İle İlgili Güzel Sözler
Başarı İle İlgili Güzel Sözler


Başarı Sözleri

-Ulu çamlar fırtınalı diyarlarda yetişir. Cemil Meriç

-Elmas nasıl yontulmadan mükemmelleşmezse, insan da acı çekmeden olgunlaşmaz. Konfüçyüs

-Söz ağızda iken sahibinin esiridir, ağzından çıktıktan sonra sahibi sözün esiri olur. Hz. Ali

-Çok konuşan az iş yapar. Schiller

-Hiç kimse başarı merdivenine elleri cebinde tırmanmamıştır. Konfüçyüs

-Kendi omzuna tırman. Başka nasıl yükselebilirsin ki! Nietzche

-Kaplumbağaya dikkat et! Ancak kafasını çıkarıp risk aldığında ilerleyebilir. James B. Conant

-Başkalarından üstün olmanız önemli değildir. Önemli olan dünkü halinizden üstün olmanızdır. Hint Atasözü

-Mal cimrilerde, silah korkaklarda, karar da zayıflarda olursa, isler bozulur. Hz. Ebu Bekir

-Ne kadar bilirsen bil söylediklerin karşındakinin anlayabildiği kadardır. Mevlana

-Akıllı konuşur, çünkü onun söylemek istedikleri vardır; aptal konuşur, zira kendinin bir şeyler söylemek mecburiyetinde olduğunu sanır. Plato

-Daha iyi olmaya çalışmayan iyi olarak ta kalamaz. Oliver Cromwell

-Hayatta muvaffak olmak için üç şey lazımdır: Dikkat, intizam, çalışma. Mevlana

-Plan yaparken stratejik, harekete geçerken ilkel olun. Rene Char

-Akıllı adam, aklını kullanır. Daha akıllı adam, başkalarının aklını da kullanır. Bernard Shaw

-Hava soğuduğunda gölge veren ağaçları unutursun. Japon Atasözü

-Hayatta bir gayesi olmayan insanlar, bir nehir üzerinde akıp giden saman çöplerine benzerler; onlar gitmezler, ancak suyun akışına kapılırlar. Seneca

-Hiçbir zaman çıktığın kapıyı hızlı çarpma. Geri dönmek isteyebilirsin. Don Herold

-İnsanlar ancak hayalleriyle yaşar ve biraz yaşamaya başlayınca tüm hayallerini kaybederler. Voltiere

-İşlemeyen demiri kendi pası mahveder. İnsanı tembelliğe alışması mahveder. Hint Atasözü

-Rüyaları gerçekleştirmenin en kısa yolu uyanmaktır. Emerson

-Taş da yumurtanın üstüne düşse,yumurta da taşın üstüne düşse,olan yine yumurtaya olur. Rum Atasözü

-Ya bir yol bul, ya bir yol aç, ya da yoldan çekil. Konfüçyüs

-Yaşadığımız her an kendi hakkını ister. Goethe

Hayat, bir bileği taşıdır ve bu bileği taşı sizi un ufak mı edecek yoksa bileyip parlatacak mı, buna sadeca ama sadece siz karar verirsiniz. -CAVETT ROBERT-

İster başarabileceğinizi düşünün, ister başaramayacağınızı, her halükarda haklısınız.-HENRY FORD-

Her olumsuz olay, içinde kendi kadar ya da daha büyük bir faydanın tohumlarını barındırı.-W.CLEMENT STONE-

Her ne istiyorsanız, dua ettiğiniz zaman duanızın kabul olacağına inanın, o zaman

istediğinizi elde edersiniz. -MARKOS-

Hayat, ne olduğunuz değil, ne olmak istediğinizdir. -JOSE ORTEGA Y GASSET-

Zihin neyi alıyor ve neye inanıyorsa, onu başarabilir.-DR.NAPOLEON HILL-

Ben yaşayan bir sanatçıyım, sanat eserim de yaşamım. SUZUKİ-

Hayat bir şölendir ve bir sürü enayi, açlıktan olmek üzere.-MAME HALA-

Herkesin iki seçeneği vardır. Y sevgiyle dolu oluruz… ya da korkuyla. -ALBERT EINSTEIN-

İşini erteleyen insan, işinin hiçbir zaman yapılmaması riskine giren insandır.- BAUDELAIRE-

“Yapamaz”lara kulak asarsanız hiçbir zaman yapamazsınız. -DAVID LLOYD GEORGE-

Tırıs giden köpek kemiğini bulur. -ÇİNGENE ATASÖZÜ-

Genelde, yapmanız gereken şey yapabileceğiniz şeydir. -ELENOR ROOSEVELT-

İyi düşünmek iyidir; iyi hareket etmek çok daha iyidir.- HORACE MANN-

Bir insan kendini adadığında ilahi taktir de o yönde hareket edecektir. Tüm olaylar diğer bir olayı desteklemek işin oluşur ve aksi taktirde hiçbir zaman ortaya çıkmaz. Bir akarsu boyunca oluşan tüm olaylar sadece bir karardan doğar. Hiçbir insanın hayal edemeyeceği tüm umulmadık durumlar, oluşumlar ve maddi destek bu şekilde elde edilebilir. Elinizden geleni ve hayal edebileceğiniz herşeyi yapmaya hemen başlayın. Cesaret; deha, güç ve büyüyü de içinde saklar. Şimdi başlayın. -GOETHE-

Ne kadar yaparsan o kadar olursun. -ANGINE PAPADAKIS-

Bütün görkem başlamaya cürret edebilmektedir. -EUGENE F.WARE-

Başarının formülündeki en önemli içerik insanlarla nasıl başedileceğini bilmektir. -THEODORE ROOSEVELT-

Başarılı kuruluşların keşfettiği gizli formül, müşterilere misafir ve çalışanlara insan gibi davranmaktır. -TOM PETERS-
Hiç kimse başarı merdivenine elleri cebinde tırmanmamıştır. -KONFUCYUS-

Uçurtmalar, rüzgar kuvvetiyle değil, bu kuvvete karşı uçtukları için yükselirler. -WILLIAM CHURCHILL-

Hırs bir teknenin, yelkenini şişiren rüzgara benzer. Fazlası tekneyi batırır. Azı da tekneyi olduğu yerde saydırır. -VOLTAIRE-

İnsanoğlunun içinde uyuyan güçler vardır. Kendisi bile şaşırır. Çünkü bu güçlere sahip olduğu aklından bile geçmez. Bu güçleri uyandırıp eyleme geçebilirse, o kişinin hayatında büyük bir devrim olurdu. -SWETTE MARDEN-

Harikulade şeyler ancak içlerindeki bir şeyin koşulların üzerinde olduğuna inanma cesareti gösterenler tarafından yapılmıştır. -BRUCE BARTON-

Kaplumbağaya dikkat et! Ancak kafasını çıkarıp risk aldığında ilerleyebilir. -JAMES B.CONANT-

Çok küçük bir başarı çok büyük bir plandan daha iyidir. -LEON DUGUIT-

Küçük avantajların peşinden koşarken büyük başarılardan olabilirsiniz. -KONFUCYUS-

Hayatınızı cesurca kabullenin, başarıya dönüştüğünü göreceksiniz. -EMERSON-

Yapılırken heyecan duyulmayan işler başarılamaz.- EMERSON-

Yapamayacağın şeylerin, yapabileceklerini engellemesine izin verme. -JOHN WOODEN-

Ders alınmış başarısızlık başarı demektir. -MALCOMB S.FORBES-

Kim iyi yaşamış, bol bol gülmüş ve çok sevmişse başarıyı yakalamış demektir. -BESSIE ANDERSON STANLEY-

Başarı, sahip olduğun yeteneklerle nereye kadar çıkabildiğinle ölçülür. -ANAONİM-

Başarı, yalnız sözlüklerde “çalışmadan ” önce gelir. -ANONİM-

En Anlamlı Dostluk Sözleri

Salı, Haziran 19th, 2012

En Anlamlı Dostluk Sözleri

Tugbam sitesinde en güzel En Anlamlı Dostluk Sözleri sizler için hazırlandı
. Buyurun Kısa En Anlamlı Dostluk Sözleri
En Anlamlı Dostluk Sözleri

Anlamlı Dostluk Sözleri

Bazen bitmek bilmeyen dertler yağmur olur üstümüze yağar. ama rengarenk gökkuşağı da yağmurdan sonra çıkar.

Acıların bir kum tanesi kadar küçük, mutlulukların nisan yağmuru kadar bol olsun. Hayatta bir kere ağlarsan oda mutluluk olsun. Dostum.

Hep zamana yenik düştük esiri olduk anlamsız koşuşturmaların.ama bir kez adını yüreğimize kazıdığımız dostlarımızı hiçbir zaman unutmadık.

Sen gülerken yanındakilerde güler ama ağlarken yalnız ağlarsın onun için öyle bir ağaca yaslan ki asla yıkılmasın öyle bir dost edin ki seni asla bırakmasın.

Başkalarına kendinden fazla değer verme. Ya onu kaybedersin, ya da kendini mahvedersin. Terk edenden alınacak en büyük intikam , ona kupkuru, sevgisiz gözlerle bakmaktır.

Hayal kur, ne hayal kurmak istersen. Gez, nereye gitmek istersen. Ol, ne olmak istersen. Çünkü senin bir tane hayatın olacak ve sadece bir şansın var bütün bunları yapabilmek için.

Koca bir çölde kum tanesi olmak yada okyanusta su damlası ama en güzeli milyonlarca insan arasında senin arkadaşın olmak.

Karanlık aydınlıktan, yalan gerçekten kaçar. Güneş yalnız olsada etrafa ışık saçar, üzülme doğruların kaderidir yanlızlık, kargalar sürüyle, kartallar yanlız uçar.

Yaşam gülmeyi ,sevgi hak etmeyi, vefa unutmamayı, dostluk sadık kalmayı bilenler içindir.

Gülerken herkes eşlik eder, ya ağlarken. Başarılara herkes ortak olur, ya yenilgilere. Öyle bir dost edin ki; kötü gün kapını çalınca kapıya seninle beraber baksın.

Duygular vardır anlatılamayan, sevgiler vardır kalplere sığmayan, dostluklar vardır hiçbir şekilde yıkılmayan, bazı insanlar vardır asla!..

Eğer herkes dost sandığı kimselerin bir de kendi arkasından söylemiş olduklarını duysaydı, dünyada pek az dost kalırdı.

Dostlar ırmaklar gibidir; kiminin suyu az kiminin çok, kiminde ellerin ıslanır sadece kiminde ruhun yıkanır boydan boya…

alıntı

Küçük Sözler

Salı, Haziran 19th, 2012

Küçük Sözler

Tugbam sitesinde en güzel Küçük Sözler sizler için hazırlandı
. Buyurun Kısa Küçük Sözler
Küçük Sözler Kısa,

Küçük Güzel Sözler,


Küçük Sevgiler büyük aşkları büyük aşklar ise destanları yazar..

Yarınımı bekliyorum seninle küçük sevgiler büyüttüm senin için kalbimde…

Damarlarımdaki Kan, Sözlerimdeki ilahsın! hayatımda tek! Yaşamaya Değersin bebeğim..

Seninle 1 Saat yetiyor Herşeyi unutmaya sadece güL bana ozaman seviyorum seni de bana! senin için yaşıyorum bu dünyada.

Sen Bir Güzelliğin En Zerafetli Gösterisi Sen Güzel Sözlerin En Anlamlısı Sen hayatımın Anlamı, Hayatımın Manası Olmuşsun bebeğim..

Ne yazılar ne sözler yetmez Seni Anlatmaya Küçük Hayallerim Bitmez yalnız Odamda Seviyorum Seni esir kalmışım kalbine sevmez beni senden başka kimse..

küçülen umutlarımın büyüyen yarınlarısın aşkım.

Hayat Bir işkence Seviyorum Seni Delice, Küçük kalbim Ellerinde hadi çek beni kendine..

Hayatımda Seveceğim tek İnsansın, hayatımda yarınlarımı vereceğim umutlarımsın..

Emin Olki Bu Kalp Bir Sende hayat Buldu Bir Sen Bu kalbi Durdurursun Bebeğim.

Yaşanan Tüm Büyük Küçük Mutluluklar Seninle Olsun Yaşadığım Sevinçlerin Adı Sen ol Aşkım.

Güzellikleri Seninle Acıları Dertlerimi giden gemilerde bıraktım ve yatım gemileri senin için geldim mutlu olmak için seni sevdim.

Seni Düşünürken gözlerim parlıyor seni hayal ederken kalbim kıpır kıpır atıyor seni seviyorum aşkım.

Hayata Karşı Asi Duygularımın Sahibisin Kalbimdeki Hayata isyan eden sesimsin bebeğim.

Gül Sadece benim için Hayat Sev Acımasız olan Hayata Karşı Sev! ben Seni ben Seni Severken Bütün Dertlerimi Attım hayatımın gerisine.

Umut dolu sözlerimsin küçük kalbimin tej sahibisin güzel sözlerimin rengisin seviyorum seni birtanemsin.

Aşk Kitabıma Yazılmış En güzel isimsin hayatımı Adadığım Birtanemsin..

Canımın Canı Küçük Kalbimin Atar Damarısın, Sen Benim Dünyamın Nefes Alışısın..

Mektup Sözleri

Salı, Haziran 19th, 2012

Mektup Sözleri

Tugbam sitesinde en güzel Mektup Sözleri sizler için hazırlandı
. Buyurun Mektup Sözleri

Kısa Mektup Sözleri

– Bu mektuplar tarihimiz sanmaki ölmeyeceğiz biz öldüğümüzde torunlarımıza aşkımızı öğreteceğiz

– Her yazına Başlamadan önce Seni Seviyorum Yazışını özledim beyaz Sayfadaki teninin Kokusunu Özledim Birtanem Bir mektubunu bekler bu isyankar aşık!

– Ne telefon ne e-mail ne de diğer elekronik cihazlar mektuplarındaki yazılar kadar heyecanlı olmadı şu anki gibi bitanem.Mektuplar Aşkın resmidir Anıların bekçisi Gurbetin Temsilcisidir, O Bir Mektupdur!

– Uzakta Olsan Bu mektubum Sana gecenin Kör Karanlığında Gurbetin Kucağında Ama Sevginin Yanımda Olduğu Saatte Yazıyorum Seni Çok Seviyorum Aşkım.

– Ne yasaklar Dinler Seni Ne Engeller geçer önüne Kalbim içinde Hadi Git Sevgilime Mektup’um…

– Bu da çok bir mektubun başlangıcındaki sözler gülmekten kendinizi alamayabilirsiniz.

– Mektuplarını okurken yanımda hissediyorum seni yazılarda gözlerini görüyorum heycanlanıyorum okurken sesini duyuyorum hayaL ediyorum seni.

– Kimse Bilmez Bendeki Derdi kederi Mektuplarımda Sakli hepsi, Sevdim Seni Birkere mektuplarım sende hüzünlü bir parça oldu benden.

– Ayrılıksa sevgin çekerim nazlanıyorsa kalbin gülerim senin gibi güzel için ben mektuplari dile getiririm.

– Mesafe Ne kadar Uzun Olursa Olsun mektup insanı Bazen Sevdiğinin yanına Götürür Getirir..

– En güzel Mekup iyi kelimeler içeren mektuptur.

– Her Mektubunda Adın geçiyor Sevgimiz Yazıyor Aşkımızın böLünemeyeceğini gösteriyor okuyor okuyor ve okuyorum her seferinde özlemin içimde bir ateş bitanem.

– Yolları Aşarak geldi Sevgin Hasret Çeken Gönlüm Yazılarınla Kokunla mutlu Oldu Seviyorum Seni Sevdiğim gibi Mektuplarını

alıntı

Hoş Sözler

Pazartesi, Haziran 18th, 2012

Hoş Sözler

Tugbam sitesinde en güzel Hoş Sözler sizler için hazırlandı
. Buyurun Kısa Hoş Sözler

-Eğer Sevgi Üretmiyora Yüreğiniz Başarılı Bir Üretici Değilsiniz

-Sesini Değil Sözünü Yükselt, Yağmurdur Zambağı Büyüten Gökgürültüsü Değil

-Hiç Bir İşi İmkansız Diyerek Bırakma; Ertesi Gün Başkalarının O İşi Başarırken Çıkardığı Gürültüyle Uyanırsın

-Gücünüzden Şüphe Ederseniz Şüphelerinize Güç Vermiş Olursunuz

– Eğer Camlarınız Kirliyse Manzarayı Ne Kadar Değiştirirseniz Değiştirin Görüntü Aynı Kalır

-Kaderimse Çekerim, Çilemse Güler Geçerim..!

– Eğer ßir Yerde Küçük Adamların ßüyük Gölgeleri Oluşuyorsa, Orada Güneş ßatıyor Demektir.

-Biz Bu Alemde Çaydanlığa Kan Koyar ßıçakla Karıştırırız Dost Deriz Can Veririz Ancak Dost Unutunca Ölürüz..!

-O Kız ßeni Aşar Çünkü Yasak Kelıme Delikanlı Adam Manitasızda Yaşar

-Sonunu Düşünen Kahraman Olamaz

-Sen İmkansızsın, Sensizlik İmkansız, Aşk İmkansız..

-Çemberin En Dışında, En Çıkmaz Sokaktayım..

-Gecenin En Siyahında, Umudun Bittiği Yerdeğim.. Köşeyi Dönsem Ölüm, Düz Gitsem Hayat.. Gölgeler İçindeyim..
Herşey Başlar Biter,Ben Hep Sende Bittim..

Yılansı Dilim,Kalbimin Kötülük Kuyusundan Çektiğim Zehir Değil,Zekamın Kıvılcımı..

Her Tuzluğum Var Diyene Hıyarla Yetişmedim
Yeldeğirmenlerine Karşı Don Kişot’çuluk Oynamaya Çalışan İmitasyon Kahraman..!!

-Ağrı Dağı’na Tek Elle Amuda Kalkarak Çıkmaya Çalışan Tek Gözü Kör Dede..!!

_Ben Sana Yanarken Şimdi… Sen Kimbilir Nerede Üşüyorsun!

_Sevmek Ölmektir Bence , Ben De Sevmistim Ölmeden Önce

_Bakma Kızınca Sana Gurur Yaptığıma , Aşk Dolanır Seni Görünce Ayaklarıma

_Her Seven Adsız Bir Kahramandır, Unutma Ki; İnsan Sevebildiği Kadar İnsandır.

_İnsanlara Söz Dinletemiyorsan Taktik Değiştir, Onları Tehdit Et.

_Sokak Arssı Gezinti Alanı Değildir.

_Yıkılmadım, Ayaktayım, Dikine Gömün Beni

-Ben Seni Dün Sevmedim Çünkü Dün Bitti Ben Seni Bugün Sevmedim Çünkü Bugün Bitecek Ben Seni Yarın Sevdim Çünkü Yarınlar Hiç Bitmeyecek…

-Bana Seni Seviyorum Dediğin Zaman Bu Yalan Bile Olsa Bu Yalanı Dunyanın Bütün Gerceklerine Değişmeye Hazırım(Kuçuğume)

-Aşk İnsanın Hem Dostu Hemde Düşmanıdır. İnsanı Onun Gibi Yıkan,Onun Gibi Sevindiren Birşey Daha Yoktur Hayatta.

-Dünde Bugünde Yarında Yüreginde Yüregin Kadar Yanındayım Kendini Yalnız Hissettiginde Elini Yüregine Koy Ben Hep Ordayım

-Ay Işığının Aydınlattığı Bir Kumsala Küçük Bir Dal Parçasıyla Seni Seviyorum Yazmak İsterdim Ama Sen Hırçın Bir Dalga Olup Silersin Diye Yazmaktan Korktum!!!

-Mevsim Ağlıyor Bugün, Özlüyor O Aydınlık Günlerini, Ayrılıyor Yapraklar Ağaçlardan Bir Hasret Rüzgarıyla. Bana Eylül’ü Yaşatma Ey Sevgili!!

-Buruk Bir Duygu Yuklenirse Yuregine, Gøzlerin Zaman Zaman Dalarsa Uzaklara, Kulaklarin Zamansiz Deli Gibi Cinlarsa, Bilki Bir Yerlerde Deli Gibi Özlenmissindir.

-Bir Umut Kusu Ciz Yuregime Beyaz Olsun Tuyleri Kalbin Kadar Temiz Olsun Bır Kanadı Senın İcin Diger Kanadıda Sevdigin İcin Cırpsın

-Aşkların En Soylusu Birken Birçok Olandır Sevginin En Güzeli Paylaşılan Emektir Aşkların En Soylusu Birken Birçok Olandır Çıkarsız Ve Sınırsız Paylaşılan Yürektir

-Deli Bir Yagmur Olsam Seni Yagdıgım Yerler Kadar Severdim. Deli Bir Rüzgar Olsam Seni Estigim Yerler Kadar Severdim. Ama Ben Sadece Deliyim Ve Seni Aldıgım Her Nefes Kadar Çok Seviyorum !!!!

-Güzelsin, Şirinsin, Şahanesin. Çektiğim Çileme Tek Bahanesin. Melek Mi? Şeytan Mı? Bilmem Ki Nesin. Tuzaktan Tuzağa Atsan Da Olur Ben Seni Seviyorum Sen Sevmesende Olur.

-Duyuyorum Sana Dokunmanın Ezikliğini Ve Düşünüyorum Aşık Olmanınrezilliğini İnan Yanındayken Çekiyorum En Çok Hasretini!!!

-Aşkım Var Dağlar Bilemez, Sevgim Var Kimsenin Aklı Alamaz, Birde Sen Varsın Ya Bir Tanem Dünyada Kimse Böyle Sevemez…

-Bir İlk Gibi Yaşayacağım İçimde,Kalan Son Sevgi Parçasını Seninle, Sakın Ayrılmayalım Aşkım Ölsem Bile Ellerinde…

-Umutsuzluğa Kapıldığın Zaman Gökyüzüne Bak ! Mutlaka Seni Karşılayacak Sıcak Bir Güneş, Deli Bir Yağmur Yada Parlak Bir Yıldız Vardır!

-Hayatta Yasamanın 2 Yolu Vardır 1.Hiçbirseyin Mucize Olmadığını Düşünmek 2.Herseyin Bir Mucize Olduğunu Düşünmek (Albert Einstein)

-Hayat Yaşandığı Kadar Vardır.

-Hayat Bahçemizin Çiçekleridir Dostlar,Sevgi Ve Gülücükle Sulanmazsa Kururlar…….

-Hayat Öyle Bır Hocadır Kı,Ders Vermeden Imtıhan Yapar.

-Büyüme Bebek Büyüme Hayatın Çırkınlıklerını Barı Sen Görme

-Günesin Güzel Yüzü Yüreğine Dokunsun Kabuslar Senden Uzakta Melekler Başucunda Olsun Güneş Öyle Bir Günde Doğsun Ki Bütün Duaların Kabul Olsun

– Bu Dünya Yalancı Bir Dünyadır, Gözleri Görmeyen Aşık Olandır, Gördüklerimizin Hepsi Yalandır, Allahim Bu Yolcuyu Uyandır.

– Eğer Kişi,Hem Akilli Hem De Çalışkan İse Takdir Et.Akilli Değil,Çalışkan İse Dikkat Et.Akilli Olup Tembel İse İkaz Et. Hem Akilsiz Hem De Tembel İse Imha Et.

– Sana Meleklerin Kıskanacağı Kadar Mutluluk, Tıbbin Şaşıracağı Kadar Sağlık, Tarihin Yazamayacağı Kadar Basari, Kimsenin Göremeyeceği Kadar Sevgi Yolluyorum.

-Aile Nedir, Aile Her Fırtınada Sığına Bileceğin Tek Limandır.

– Hayal Kur, Ne Hayal Kurmak İstersen… Gez, Nereye Gitmek İstersen… Ol, Ne Olmak İstersen…. Çünkü Senin Bir Tane Hayatin Olacak Ve Sadece Bir Sansın Var Bütün Bunları Yapabilmek İçin…

– Hayat Yasandıgı Kadar Vardır. Gerısı Ya Hafızalardakı Hatıra Ya Hayallerdekı Ümıttır.

– Dertlerin Kum Tanesi Kadar Küçük Sevinçlerin Ve Mutlulukların Nisan Yağmuru Kadar Bol Olsun

– Sararan Yaprakların Rengını Solan Çıçeklerın Güzellıgını Hıç Bır Sey Gerı Getıremez Fakat Herseye Ragmen Bu Hayat Hıçmıhıç Üzülmeye Degmez..
Yiğitlik Vurmakla, Ağalık Vermekle Olur”

-Ceplerde Resmimiz Alemde İsmimiz”

-Kır Kalbimi Gönlün Olsun.. Al Her Şeyi Gözün Doysun.. Şimdi ßaşka Kollardayım ßu Da Sana Kapak Olsun.

-Dünyada Hiç Kimseye Güvenme Çünkü ßeyaz Gülün Bile Gölgesi Siyahtır

Platonik Aşk Sözleri

Pazartesi, Haziran 18th, 2012

Platonik Aşk Sözleri

Tugbam sitesinde en güzel Platonik Aşk Sözleri sizler için hazırlandı
. Buyurun Kısa Platonik Aşk Sözleri
Platonik Aşk Sözler
Platonik Güzel Aşk Sözleri

pLatonik bir sevgi ateşindeyim ya bana gülme yada hep gül yanımdan gitme seviyorum seni

Sen Sadece Kalbimin Değil yarınlarında Karşılıksız Sevgisi Olucaksın.

hata Senin Değil Karşılıksız Seven Kalbimin Senin Haberin Olmasada Bu Kalpten seviyorum seni off çekiyorum hep içten..

Gül Dikeniyle, Bulut Yağmuruyla, Ketçap Mayoneziyle, Kalbim Karşılıksız Sevgimle Tamamlıyor Birbirini..

Karşılık Beklemediğim umutlarımda hayallerde hep sevdiğim tek platonik aşkımsın seviyorum seni.

gizli hayranın oldu bu kalp sana durmuyor inan bana, seviyorum seni ne olur beni anla pLatonik aşk bitsin hadi gel bana.

Nasıl Sevdi Bu Kalp Seni Neden Sevdi Bu Kalp Seni? Sorularım Bende Saklı Sen Kimseden Habersiz Sadece Kalbimde Saklısın Bebeğim

Karşılıksız sevgi benimkisi sana platonik bağımlı bir serseriyim, Sen ise Benden Habersiz Mahsum bir kedisin bebeğim.

Hayatı Seviyorum Seni Sevdiğim kadar Ama Seni görünce Hayatı unutuyorum Sen Kalıyorsun o an sadece benim dünyamda. ama sen beni görmüyorsun kendi dünyanda..

Seni hayal ediyorum geceleri Masamın Soğuk kenarında zaten hep hayal ediyorum seni olsanda olmuyor istemiyorsun beni.

Ben Senin için her akşam besteler yazsamda adına şiirler okusamda senin haberin olmayacak biliyorum bunuda..

Sen benim Kalbimin iLk ve tek taraflı Aşkısın Kalbim Seni Seçti Kalbim benide Geçti..

Sen Varken senden Habersiz Seviyorum Seni Ya Sen Yokken Nasıl Seveceğim Seni pLatonik Aşkım benim

Seni habersizce Sevdim Habersizce gitmesinide bilirim pLatonik sevgilim

Ne zaman Seni görsem kalbim yerinden oynuyor gözlerine baksam o an hayat donuyor ama bir sen görmüyorsun karşında duramıyorum

Hasret Sözleri

Pazartesi, Haziran 18th, 2012

Hasret Sözleri

Tugbam sitesinde en güzel Hasret Sözleri sizler için hazırlandı
. Buyurun Kısa Hasret Sözleri

hasret Mesajları

Hasret Sözleri

Yaşadığım her an Seni özlemeye itiyor beni Ağır geliyor yokluğun Beklediğimsin, özlediğimsin, özlemimsin..

Yokluğun sırtıma saplandı bir bıçak gibi Akıtır taşa, toprağa kanımı Dünya seninle aydınlık ve güzeldi Şimdi bin güneş doğsa götüremez karanlığımı…

Sevdimse; verdiğin yürekle sevdim Sen açtın bu ufku karşımda sonsuz Yürüdüm bir yolun sonuna geldim Yıkık, üzgün ve paramparça SENSIZ…

Bir gün anlarsın hayal kurmayı; Beklemeyi, ümit etmeyi. Lanet edersin yaşadığına… Maziden ne kalmışsa yırtar atarsın.. Seni sevdiğimi işte o gün anlarsın.

Bütün kadehlerimi hep sana adıyorum Hep senin için bu bir bir boşalan şişeler Umutsuzluğum, sarhoşluğum senin eserin Senin yüzünden bu delicesine içmeler…

Seni görmediğim günler Karanlıktayım, katran gecelerdeyim Cehennem misali bir yerdeyim Bir demir nasıl paslanır, bir elma nasıl çürürse İşte öyleyim…

HEY SEN! sen,seni özleyenin haberinden,habersizce özlemle özlenmektesin.sen varya sen özlediklerimin içinde en güzel,en büyük özlemimsin…

unutulanlar unutanlari asla ama asla unutmaz !

merhaba özlenmesi en güzel insan.özümde özlediğim,gözümde tüten,gülünce beni güldüren yüz,duyduğumda en mutlu olduğum ses. SENİ ÇOK ÖZLEDİM ÇAĞLARIM

ya değerimi bileydin ya da değerin kaybolmadan geleydin

Bu gece gözlerinde ayın dogmasını bekle , yıldızlara dokunmaya çalış dokunamagın için üzülme onları segretmekle yetin benim seni özlemekle yetindiğim gibi.

bir bulut gibidir benim kalbim başka yüreklerle çarpışır yağmur yağdırır ve bu yağmurda sadece vazgeçemediklerim ıslanır şimdi dokun saçlarına mutlaka ıslaktır!

bir gülün peşinde koşanlar çiğnedikleri kır çiçeklerinin farkına varmazlar…

BIR ISIM VAR UNUTAMADıGıM.BIR ÇIÇEK VAR KOPARAMADıĞıM.BIR HAYAL VARKURAMADıĞıM.BIRDE SEN VARSıN ÖZLEYIPTE ULAŞAMADıĞıM…

Gecenin karanlığında, güneşin ışığında, Suyun damlasında, selin coşkusunda Kimi yanımdasın kimi rüyamda Ama hep aklımdasın sakın unutma……

Ne olurdu saadetlerin en büyüğü İşte ellerimde al, diyebilseydim Anlardın ve hiç gitmezdin, değil mi Bir gün olduğun gibi kal diyebilseydim.

SeN NeRDen ßİLiCEkSİnKi Senİ sİLaHiM jArJöRiNe KoyuP hER gECe KaLßİme SıKttıĞıMı…

şimdi daha iyi anlıyorum ki, nefes almak değilmiş,yaşamak ateşlerde yanmak gibi birşey severken bile sensiz olmak

seni hatırlarım güz yağmurlarında hoyrat türkümsün yankılanan dağlarda birden yokluğun gelir aklıma seni sensiz yaşarım dökülen yapraklarda.

bir gün bana soracaksın ,ben mi yoksa hayatımı daha çok seviyorsun diye.hayatı diyecem.küsüp gideceksin ama hiç bir zaman bilmiyeceksin benim hayatım sensin.

Asker Sözleri 2012

Pazartesi, Haziran 18th, 2012

Asker Sözleri 2012

Tugbam sitesinde en güzel Asker Sözleri 2012 sizler için hazırlandı
. Buyurun Kısa Asker Sözleri 2012
2012 Asker Sözleri 2012
2012 Asker yollama sözleri
en güzel asker sözleri 2012

Sesini Dünya Duysun Ey Askerim Türk miLLeti Durmaz Daima iLeri

Şafak Bitince Eve Dönüşünü beklerim Askerim

Ne Hitler Verdik Ne Savaşlar Geçirdik Türkiye Cumhuriyetine Canım fena Türk Askeri Sen Çok Yaşa

her Askerin uLaşmak istediği O Mertebede Rahat uyu Askerim

Bir Ulusun Kuvvetini Belirleyen En çnemli faktör Askeri Kuvvetidir.

Senin Sayende Mutluyuz Yuvamızda Senin Sayende hayatımızı Geçiyoruz Bu Vatanda Askerim..

Asker Olmak Okadar Gurur Ve Onur Verici Bir Duygudurki Vatanı Korumak Her Gencin Elinde OLmayan Bir Anahtardır.

DağLarın Aslanları geceniz Gündüz Gibi Olsun Dualarım Sizinle Askerim

Askérler vurulunca DeğiL UnutuLunca öLürler.

Şafak Sayar gelin Evde Asker Eşini hayal Eder Nöbetinde Biter Bu Hasret Dayan Askerim Bu Vatan Senin Eserin.

Ne Şehitler Verdik Vatan Uğruna Bizde Bitmez Mehmetçik Bu Vatan uğruna

her Askerin uLaşmak istediği O Mertebede Rahat uyu Askerim

gece Nöbetinde Askerim Vatanı Korur Askerim Bize Bulaşan Düşmanları Nöbette Avlar Askerim.

Geceleri Nöbet Tutarsın Vatan için Sabahları Eğitim Yaparsın ulus için Ey Askerim Vatanım benim.

Askerim Canım benim Türk miLletinin Kalbi Sensin

Erkek Kadın özlü sözler

Pazartesi, Haziran 18th, 2012

Erkek Kadın özlü sözler

Tugbam sitesinde en güzel Erkek Kadın özlü sözler sizler için hazırlandı
. Buyurun Kısa Erkek Kadın özlü sözler
erkek ve kadın özlü sözler
kadınlar üzerine söylenmiş özlü sözler
erkekler için söylenmiş özlü sözler
bayanlar ve erkekler için anlamlı sözler

Bir erkeğe göre “erkeğin iyisi” ile,
bir kadına göre “erkeğin iyisi”
aynı şeyler değildir.
Ortega Y Gasset

Erkekler şaraba benzer.
Geçen yıllar kötülerini ekşitir, iyilerini olgunlaştırır.
Cicero

Cömertlik, erkeğe yakışan erdemdir.
Goethe

Erkekler,
hayatlarının bir devresinde evlerinin tam hakimidirler.
O da doğdukları günden
üç yaşına kadar oldukları zamandır.
Gaston Paces

Bir sürü erkek
başarısını ilk karısına borçludur.
İkinci karısını da başarısına
Jim Backus

Her başarılı erkeğin arkasında,
onunla gurur duyan bir karısı
ve bu işe şaşakalmış
bir kayınvalidesi vardır.
Brooks Hays

Evlilik geleneksel olarak
kadınlara sunulmuş tek gelecektir.
Bir çok kadın ya evlidir,
ya bir zamanlar evlilik geçirmiştir,
ya da evli olmadığı için acı çekiyordur.
Simone De Beauvoir

Erkekler kendilerini yorgun hissettikleri için,
kadınlar ise meraktan evlenirler.
İkisi de hayal kırıklığına uğrar.
Oscar Wilde

Bekar erkekler kadınlar hakkında
evli erkeklerden daha çok şey bilirler.
Eğer bilmeselerdi
onlar da evlenmiş olurdu
H.L.Mencken

Erkeklerin aklı,
ev kadını arar,
ama kalbi ve hayal gücü başka özellikler peşindedir
Goethe

Kadın peşinde koşmanın zararı yoktur.
Zararı veren onları yakalamaktır.
Jack Davies

Erkekler yaşlanır,
kadınlarsa değişir.
Goethe

Erkek hissettiği,
kadın göründüğü
yaştadır.
Moltimer Collins

Kesinlikle evlen!
Karın iyiyse mutlu, kötüyse filozof olursun
Sokrates

Niye evlenecekmişim ki?
Evlenirsem başıma gelecek en iyi şey boynuzlanmamaktır ki evlenmezsem bunu çok daha emin yollardan elde edebilirim.
Sebastian Chamfort

Bir kadın
kısık sesle konuşuyorsa
birşey istiyor demektir.
Sesini yükseltiyorsa
bilin ki istediğini elde edememiştir…
Anonim

Bir erkek ölürken
kıpırdayan son yeri, kalbidir. Bir kadınınsa dili.
George Chapman

Kadınlara büyük saygı duyan ve
onları herşeyin üstünde tutan erkekler, kadınlar arasında popüler olmayı nadiren başarabilirler.
J.Addison

Kadınlar
güçsüz olana kendini bir ödül,
güçlü olana bir eşya gibi sunar.
Cesare Pavese

Bir erkek
karınızı elinizden aldığı zaman karınızı ona bırakmaktan daha
büyük bir intikam yoktur.
Sacha Guitry

Erkek evlenene kadar eksik bir erkektir.
Ve evlendiğinde artık bitmiştir.
Zsa Zsa Gabor

Hayal ile ilgili Sözler – Hayal Sözleri

Pazar, Haziran 17th, 2012

Hayal ile ilgili Sözler – Hayal Sözleri

Tugbam sitesinde en güzel Hayal ile ilgili Sözler – Hayal Sözleri sizler için hazırlandı
. Buyurun Hayal ile ilgili Sözler – Hayal Sözleri

Hayaller İle İlgili Sözler

* İnsan alemde hayal ettiği müddetçe yaşar. — Yahya Kemal Beyatlı

* Siz kafanızı büyük hayallerle doldurmaya bakın. Kafanız sonradan cebinizi parayla dolduracaktır. — Benjamin Franklin

* Takdir görmeyen hayal güçlerimiz, zamanla midemizde ülser yapar. — John Ciardi

* Hayal edebilirseniz yapabilirsiniz. Her şeyin bir fareyle başladığını hiç aklınızdan çıkarmayın. – Walt Disney

* Kendilerine ait hiçbir hayali olmayanlar sizinkileri de göremezler. – John Maxwell

* Hiç gerçekleşmesinin imkansız olduğunu düşündüğün bir hayalin olmamışsa henüz gerçek bir hayal düşleyebilmiş değisin demektir. – M.İskender